Tehlike uzakta değil, yarın çok geç olabilir
Konya’da musluktan akan her damla su ne yazık ki 3 yıl sonra obruk olarak geri dönecek. Karapınar’ın Çumra yolunda, geçen hafta yeni bir obruk daha açıldı. Çapı 18 metre, derinliği 35 metre, çevresindeki üç ev bir gecede kayboldu. Çiftçi Ahmet Amca’nın traktörü hâlâ içinde. Bilim insanlarının raporu aynı: “Kontrolsüz yeraltı suyu çekimi.”
Biz Konyalılar bunu duyduk, üç gün konuştuk, sonra gene unuttuk. Çünkü obruk hâlâ “başkalarının tarlasında” açılıyor. Musluk bizim evde akıyor. Rakamlar yalan söylemez: Konya Havzası’nda yeraltı suyu seviyesi her yıl ortalama 3-4 metre düşüyor. Kişi başına düşen yıllık su miktarı 1.013m²’e geriledi. Bu rakam “su kıtlığı” sınırının bile altında. Ankara’da 2.200 m², İsrail’de 1.300 m². Çöldeki İsrail bizden daha fazla suya sahip. Peki biz ne yapıyoruz? Sabah arabayı köpürtmek için 400 litre suyu apartman önüne döküyoruz. Saatlerce duş keyfi yapıyoruz, bahçedeki üç-beş çimi sulamak için gece boyu hortumu açık bırakıyoruz.
Sonuç? Obruk sayısı 2005’te 300’dü, bugün 2.650’yi geçti. Gazetelerde, internet sitelerinde son dönemde en çok okuduğumuz haberlerin başında “Apa Barajı Alarm Veriyor” haberi geliyor. Rakamlara göre 2030’da Konya’da içme suyu sıkıntısı başlayacak. Bunu biz söylemiyoruz, veriler söylüyor, uzmanlar konuşuyor. 2030 dediğin 5 yıl sonrası. Yani tehlike çok ama çok yakın.
Çocuklarımız 15 yaşına geldiğinde musluktan su akmayabilir ama hala “bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” diyoruz. Oysa çözüm basit ve elimizde: Bugün evdeki muslukları kontrol edelim. Damlayan varsa tamir edelim. 1 damla deyip geçmeyin lütfen! 1 saniyede 1 damla = ayda 600 litre kayıp. Çünkü o damlayan her damla, 3 yıl sonra ayağının altındaki toprağı yutacak.
İşte bu yüzdendir ki önce tasarruf hatta sadece tasarruf. Suyumuzun değerini, kıymetini iyi bilelim. Susuz kalırsak vay halimize. Konya Ovası’nın susuz kalması demek ovanın, şehrin hatta ülkenin çökmesi demek. Yer altı suları çekilirse obruklar artar, Konya’da ve komşu illerde göçük üstüne göçük oluşur. Su bulamazsak tarım yapamayız. Üretemezsek ülkenin hali ne olur? O yüzden yarın çok geç deyip 7’den 70’e hepimizin su tasarrufuna eğilmemiz gerekiyor.
