Köyden Kente Değil, Panelden Geleceğe: GES’in Gençlere Açtığı Kapılar
Konya’nın köylerinde gençlerle oturup sohbet ettiğinizde, çoğunun zihninde hep aynı soru dolaşır: “Geleceğim burada mı, şehirde mi?” Uzun yıllardır kırsal bölgelerde tarım ve hayvancılık dışında kalıcı bir gelir kapısı görülmediği için gençler çareyi büyük şehirlere göç etmekte buluyordu. Şehirde iş bulmak, düzen kurmak ve kendi ayaklarının üzerinde durmak hayalin ilk adımıydı. Ancak şehir hayatının yüksek maliyetleri, yoğun rekabeti ve aileden uzak olmanın zorlukları çoğu zaman bu hayali gerçeğe dönüştürmek yerine ağır bir yük haline getiriyordu. İşte tam da bu noktada, güneşin gücünü elektriğe dönüştüren Güneş Enerjisi Santralleri (GES) devreye giriyor ve kırsalda yepyeni bir kapı aralıyor.
GES yatırımları artık yalnızca elektrik üretiminden ibaret değil. Panellerin kurulumu, düzenli bakımı, enerji yönetimi ve sistemin dijital takibi gibi alanlar köylerde yeni iş kolları yaratıyor. Eskiden köyde sadece çiftçilik ya da hayvancılıkla uğraşan gençler, artık enerji teknisyeni olarak istihdam edilebiliyor. Bu, onların köylerinden kopmadan, ailelerinin yanında kalarak güvenli bir gelir elde etmeleri anlamına geliyor. Göç etme zorunluluğu ortadan kalktıkça köyler boşalmıyor, tam tersine yeniden canlanıyor.
Üstelik GES’in sunduğu fırsatlar sadece teknik işlerle sınırlı değil. Bu yatırımlar aynı zamanda finansal yönetim, kooperatifçilik, girişimcilik ve organizasyon becerilerini de ön plana çıkarıyor. GES projelerinin kurulumu ve işletilmesi sırasında gençler kooperatiflerin içinde aktif roller alabiliyor, kendi köylerinde ortak işletmeler kurarak söz sahibi olabiliyorlar. Bir zamanlar sadece şehirde mümkün görünen girişimcilik, artık köy meydanında da hayat buluyor. Bugün küçük bir enerji kooperatifi olarak başlayan girişimler, yarının güçlü kırsal işletmelerine dönüşme potansiyeli taşıyor.
Eğitim boyutu da bu dönüşümün en önemli parçalarından biri. Üniversitelerde enerji teknolojileri, elektrik-elektronik ya da yenilenebilir enerji mühendisliği eğitimi alan gençler için Konya artık bir uygulama sahası. Derslerde öğrenilen teorik bilgiler, köylerde kurulan panellerin üzerinde pratiğe dönüşüyor. Bu da hem köydeki gençlere hem şehirdeki öğrencilere kazan-kazan fırsatı sunuyor. Konya, bu sayede yalnızca tarımsal üretimin değil, aynı zamanda yenilenebilir enerjinin de merkezi haline geliyor.
GES yatırımları aynı zamanda gençlerin bakış açısını da değiştiriyor. Yalnızca bir iş kapısı değil, aynı zamanda geleceğe dair bir güven duygusu sunuyor. Çünkü enerji sektörü hızla büyüyen, istikrar vadeden bir alan. Bugün köyünde güneş paneli takan bir genç, yarın bu bilgiyi kullanarak başka projelerde yer alabiliyor, kendi işini kurabiliyor, bölgesel enerji girişimlerinde öncülük edebiliyor. Bu da kırsalda gençlere “geleceğin mesleği” diyebileceğimiz yepyeni fırsatlar sunuyor.
Bütün bu gelişmeler, köyden kente göçün yönünü tersine çevirecek potansiyeli barındırıyor. Bir zamanlar “şehirde iş bulurum” umuduyla Konya’dan ayrılan gençler, belki de yarın kendi köyüne dönüp güneş panelleriyle kendi geleceğini kuracak. Çünkü artık köy sadece tarımın değil, enerjinin de merkezi oluyor. Bu dönüşüm, yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda sosyal bir kazanım anlamına geliyor. Köyde gençlerin kalması demek, üretimin devam etmesi, geleneklerin yaşaması, kırsal yaşamın canlılığını koruması demek.
GES yatırımlarıyla birlikte köylerin kaderi değişiyor. Tarımın yanına enerji eklendiğinde gençlerin gözü artık sadece şehirde değil, kendi köyünde de bir gelecek görebiliyor. Konya’nın güneşi, sadece tarlaları değil, gençlerin umutlarını da aydınlatıyor. Artık yön değişiyor: Köyden kente değil, panelden geleceğe doğru yeni bir yol açılıyor.