''İnsanoğlu pandemiyle çok önceleri tanıştı''

''İnsanoğlu pandemiyle çok önceleri tanıştı''

''İnsanoğlu pandemiyle çok önceleri tanıştı''

Araştırmacı yazar Emre Uçar BBN Türk Ekranlarına konuk oldu. İnsanlık tarihini etkileyen büyük pandemiler ve Osmanlı ve İstanbul'un dinmez salgınlarının geçmişine değinen Uçar, insanoğlunun pandemiyle mücadelesi ve o zaman ki koşulları üzerinden örneklerle konuyu ele aldı. Pandemiyle aslında çok önceleri tanıştığımızı belirten Uçar, ''Dünyada bilinen on büyük pandemi var.  Ancak bunun dışında binlerce salgın olmuştur'' ifadelerine yer verdi. Uçar,'' Tarihte bilinen ilk salgın MÖ 431'de Sparta- Atina arasındaki Peloponez Savaşı  savaşında gerçekleşti. 14. yüzyılda ise asıl kıyımlar başlıyor. Meşhur Kara Ölüm. 1346’dan 1353’e kadar etkili olan salgının ne kadar insanı öldürdüğü tam olarak bilinmiyor. O dönem Avrupa’da şehirleşmiş bütün kentleri etkisi altına alan veba salgını şehirli nüfusun önemli bir bölümünü öldürdü. 1852-1860 yılları arasına denk gelen 3. Kolera salgını yedi salgın arasından en öldürücü olanı olarak nitelendirilir. Kolera 19. ve 20. yüzyıllarda en fazla can alan hastalıkların başında geliyor. 1800’lerin başından itibaren dünya üzerinde farklı farklı kolera salgınları yaşandı. Osmanlı da bu salgınlardan etkilenen ülkelerden biriydi. Her ne kadar Türkiye’de hissedilmese de 1960’lı yıllarda başlayan 7. Kolera salgını halen devam ediyor ve pandemi olarak sınıflandırıldı. İspanyol Gribi ise Birinci Dünya Savaşı’nın son yılında H1N1 olarak sınıflandırılan influenza pandemisi tüm dünyayı kasıp kavuruyordu. Yaklaşık 500 milyon insanın yaklaşık üç yıl süren salgından etkilendiği düşünülüyor. Bir diğer salgın ise halen dünyada aktif haldeki salgınların başında gelen HIV/AIDS salgınıdır. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre ilk kez 1976 yılında karşılaşılan hastalık 1981’den bu yana en az 31 milyon can aldı” dedi.

''Osmanlı ve İstanbul'un Dinmez Salgınları''

Osmanlı Devleti’nin coğrafi konumundan dolayı salgın hastalıklar ciddi yıkıcı etkiler yarattığı ifade eden Uçar, ''Osmanlı’nın jeopolitik konumu ticaret için mal taşındığı gibi hastalık mikropların da taşındığı bir konuma sahipti. Osmanlı’nın salgın hastalıklardan ileri derecede etkilenmesinin bir başka nedeni de devletin bu tip salgınlarda nasıl hareket edeceğini tam bilememesidir. Ordularda ise durum daha vahimdi, çoğu asker cepheye ulaşamadan salgından hayatını kaybetti'' diye konuştu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.