İman-İslam-İhsan
Düşünce yolculuğu yazıları / 1-İman-İslam-İhsan
Din, mensuplarının dini ameli ve ahlaki kimliğini şekillendiren en önemli unsurdur.
Dini ve Müslüman şahsiyeti inşa eden üç kavramın ilki İslâm, ikincisi iman üçüncüsü de ihsandır.
Cibrîl hadisi, dinin inşasına temel yaptığı bu üç kavramla insan denilen varlığın; fizyolojik, psikolojik ve sosyolojik yönlerine ışık tutar mahiyettedir.
Buna göre İslâm, bireyin yaşayış biçimini şekillendirirken iman, içsel ve deruni boyutunu ihsan ise ideallerini ve ülkülerini şekillendirmiştir.
İnsan üç boyutlu bir varlık olduğu gibi din de üç yönlü bir inanç sistemidir. Bu sistemin bir yönü inanç, diğer iki yönünden biri ahkâm, diğeri ise ahlaktır. Yapıları itibariyle insan ve İslâm arasında bir bağlantı kurulacak olursa İslâm, insanın ahkâm ile sorumlu olduğu yönünü, iman inanç yönünü; ihsan ise ahlak boyutunu şekillendirir. Dolayısıyla üç kavramın birbiriyle olan teolojik münasebetinin temellendirilmesi hayati önem taşımaktadır.

İman; bir şeyi gönül huzuru ile benimseme, ona içten ve yürekten inanmadır.
İslâm’a göre iman, Peygamber Efendimizin Yüce Allah’tan getirdiklerinin doğru olduğunu kabul edip, onlara gönülden inanmaktır. Bir hadiste şöyle belirtilmektedir:
Hz. Peygamber, ashabı ile otururken beyaz elbise içerisinde bir adam gelir ve Hz. Peygamberin önüne diz çöküp oturur.
Rasulullah’a: “İman nedir?” der.
Rasulullah: “İman: Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe (öldükten sonra dirileceğine), kadere, hayrına ve şerrine inanmandır” cevabını verir.
Adam: “İslâm nedir?” der.
Rasulullah: “İslâm: Allah’a ibadet edip, O’na hiç bir şeyi ortak koşmaman, namazını kılman, farz olan zekâtı vermen, hacca gitmen orucu tutmandır” karşılığını verir.
Adam: “İhsan nedir?” der.
Rasulullah (a.s):
“İhsan: Allah’ı görüyormuş gibi O’na ibadet etmendir. Her ne kadar sen O’nu görmüyorsan da O seni görüyor.” diye cevap verir. Adam sonra çıkıp gider. (Buhârî, “İman”, 37; Müslim, “İman”, 1, 5).