Toplu Taşıma Araçlarında Saygı çok önemli
Büyük şehirlerde en büyük sıkıntı da nimet de toplu taşıma araçları. Milyonluk nüfusların olduğu kentlerde on binlerce hatta yüz binlerce insanın vazgeçilmez ulaşım alternatifi malum olduğu üzere toplu taşıma araları. Artan trafik, çevresel kaygılar ve ekonomik faktörler, insanları özel araçlar yerine metro, otobüs, tramvay ve metrobüs gibi seçeneklere yönlendiriyor. Lakin bu araçları kullanırken unutmamamız gereken en önemli şey, toplu taşıma kurallarına uymak ve asgari değil azami düzeyde saygılı davranışlar sergilemektir.
Bu çerçevede toplu taşımada uymamız gereken kuralları şöyle sıralamak pekala mümkün:
Yaşlı, engelli ve gebelere öncelik tanımak koşuluyla istasyonda ya da durakta ilk gelenin önce binmesi, toplu taşıma düzeninin temel taşıdır. Sıraya girmek, kargaşayı önleyeceği gibi herkesin hakkına saygı gösterildiğini hissettirir ve eşitlik duygusunu pekiştirir.
Yaş almış büyüklerimize, hamilelere ve engellilere öncelik vermek ise olmazsa olmaz temel prensibimiz olmalı. Yaşlı, hamile ya da engelli bireylerin seyahat konforunu sağlamak bizim kültürel, dini ve milli görevimizdir.
Elbette en çok şikayet konusu yüksek sesle konuşmak, müzik dinlemek ya da video izlemek ki bu toplu taşımada çok sinir bozucu bir olaydır. Net olarak diğer yolcuların huzurunu bozar. Sessiz ve nazik bir tutum, ortak yaşam alanlarına gösterilen saygının ifadesidir.
Büyük sırt çantaları, valizler veya alışveriş poşetleri de genel itibariyle toplu taşımada ve kalabalık araçlarda büyük sorun oluşturabilir. Eşyalarımızı dar alanlara uygun şekilde yerleştirerek, diğer yolcuların da hareket alanlarını düşünmemiz onların konforunu zedelememiz de gerekiyor.
Temizlik ve düzen konusunda özen göstermek şart. Kullandığınız koltuk ya da alanı temiz bırakmak, kişisel hijyen kadar kamusal alan bilincinin de bir gereğidir. Çöp atmamak, izmarit bırakmamak gibi küçük detaylar, büyük fark yaratır. Aşırı parfüm kullanımı veya kişisel hijyen eksikliği, toplu taşıma araçlarında sık karşılaşılan şikayetlerdendir. Unutmayın, ortak alanlarda kokular da paylaşılır ve bu konuda duyarlı olmak gerekir. Kapı önlerinde beklemek veya çıkış alanlarını kapatmak, hem iniş-binişleri zorlaştırır hem de acil durumlarda risk oluşturur. Hareket alanlarını boş bırakmak, sadece fiziksel değil, zihinsel rahatlık da sağlar.
Özetle toplu taşımayı sadece bir ulaşım aracı değil, aynı zamanda birlikte yaşamanın bir pratiği olarak görmek gerekir. Bu doğrultuda atacağınız küçük adımlar, toplumun geneline büyük katkılar sağlar.
Unutmayalım ki toplu taşımada saygılı davranmak, hem medeni bir toplumun hem de bilinçli bir bireyin göstergesidir. Nitekim bu saygı kuşkusuz en çok kalabalıkların içindeyken anlam kazanmaktadır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.