147 sanık tekrar yargılanacak
Sakarya 2. Ağır Mahkemesi, Yargıtay 3. Ceza Dairesinin onama ve bozma ilamının ardından dosya üzerindeki incelemesini tamamlayarak tensip zaptı oluşturdu.
Mahkeme, Yargıtay'ın "doğrudan fail" olduklarının kabulünde zorunluluk bulunması nedeniyle "Anayasa'yı ihlal" suçundan mahkumiyete karar verilmesi gerektiği dikkate alınmadığı için beraat kararını bozduğu 26 sanık hakkında yakalama kararı çıkardı.
Bu sanıklardan 16'sı gözaltına alınarak tutuklanırken, 10 sanığı ise yakalama çalışmaları devam ediyor.
Beraat kararı verilen 50 sanık hakkında, "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan başka adli tahkikat yapılıp yapılmadığı, ardışık, sistematik ve periyodik aranmalarının bulunup bulunulmadığının sorgulamasının yapılması ve örgütün şifreli haberleşme programı "Bylock" kullanıcısı olup olmadıklarının araştırılması için müzekkere yazılmasına karar veren heyet, vefat eden bir tutuksuz sanığın dosyasının ayrılması yönünde hüküm kurdu.
Dosya kapsamında 68'i tutuklu, 77'si tutuksuz 145 sanığın "anayasayı ihlal" ile bu suçtan hükümlü 2 sanığın "silahlı terör örgütü yöneticiliği/üyeliği" suçundan tekrar yargılanmasına 9 Ekim'de Ferizli ilçesinde bulunan cezaevi kampüsündeki duruşma salonunda başlanacak.
Yargıtay kararı
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Ceza Dairesi'nin, Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesince 15 Ağustos 2018'de verilen kararları onamasının ardından sanık avukatları ile bazı müşteki vekilleri dosyayı temyize götürmüştü.
Yerel mahkemenin verdiği hükme ilişkin temyiz incelemesini tamamlayan Yargıtay 3. Ceza Dairesi, "anayasayı ihlal" suçundan eski 1. Motorlu Piyade Tugay Komutan Vekili Piyade Kurmay Albay Uğur Coşkun ve Albay Ahmet Üzer'e verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarını onamıştı.
Sanıklar, Fatih Gümüş, Hakan Güler ve Emrah Boyalı'ya verilen "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etme" suçundan 12 yıl altışar ay hapis cezasını da onayan yüksek mahkeme, sanık İsmail Şenyüz'ün "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan çarptırıldığı 6 yıl 3 ay cezayı uygun bulmuştu.
3. Ceza Dairesi, "anayasayı ihlal" suçundan 71 sanık hakkında verilen beraat kararını da onamıştı.
Yüksek mahkeme, 94 sanık hakkındaki "anayasayı ihlal" suçundan beraat kararları ile 52 sanığa "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçundan verilen mahkumiyet kararlarını ise bozmuştu.
3. Ceza Dairesi, "anayasayı ihlal" suçundan beraat eden 26 sanık ile "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etme" suçundan mahkum edilen 52 sanık hakkındaki hükmü, sanıkların "doğrudan fail" olduklarının kabulünde zorunluluk bulunması, kanunsuz emirler doğrultusunda valiliği ele geçirmek, ateş emri vermek gibi eylemlerle söz konusu suçu "müşterek fail" olarak gerçekleştirmeleri nedeniyle "anayasayı ihlal" suçundan mahkumiyete karar verilmesi gerektiği dikkate alınmadığı için hukuka uygun bulmamıştı.
Ceza dairesi ayrıca "anayasayı ihlal" suçundan beraat eden 50 sanık hakkındaki hükmü, "silahlı terör örgütüne üye olma" suçu ile söz konusu suç arasındaki geçitli ilişki gözetilerek, kışlalarından çıkış yapan ancak vatandaşların engellemeleriyle Sakarya Valilik yerleşkesine ulaşamayan sanıkların eylemlerinin "faillik" delaletiyle "anayasayı ihlal suçuna yardım etmek" ve "silahlı terör örgütü üyeliği" kapsamında kalıp kalmadığı tartışılıp bu kapsamda karar verilmesi gerekirken, delillerin değerlendirilmesinde düşülen yanılgı sonucu dosya kapsamıyla uyumlu bulunmayan kabul ve eksik araştırmayla kurulduğu için bozmuştu.
Yüksek mahkeme, "anayasayı ihlal" suçundan beraat eden 18 sanık hakkındaki kararı da rütbeleri ve mesleki tecrübeleri itibarıyla emir mesajının suç teşkil edeceğini bilebilecek durumdaki jandarma personelinin darbe girişiminden haberdar oldukları ancak bunun suç yönünden "fail" olarak sorumlu tutulmalarını gerektirmeyeceği belirtilerek, suça katılma iradelerini açıkça ortaya koymaları ve eylemlerinin darbenin icrasını kolaylaştırmaya yönelik olması dolayısıyla, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etme" suçundan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden karar verildiği için hukuka uygun bulmamıştı.
3. Ceza Dairesi, Uğur Coşkun'a "silahlı terör örgütü yöneticiliği", Ahmet Üzer, Bahri Gürhan, Ümit Ahlat, Emre Metin ve Adem Kapucu'ya "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan verilen cezaları, "anayasayı ihlal" suçunun tüm unsurlarıyla gerçekleştiği somut olayda sanıkların ayrıca bu suçlardan cezalandırılma imkanı bulunmadığı için ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiğinden bozmuştu.
Öte yandan sanıklar Uğur Coşkun ve Albay Ahmet Üzer'e verilen "kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 13 mağdur için toplamda 95 yıl 7 ay 15'er gün hapis cezaları ile "Ateşli silah kullanmak suretiyle genel güvenliği kasten tehlikeye sokmak" suçundan 5 ay hapis cezası alan 9 sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, istinafın kararıyla kesinleşmişti.
Yargıtay ayrıca tutuklu sanıkların bu hallerinin devamını kararlaştırmıştı.
Yerel mahkeme kararı
Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi, 222 sanıklı davanın 15 Ağustos 2018'deki karar duruşmasında, meslekten ihraç edilen 1. Motorlu Piyade Tugay Komutan Vekili Piyade Kurmay Albay Uğur Coşkun'u "anayasayı ihlal" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 13 mağdur için toplamda 95 yıl 7 ay 15 gün, "silahlı terör örgütü yöneticiliği" suçundan 15 yıl hapis cezasına çarptırılmasını kararlaştırmıştı.
Heyet, eski Merkez Komutanı Albay Ahmet Üzer'in de "anayasayı ihlal" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 13 mağdur için toplamda 95 yıl 7 ay 15 gün, "genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması" suçundan 1 yıl, "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan 6 yıl hapis cezasına çarptırılmasına hükmetmişti.
Sanıklardan eski 1. Motorlu Piyade Tugay Komutan Vekili Piyade Kurmay Albay Bahri Gürhan, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etme" suçundan 12 yıl 6 ay, "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına mahkum edilmişti.
Diğer sanıklardan Yavuz Soyer, Kayhan Demir, Murat Çakmaklı, Levent Yıldız, İlyas Akıllı, Burhan Kılınç, Celil Ciğerci, Özgür Özsoy, Ayhan Çanğer, Murat Kaya, Ahmet Kale, Cevdet Başdar, Erkut Çörtenlioğlu, Tamer Altınay, Kemal Erseçen, Cabbar Barındık, Rıdvan Gündoğdu, Ahmet Özdemir, Hakan Özer, Mehmet Yüzeç, Mesut Demirözer, Emre Yıldırım, Cem Günay Ahat, Sinan Gümüş, Celal Uslu, Mustafa Bekar, Murat Peker, Birol Hamarat, İbrahim Candar, Tuncay Çakıroğlu, Ali Bülbül, İsmail Şahin, Emre Aydın, Cengiz Zeybek, Dursun Çördük, Halil Çetin, Mehmet Altıntaş, Yalçın Emre Kale, Fatih Sevenol, Recep Uğur, Selçuk Aksoy, İsmail Gürol, Eren Özden, Doğan Aydın, Koray Ufaklı, Yıldırım Yılmaz, Fatih Gümüş ile Hakan Güler'in yanı sıra sivil sanık Emrah Boyalı'ya "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etme" suçundan 12 yıl altışar ay, Alaattin Baştan, Ali Şahin, Emre Metin, Adem Kapucu, Ümit Ahlat'a ise aynı suçtan 13 yıl dörder ay hapis cezası verilmişti.
Sanıklardan Emre Metin, Adem Kapucu ve Ümit Ahlat ayrıca "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan 7 yıl altışar ay, İsmail Şenyüz ise aynı suçtan 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.
"Ateşli silah kullanmak suretiyle genel güvenliği kasten tehlikeye sokmak" suçundan 5 ay hapis cezası alan sanıklar Ayhan Çanğer, Ahmet Kale, Cevdet Başdar, Erkut Çörtenlioğlu, Kemal Erseçen, Celal Uslu, İsmail Şahin, Emre Aydın ve Mustafa Kütük hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmişti.
164 sanığın tüm suçlardan beraat ettiği davada, İsmail Şenyüz ve Mustafa Kütük'ün hükümle birlikte tahliyesine karar verilmişti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.