Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay ve ekibine teşekkür ederek yazımıza başlamak işitiyorum.

Konya Adalet Sarayı, Konya Şehir Hastanesi ve okullar bölgesi ile ilgili hazırladıkları gürültü bariyeri projelerinin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından onaylanmış.

%50 belediye katkısı %50 İLBANK hibesiyle ilk olarak Adliye binası önünde 5,5 metre yüksekliğinde 236 metre uzunluğunda gürültü bariyerinin yapımı tamamlanmış.

Gittim, gördüm ve yazdım. Düşünenleri, emeği geçenleri, tebrik ediyorum.

Bu çalışma Konya'daki diğer gürültüleri önlemek için kontrollerin artırılmasına da vesile olur inşaAllah.

Çünkü; Konya'da birçok konuda kontrol yok ya da çok yetersiz dersem,

Nerde hangi konuda kontrol yok diye sorarsınız.

Onun için hemen cevap vereyim.

Konya'nın cadde ve sokaklarında, Konya'nın kafelerinde, restaurantlarında, Konya'nın iş hanlarında, Konya'nın parklarında, Konya'nın Belediye otobüslerinde ve dolmuşlarında, Konya'nın yeraltı suları çalınıyor oralarda.

Ya kontrol hiç yok, ya da çok yetersiz.

Peki neden yok.

Sordum soruşturdum, aradım araştırdım.

Konya'nın cadde ve sokaklarında trafik kontrolü var mı, yok mu?

Yapılan kontrollerde modelli, pahalı arabalara kontrol varsa, neden bu tür arabalar her yere park yapar?

Neden hız ve müzikte ses sınırını aşarlar?

Sordum;

"Başımıza iş mi alalım onların ensesi kalın dediler" (Güçlü, istediğini yapabilen, sözü geçer (kimse) varlıklı, zengin)

Emniyet yetkililerine duyurulur.

Yanlış park ve hız sınırını aşmanın cezası belli, peki gürültünün cezası; Gürültüye neden olma suçunu işleyen kimse 2 aydan 2 yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır. Hiç örneğini gördünüz mü? Ben görmedim. Var mı kontrol?

Sokaklar, parklar, yol kenarları neden hayvan pislikleriyle, sigara atıklarıyla atık şişelerle dolu?

Belediye bunları temizlemek zorunda mı?

"Abi ne yapsın köpeklere bez mi bağlasınlar."

Peki kuruyemiş ve sigara atıkları ne olacak. Cevap yok. Çünkü sorduğum beyefendinin elinde sigara. Yol kenarlarına atılanlar? "Arabada içen alkoliklerin işi abi."

Belediye ve Emniyet’e duyurulur.

Konya'nın kafelerinde, restaurantlarında,

Kontrol neden yok? Neden buralarda sigara içilir? Buralarda el altından gençlere neler satılıyor? Zafer diye bildiğimiz yerde kafelerdeki gürültüye neden dur denilmez? insanlar o gürültüyü neden çekmek zorundalar?

Aldığım cevap çok ilginç. "Abi pandemiden çıktık adamları sıkmayalım", sıkmayalım da sıkılanlar ne olacak?

Belediye, Maliye ve Emniyet yetkililerine duyurulur.

Sordum, eleman yetersizmiş, bir de özgür bir ülkede yaşıyormuşuz.

Hangi özgür ve çağdaş ülkede her yer bu kadar kirletiliyor, kafelerde sigara serbest el altından uygun olmayan yasak olan şeyler satılır bu kadar gürültü yapılır onu da ben merak ediyorum.

Belediye ve Emniyet yetkililerine duyurulur.

Konya'nın parklarında kontrol var mı?

Yooo.

Neden yok?

"Parkta kontrol mü olur abiii".

Çok güzel parklar yapmışız milli servet yok oluyor. Parklar oyun alanları kırılıyor zarar veriliyor, yerler cam kırıkları sigara izmaritleri dolu. Ateşli piknik yapmak yasak yazan yerlerde insanlar dumanaltı oluyor.

"Abi Suriyeliler yapıyor olacak o kadar. Bizimkilerde onlar yapıyor bizde yaparız diyorlar. Yasak levhası konmuş daha ne yapalım kavgamı edelim."

Belediye ve Emniyet yetkililerine duyurulur.

Konya'nın restaurant, özellikle belediyelere ait kafelerde. Otobüslerde, makam ve diğer resmi arabalarda, makam odalarında kontrol neden yok diyorum.

Neden bu yerlerde sigara içilir? Personel bile bir elinde tabak bir elinde sigara.

"Abi adamlar çalışıyor tiryaki ne yapsınlar?"

Avrupa’da yere sigara izmariti ve kağıt mendil atanlara kesilen ceza 75 euro ile 300 euro arası… Bizim ülkemizde azda olsa ceza var.

Aramızdaki fark. Onlarda kontrol var uyguluyorlar. Bizde kontrol de yok uygulayamıyoruz da.

Yazımızı Zülfü Livaneli’nin “Her şey satılık” isimli şarkısının bir bölümünün sözlerini yazarak sonlandırmak istiyorum.

Her şey satılık;

Haydi çık pazara her şey satılık

Üç otuz paraya her şey satılık

Dostluk şeref namus hep haraç mezat

Üstte başta ne varsa her şey satılık.

Romen Bulgar derken küçük çocuklar

Otelde motelde canlar satılık…