KONYA HABER
Konya
Açık
20°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,3190 %0,44
48,5003 %0,70
4.845,64 % 0,36
Ara

Önce Düşün, Sonra Söyle

YAYINLAMA:

"Önce düşün, sonra söyle" atasözünü hepimiz kullanırız. Özellikle de hiç düşünmeden lafın önünü arkasını tartmadan yani okun hangi menzile gideceğini bilmeden konuşanlara bu öğüt sık sık hatırlatılır.

Sözü süz de söyle gönlü bulundurmasın. Sözü diz de söyle, kulağa inci diye takılsın sözü de yüze söyle, gıybet olup utandırmasın.” Demiş gönüller sultanı Mevlana Celaleddin-i Rumi. Evet biz her ortamda yerli yersiz konuşmak yerine sözümüzü süzüp de, eni konu düşündükten sonra dudaklarımızdan çıkarmalıyız. Zira düşünmeden sarf edilen sözler malum üzre genellikle olumsuz etkiler oluşturur ve sıkıntı çıkarır. Anlık tepkilerle söylenen sözler, başkalarını incitebilir, ilişkileri zedeleyebilir ve geri dönüşü olmayan yaralar açabilir. Çünkü söz ağızdan bir kez çıkar. Çıktıktan sonra da geri dönüşü olmaz. Birçok ilişki bu yüzden yanlış bir iletişim dili nedeniyle zedeleniyor. Nice yuvalar anlık öfkeyle ya da düşüncesizce sarf edilen sözler nedeniyle yıkılıyor.

Ne yazık ki birçoğumuz sözümüzün nereye gideceğini iyi hesap edemiyor. Düşünmeden, dinlemeden yükseliyor ve karşısındakini incitiyor. Oysa sakin kalsak önce dinlesek sonra tartıp sözümüzü haykırsak daha sağlıklı olur.

Bir de boş konuşanlar var. “Laf ola beri gele” deyiminin muhatabı olan bu kişiler de her ortamın virüsüdür. Konuşulan konu ile ilgili olmayan bir söz söylerler, konuyu dağıtır ya da ortamı cıvıtırlar. Çok önemli bir sorun tartışılırken ilgisiz bir şey ifade ediverirler.

Düşünce ve duygularımızı ifade etmek önemlidir, ancak bunu yaparken sözlerimizin etkilerini, varacağı noktayı mutlaka göz önünde bulundurmalıyız. Önce düşün sonra konuş… Felsefemiz net olarak bu olmalı. Sözlerimizin net, açık ve etkili olması için cümlelerimizin de aynı doğrultuda net ve etkili olması gerekir. Yıkıcı değil yapıcı bir dil kullanmalıyız. Olumlu ve yapıcı bir dil, insanları destekler, motive eder ve anlayışı artırır. Olumlu bir dil, çözüm odaklı bir iletişimi teşvik eder ve olası anlaşmazlıkları daha sağlıklı bir şekilde çözmeye yardımcı olur.

Bu yüzden, "önce düşün, sonra söyle" ilkesini hayatımıza entegre etmek güçlü ve sağlık bir iletişim için temel koşuldur.

Saygılarımla…

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *