Paşinyan’ı oyuna getirdiler

Türkiye’nin ekran klasiklerinden Ceviz Kabuğu, BBN Türk TV’de yeniden izleyici ile buluştu. Deneyimli gazeteci Hulki Cevizoğlu’nun hazırlayıp sunduğu programın Dr. Sinan Oğan, Prof. Dr. Hüseyin Bağcı ve Dr. Naim Babüroğlu oldu. BBN Türk TV’nin Ankara stüdyolarından canlı olarak ekrana gelen, Azerbaycan-Ermenistan Çatışması, Doğu Akdeniz ve Yunanistan ile ilgili gelişmelerin masaya yatırıldığı program büyük ilgi gördü. 32 yıldır ODTÜ’de öğretim üyesi olarak görev yapan Dış Politika Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Bağcı, SSCB döneminde Yukarı Karabağ’ın Azerbaycan kontrolünde bir bölge olduğunun altını çizerek, “1991’de SSCB’nin dağılmaya başlamasıyla birlikte burası kendi başına referandum ilan etti ve 1992 yılında kimsenin tanımadığı bir devlet kurdular. O günden bu yana da 30 binden fazla insanın hayatını kaybetti. Çünkü Ermeniler, Azerbaycan topraklarının yüzde 20’sini işgal etti. Azerbaycan mücadelesinde sonuna kadar haklıdır. Azerbaycan bu süreçte kendini toparlamak ve yenilemek adına büyük bir mücadeleye girdi. Biz de ülke olarak destek olduk” dedi. 
PAŞİNYAN CEZA MAHKEMELERİNDE YARGILANMALI
Azerbaycan-Ermenistan arasındaki gerilimi, ateşkesi ve Ermenistan’ın ateşkes ihlallerini anlatan Prof. Dr. Bağcı, “Soros’un en büyük hedeflerinden birisi de Rusya’nın arka bahçesi olarak görülen bu alanı Rusya’nın etki alanından kurtarmaktır. Ancak ayıyla (Rusya) oyun olmaz. Ona tokat atmayacaksınız, atarsanız karşılığını sert bir şekilde alırsınız. Bölgede kozlar yeniden paylaşılıyor. Ancak Ermenistan sivillere yönelik saldırılar yürütmekte.  Paşinyan’ın nasıl böyle bir çılgınlık yaptığını anlamış değilim. Bu hiçbir ülkenin kabul edebileceği durum değildir. Uluslararası ceza mahkemelerinde yargılanması gerekir. Bu savaş suçudur, insanlık suçudur. Azerbaycan ise temkinli gidiyor, sivillere saldırmıyor ve tamamen kendi topraklarını kurtarmaya konsantre olmuş durumda” diye konuştu. 

RUSYA, PAŞİNYAN’I OYUNA GETİRDİ
Türk Dünyasına ilişkin araştırma ve çalışmalarıyla bilinen eski milletvekili, akademisyen ve TÜRKSAM Başkanı Dr. Sinan Oğan, bölgedeki Soros hakimiyetinin altını çizip Rusya’nın kurduğu oyunu anlattı. Oğan, “Azerbaycan bağımsızlığının ilk yıllarında maalesef devleti daha tam olarak toparlayamadan henüz ordusu zayıfken Sovyetler Birliği’nin de yardımıyla topraklarının yüzde 20’si işgal altına alındı. O işgal o gün bugündür devam ediyor. 12 Temmuz’da durup dururken Ermenistan ne işgal ettiği bölgede ne de Dağlık Karabağ’da o bölgeye aidatı olmayan cephe hattı olmayan sınırına hücum etti. Tabi bu çok iyi planlanmış bir hamleydi. Çünkü Türkiye ile Fransa arasında Doğu Akdeniz’de bir ihtilaf yaşanıyordu. Eğer Azerbaycan zamanında karşı tedbirleri almasaydı bugün Bakü-Tiflis-Ceyhan’ı konuşamayacaktık. Tamamıyla bu bölgeyi, doğal gaz hattını, tren yollarını, kara yollarının hepsini kontrolü altına alabilecekleri tepelere saldırdılar. Biz bu saldırıların Fransız desteği ile yapıldığını söylemiştik. Sayın Cumhurbaşkanı da bu saldırının Ermenistan’ın boyunu aşan bir saldırı olduğunu dile getirdi. Bu gün görüyoruz ki Mavi Vatan tezimize karşı yapılan bir saldırıdır. Ermenistan birilerin desteğiyle birilerinin maşası olarak bu saldırıları gerçekleştirdi. İki hafta önce Ermeni saldırıları yeniden başladı. Bu saldırının hiçbir mantığı yoktu. Kanaatimce Rusya tarafından mevcut Ermenistan iktidarı Batı’ya yakın Soros’un Renkli Devrimler yoluyla iktidara getirilmiş ve Ermenistan’da Batılı Sivil Toplum Örgütlerinin önünü açan, Rus işadamlarının önünü tıkayan bir oluşum olarak görülmeye başlandı. Azerbaycan’ın ilerleyişi karşısında Kremlin’den yardım talep eden Paşinyan’a ‘git sana Soros yardım etsin’ denildi. Ruslar, Soros’un bölgeye yeniden girmesinin önünü tıkamak için Paşinyan iktidarını görevden alacak bir süreci başlatmak istediler. Paşinyan’ı oyuna getirdiler. Ruslar’ın tam olarak devreye girdiğini düşünmüyorum. Rusya ilk kez Azerbaycan’ın bu kadar ilerlemesine göz yumdu. Rusya bölgede önemli bir güç. Sadece hava sahasını kapatsa, Azerbaycan’ın yapabileceği bir şey kalmaz. Ermenistan’ın sınırlarını da Rusya korumakta. Bugün gelinen noktada iki şey ortaya çıkıyor. Birincisi Rusya ‘buraya kadardı, daha fazla devam etmeyin’ mi diyor yoksa insani bir ara vermeydi? Her savaşta, Çanakkale’de bile cesetlerin alınabilmesi için ara verilmiştir. Bence ikincisi” dedi.
KAFKAS 2020 TATBİKATI’NIN ŞİFRESİ NE?
Emekli Tuğgeneral, Milli Güvenlik ve Dış Politika Araştırmaları Merkezi Bilimsel Danışmanı Dr. Naim Babüroğlu ise, Ermenistan’ın stratejik hatalarına dikkat çekerek şunları söyledi: “Azerbaycan ordusu Türkiye’nin emeğinin bir ürünüdür. Ermenistan’ın askeri gücünün kontrolü ise Rusya’nın elindedir. 12 Temmuz’daki Ermeni saldırısının ardından bölgede gerilim artınca Rusya tarihinde ilk defa o bölgede 80 bin askerin katılımı ile geniş çaplı Kafkas 2020 isimli tatbikatı yaptı. Ermeni ordusunun da katıldığı tatbikatın senaryosunu incelediğimizde; senaryonun bölgede devletlerarası çatışma olduğunda Rusya’nın müdahalesini ele alan bir tatbikat olduğunu görüyoruz. Yani Rusya kendisini ve Ermenistan’ı böyle bir duruma hazırladı. 27 Eylül 2020’de yapılan saldırı ise Ermenistan’ın birinci stratejik hatasıdır. Çünkü karşısındaki ordu kendinden her açıdan üstün bir ordu. Bu durumda saldırı kararı alınması Paşinyan’ın tuzağa düşürüldüğünü gösteriyor.”