KONYA HABER
Konya
Açık
17°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,3419 %0,23
48,8992 %0,43
4.866,76 % 0,20
Ara

Sırbistan İzlenimleri

YAYINLAMA:

Balkan turu sırasında sınır geçişimin en rahat ve sorunsuz olduğu ülke Sırbistan olmuştu. Hiç bir soru sorulmadan ve eşyalarımız aranmadan rahat bir şekilde ülkeye giriş yapmıştım. Bu rahat girişimizde Sırbistan'la imzalanan ve kimlik giriş serbestliğinin getirilmesinin de etkisi olabilir.

Sırbistan da diğer balkan ülkeleri gibi Osmanlı hakimiyetinde kalmıştı. Gezi sırasında ilk durağım Novi Sad şehri oldu. Biraz havanın soğuk olması ve hafif sisli olması şehre biraz kasvet katmıştı. Önemli lokasyonu olan Dunavska Caddesinde yürüyerek tarihle iç içeydik. Bu caddedeki binaların en az 100 yıllık olduğunu da belirtmekte fayda var. Bu şehirde pizza yemek için girdiğimiz yerde derdimizi anlatmaya çalışırken Özbek bir kardeşimizin Türk olduğumuzu anlaması ve bize yardımcı olması bizim için güzel bir deneyimdi. Daha sonra Sırbistan’ın kalbi olan Belgrad’a geçtim. Kalamegdan da Osmanlı’ya ait kaleyi de gezme şansımız oldu. Tuba ve Sava nehrinin birleşmesini izlemek farklı bir duyguydu. Tuna nehri ile ilgili söylenen marşı da izleyerek ve söyleyerek ecdadımızı da yâd etmiş oldum. Sokollu Mehmet Paşa’nın çeşmesinin de yıkılmamış olması da az da olsa mutlu etti. Sırbistan bağımsızlığını kazandıktan sonra çoğu Osmanlı eserini yıkmıştı. Sokollu’nun da bir devşirme ve Boşnak ve Sırp asıllı olduğu söylenmektedir. Bu önemli tarihi kişilikten sonra Belgrad için önemli ve tarihi Roma dönemine kadar uzanan Knez Mihailova Caddesi gelmektedir. Batı mimarisinde yapılmış tarihi binaların arasında yürürken kendimizi İstiklal Caddesinde sandık. Tabi etrafımızda Türk turistlerin yoğun olması da bu lokasyonun en çok tercih edilen yer olduğunu gösteriyor.

Sırbistan gezimin son durağı olan Niş kenti ülkenin en büyük 3. Şehri konumunda. Şehir dinamik ve canlıydı. Meydanında çoğunluğu gençlerden oluşan tamamen bir üniversite şehriydi. Eskişehir gibi hareketli ve pozitif bir özelliğe sahipti. Niş kalesi, Obrenoviceva Caddesi, Kelle kulesi ve Nazi kampı görülmesi gereken önemli yerlerdendir.

Sırbistan’da hiçbir olumsuzluk yaşamadım ve güzel bir şekilde gezme fırsatım oldu.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *