Ne olacak emeklinin hali?
Her ramazan ayında İslam düşmanları Müslümanlara saldırmayı, öldürmeyi ve zulmetmeyi adet haline getirdi.
Bu mübarek ayda, Siyonist Yahudiler, Mescid-i Aksa’yı kirli postalları ile yine kirletiyor ve Müslümanlara zulmediyorlar.
Bunun karşısında İslam dünyası kör, sağır ve dilsizleri oynuyor.
Filistin’de Müslümanlar ölmüş, Mescid-i Aksa harap olmuş, umurlarında bile değil.
Yazıklar olsun, adı olan icraatı olmayan, tüm İslam dünyasına.
Peki biz ne yapıyoruz?
TBMM Başkanı kınıyor, iktidar parti sözcüsü kınıyor, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü kınıyor... Bazı muhalefet partileri kınıyor. Sivil toplum kuruluşları kınıyor.
Kınama kınama kınama...
Peki icraatta ne yapıyoruz?
İktidar partisinden bu milletin beklentisi, gereğini yapması.
Gereği nedir diye sorarsanız? İtibarlı devlet olmanın gereği neyse onu yapmalı!
Allah aşkına hocam iktidar daha ne yapsın?
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ni, Filistin Devlet Başkanı’nı telefonla aradı.
Bu arada katil, terörist İsrail’in Cumhurbaşkanı Yitzak Herzog’u Külliye’de ağırladı.
Adamlar iki yüzlüyse biz ne yapabiliriz.
Peki sonuç ne?
Sıfır elde var sıfır.
Sayın Cumhurbaşkanım ne olur Külliye’de ağırladığınız dostluk kurduğunuz (müttefik olduğumuz buzları erittiğimiz) o şahsın, şahsına bir nota verin de bu insanlık dışı barbarlığı durdursun.
*****
Ramazan ayında iktidar partilerinin ülkemizdeki iftar şovu devam ediyor.
İçinde eğitim sendikaları yöneticilerinin çoğunlukta olduğu öğretmenler iftarı.
Oruç tutmayan büyükelçiler iftarı.
Görenlerin güldüğü sanatçılar iftarı.
Ve diğerleri.
Sadece bu iftar programlarına harcanan paralar ile belediyelerin ve diğer kamu kuruluşlarının iftar israfları üst üste konulsa, emekli ikramiyesini 2000 TL yapar tüm emeklilerin duasını alabilirdiniz. Maalesef yapmadınız. (Geçen yıl emekli ikramiyesi 122 euro idi bu yıl 68 euro)
*****
İktidarın milli manevi değerleri, her konuşmalarında ezan ve bayrak, koro halinde söylenen türküleriniz olmuş.
Ancaak!
Sürekli yazmaya çalıştığımız para kazanma uğruna, ya da politikaları gereği olacak ki, yabancılara konut ve toprak satmak tüm hızıyla devam ediyor.
Belki abartıyorsun diyecekler olabilir.
Ancak abartmadığımızı zaman gösterecek. İnşaallah biz yanılırız.
Yabancılar öyle bir teşvik alıyorlar ki, dünyanın hiçbir yerinde benzeri olmayan bir teşvik.
Vatandaşlık hakkını 1 milyon dolardan 250 bin dolara önce indirdik sonra 400 bin dolara çıkardık.
Yabancıda para çok... Bir de işin sonunda Türk vatandaşlığı olunca, yabancılara konut satışları bir hayli arttı.
Bu arada olan garibana oldu. Ev almak bir yana artan kiralar karşısında eziliyorlar.
Ben buradan ezan bayrak diyen tüm siyasetçilere sesleniyorum. Bu söyleminizde samimi iseniz Ne olur uyanın da bir bakın. Topraklarımız, vatanımız, ayağımızın altından kayıyor.
Sizde bu özeleştiriyi yapın, bütün problemlerin sorumlusu dış güçler, deyip kendinizi avutmayın.
Peki biz; Bu yazıyı yazarken bile her zaman olduğu gibi bütün iyi niyetlerimizle hayır dua etmeye devam ediyoruz.
Allah birliğimizi, beraberliğimizi bozmasın. Atalarımızın kanla kazandıkları bu topraklar ayağımızın altından kaymasın.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.