KONYA HABER
Konya
Açık
19°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,3652 %0,29
48,5090 %0,48
4.845,68 % 0,00
Ara

Ahlaka Sürüklenmiş Çocuklar

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

* Son günlerde suça sürüklenmiş çocuk diye bir şey icat etti çokbilmiş metin yazarları. Her kelimeye farklı anlam katmaya çalışmak nedir? Suç işleme özgürlüğü sözü de bu metin yazarlarının maharetli işi. Sloganlarla, abartmalarla, süslemelerle gerçekleri belli bir zaman örter, ötelersiniz sadece, sonuçta ülkemizin en büyük değeri olan bu gençleri 209 üniversitede okutup evlerde tutmak nedir? 15-24 yaş arası genç nüfus 12,7 milyon ile nüfusun %14,9'udur. Çocuk nüfus ise 0-14 yaş arası 17,7 milyonla nüfusun %20,6'sını oluşturmakta. Ev genci kelimesini de bulan bu akıllılar. Bakış açısını az orta vade programımızda gördük. Bakış açısını 180 derece değiştireceğiz. Herkes sorumluluğunu yapacak. Sorumsuzluğun cezası da tekrar yapmaması için olmalı. Çalışan veya çalışmak istemeyen gibi bir gerçek varmış. Nüfus belli, çalışan sayısı da belli. Her şey gün gibi ortada. Kuryeleri saymayacağız. Ülkenin gençlerinin yarısı kurye oldu.

* Çocuk bakımından, suçlu ifadesi yerine suça sürüklenen çocuk ifadesinin kullanımının amacı suçlu, şüpheli, sanık gibi ifadelerden ziyade çocuk tarafından bir suçun işlendiği değil, çocuğun ancak bir suça sürüklenebileceğidir. Çocuğun suçlu olduğu yönündeki kabul, çocuğun daha çok suç alanına yönelmesine teşvik edilmesidir. Çocuğun ailesi, yaşadığı sosyal çevre ve koşulları çocuğun suça sürüklenmesinde büyük öneme sahiptir. Suça sürüklenen çocuk ifadesinin kullanılması, çocuğun suç işlemesi üzerinde değil, çocuğu suç işlemeye yönelten nedenler üzerinde yoğunlaşmayı sağlamakta. Ekonomik sıkıntıların yaşandığı çok çocuklu ailelerde, çocukların eğitim hayatlarına erken dönemde son verilerek aileye katkı sunmaları için risk teşkil edebilecek işlerde çalışmaları da suça sürüklenmelerine nedendir. Bu sebeple de kişilerin eğitim düzeylerinin yükseltilmesinin, meslek sahibi olmalarının sağlanması, suç işleme oranını azaltacaktır. Çocukların basında ya da sosyal medyadaki temsilleri nesnelleştiler.  Çocuğun belirlenebilir olmasını sağlayan tüm ses, görüntü, kimlik bilgileri, ebeveynlerine ait bilgiler, yaşadığı yere ait bilgiler, kişisel veri kapsamda olup, haber içeriğinde bu bilgilere sıklıkla yer verildi. Günümüzde, basında yer alan haberler kadar hatta ondan daha fazla sosyal medyada, internet ortamında yapılan haberlerin önemi bulunmakta. İnternet ortamında yayınlanan bir haber, çok hızlı yayılmakta, tüm dünyada herkes tarafından ulaşılabilir olmakta ve kalıcı hale gelmekte. Bunun yanı sıra, çocuk hakkında paylaşılan bilgilerin, çocuğu daha başka tehditlere açık hale getirebilmesi ve geleceği bakımından ciddi riskler doğurabilmesi de mümkün. Çocuğun henüz kendi haklarını savunamayacağı bir dönemde, ileride karşılaştığında kendisini rahatsız edebilecek, yaşadığı travmayı tetikleyebilecek, kişilik haklarını ya da özel hayatının ve kişisel verilerinin korunması hakkını ihlal edebilecek, geleceği açısından tehlike oluşturabilecek nitelikte paylaşımların, yayınların yapılmaması gerekmekte. Medyada yer alan detaylı haberler, suçlular bakımından ödül niteliğini taşımakta. Kimi suçlular, negatif yönleri de olmakla birlikte medyada kendi reklamları açısından kullanmak istemektedirler.

* TÜİK, suça sürüklenen çocuk sayısının bir önceki yıla kıyasla %13 arttığını bildirdi. Çocuklara isnat edilen suçlarda ilk iki sırayı yaralama ve hırsızlık oluşturdu.  İstanbul'da 14 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi'nin akranları tarafından bıçaklanarak öldürülmesi kamuoyunda suça sürüklenen çocuklar ve bu konudaki yasal düzenlemeler tartışılır oldu. TÜİK'e göre çocukların karıştığı olay 612.651, olaylarda çocukların 279.620'si mağdur. Kanunlarda suç olarak tanımlanan bir fiili işlediği iddiasıyla yani suça sürüklenme sebebiyle güvenlik birimlerine getirilen çocuk sayısı 202.785. Suça sürüklenen çocuk sayısı son beş yılın en yüksek seviyesinde. 0-12 Yaş ceza sorumluluğu yoktur. Çocuk hakkında ceza davası açılamaz, sadece güvenlik tedbirleri uygulanır. 12-15 yaş işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneğine bakılır. Bu yetenek tespit edilirse ceza indirimi uygulanır, edilmezse yine güvenlik tedbirleri uygulanır. Buradaki algılama yeteneğinin tespiti, tartışmalı. 15-18 Yaş grubundaki çocuklar ceza sorumluluğuna sahiptir ancak yetişkinlerden farklı olarak cezalarda indirim olur. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine, 18 yaşını dolduruncaya kadar çocuk ceza infaz kurumunda, 18 yaşından sonra ise yetişkin cezaevinde çekmek üzere müebbet hapis cezasına çarptırılır. Cezaların daha hafif olacağını bilerek suç işlemeye teşvik yani cezasızlık algısı var.

* Sonuç olarak, çocuk adalet sisteminde polislerin, hâkimlerin, savcılarının ve avukatların, çocuk ceza hukuku alanında eğitim almalı. Sosyoloji, psikoloji, sosyal hizmetler aile yılında etkin olmalı. İnternet ile ilgili ebeveyn kontrolü yapılmalı. Tüm çocukların okula gitmeli, eğitimde devamlılık sağlanmalı gerekli denetim ve çalışmaların yapılmalı. Suça sürüklenen çocuğun infazından sonraki döneme önem verilmeli, yeniden suça sürüklenmemesi gerekli. Çocuklara, ilk çocukluk dönemlerinden itibaren hem hakları hem de toplumsal davranış normları, hangi fiillerin suç oluşturduğu, karşılığındaki yaptırımlar, hukuk kurallarına uyma bilinci konularında eğitim verilmeli. Bunlardan daha önemlisi ise kendini önemli gören ilerleyen dönemlerde esamesi okunmayacaklar çok dikkatli konuşmalı, çok dikkatli hitap etmeli, çok dikkatli davranmalı.
 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *