KONYA HABER
Konya
Hafif yağmur
18°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,2753 %0,28
48,5521 %0,48
4.823,62 % 1,43
Ara

Reji Politikası

YAYINLAMA:

Osmanlı’nın son dönemlerinde, giderek artan dış borçlar ödenemeyince, yabancı alacaklılar 1883 yılında “Duyun-u Umumiye” adı altında alacaklarını tahsil edecek bir özel idare kurdular. (Tam adı: Memalik-i Şahane Duhunları Müşterekül Menfaa Reji Şirketi.)

Duyun-u Umumiye, vergi gelirlerine el koyarak, yeni vergiler koyarak, bir yandan alacaklarını tahsil ederken bir yandan da Limanları, telefon ve elektrik idarelerini, yabancı şirketlere bölüştürüyorlardı.

Osmanlı “Yaprak Tütün ve Müskirat İşletmesi” de “Reji” adlı bir yabancı konsorsiyuma devredildi.

Reji, nerede ve ne kadar tütün ekileceğine karar veriyor, fiyatı kendi belirliyordu. Ama çaresiz kalan tütün ekicileri yine de tütün ekiyor ve pazarda ya da gizli olarak satıp geçimini sağlamaya çalışıyordu. Reji İdaresi bu kaçağı önlemeye çalışıyor ama başaramıyordu.

Bunun üzerine, padişah, II. Abdülhamit’ten yeni bir imtiyaz alarak KOLCU Kuvvetleri ( Silahlı Özel Güvenlik ) kurdular. Kolcular, genellikle – deyim yerindeyse- ipten kazıktan kurtulmuş eski sabıkalılardan kuruldu!

Kolcular, kaçak tütün ekip satan Türk köylüsünün peşine düştü. Yakaladıklarını önce dövdüler, yetmedi işkence ettiler, daha da ileri gidip binin üzerinde tütün ekicisi köylüyü öldürdüler!

Hani, “ÇÖKERTME” türküsü vardır ya; “….kolcular gelmeden Halil’im nerelere kaçalım? Teslim olmayalım Halil’im aman piştov saçalım” der bir yerinde. İşte, bu türküde sözü geçen “Kolcular” o kolculardır!

Almanya’nın yanında 1. Dünya Savaşı’na katılan Osmanlı yenik sayılıp SEVR Antlaşması ile toprakları paylaşıldığında, Mustafa Kemal ve arkadaşları, Anadolu halkı ile el ele vererek, “işbirlikçilere rağmen”  emperyalist güçleri bu ülkeden def ettiler ve Türkiye Cumhuriyeti’ni kurdular.

Cumhuriyet’in ilk 15 yılı, yabancıları eline geçen şirketlerin satın alınmasıyla geçti.

REJİ idaresi de, “bedeli ödenerek” def edildi ve TEKEL İdaresi kuruldu.

Tütün ekicisi köylümüz bundan sonra özgürleşti.

Ya şimdi?

12 Eylül 1980 Askeri Darbesi sonrası, “Özelleştirme” adı altında ulusal varlıklar elden çıkarıldı. Türkiye, yabancı şirketlerin yağma alanına döndü!

TEKEL İdaresi’ni önce “Sigara” ve “İçki” olmak üzere parçaladılar. Sonra, bir bir yabancılara sattılar. Amerikan, İngiliz, Fransız ve Japon şirketleri bu büyük varlığı paylaştılar.

Özellikle Amerikan şirketleri tütünü ABD’den ithal ederek, Türk tütün köylüsünü perişan etti.

Sigara fabrikaları (Akhisar, Bitlis gibi) kapatıldı, Tekel işçileri işsiz bırakıldı.

ABD’li şirket bedava ele geçirdiği içki şirketini birkaç misli karla başka bir yabancı firmaya sattı.

Şimdi, Türk tüketicisi yabancı sigaraları ve yabancı şirketlerin üretip sattığı  “Türk” isimli sigaraları ve içkiyi, tüketerek yabancı şirketlere para kazandırıyor.

Evet sevgili dostlar bence, 1984 öncesi KİT'lerin arpalığa dönmesi ne kadar yanlışsa, sonrasında özelleştirmede uygulanan politikalar da bir o kadar yanlış diye düşünüyorum.

Galiba biz bu yerli ve milli olma ilkesinde doğru yolu bulamadık.

(Kaynak: Mustafa Küpçü)

Kalın sağlıcakla.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *