Tayyip Erdoğan'ın hayatında bu tür adilik olmamıştır
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in partisinin İstanbul İl Başkanlığına kurşun isabet etmesinin ardından yaptığı açıklamaya ilişkin, "Utanmadan, sıkılmadan İstanbul il teşkilatının maalesef bizim yönlendirmemiz sebebiyle kurşunlandığı yalanını ifade ediyor. Utan, utan, utan... Tayyip Erdoğan'ın hayatında bu tür ahlaksızlık, bu tür adilik olmamıştır. Senin geçmişinde bu tür şeyler varsa onu bilemem." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli İrade Meydanı'nda düzenlenen Bağcılar Toplu Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, bugün hem belediye tarafından inşası tamamlanan yatırımların resmi açılışını yapmak hem de vatandaşlarla hasbihal etmek için Bağcılar'da olduğunu anlattı.
Tek bir açılış töreniyle farklı alanlarda pek çok yatırımı vatandaşın istifadesine sunduklarına işaret eden Erdoğan, "Belediye hizmet binasından hükümet konağına, sivil toplum kuruluş iletişim merkezinden yaşlı yaşam merkezine, kentsel dönüşüm projelerinden eğitim tesisleri ve ibadethanelere, park, bahçe ve caddelerden Şehr-i Bağcılar Sitesi'ne kadar tam 97 kalem eseri bugün resmen hizmete açıyoruz. Toplam tutarı 3 milyar 412 milyon lirayı geçen tüm bu eser, hizmet ve yatırımların ilçemize hayırlı olmasını diliyorum." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu eserlerin Bağcılar'a kazandırılmasına vesile olan belediye başkanını ve ekibini tebrik ederek, aynı şekilde, bu eserlerin harcını alın terleriyle karan tüm işçilere, mimarlara, yüklenici firmalara da teşekkür ettiğini söyledi.
Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir'in dinamizmiyle heyecanıyla samimiyetiyle vatandaşlara aşkla hizmet ettiğini aktaran Erdoğan, bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldiklerini ifade etti.
Erdoğan, Bağcıları asla ihmal etmediklerini çünkü Bağcılar'ın göz bebekleri olan ilçelerden olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
"İlk yola çıktığımız andan itibaren bize çok güçlü destek veren Bağcılar'ın kalbimizde ayrı bir yeri var. Buranın Bakırköy'e bağlı olduğu o dönemlerde, Feyzullah Kıyıklık Bey'le buralarda çizmelerle çok dolaştık. O günden bugüne elhamdülillah Bağcılar bambaşka. İstanbul'da, AK Parti'nin gönül belediyeciliği anlayışının vücut bulduğu ilçelerimizin birisi Bağcılar'dır. Yıllarca kaderine terk edilmiş, sahipsiz bırakılmış ilçemizin çehresini yaptığımız yatırımlarımızla tamamen Allah'a hamdolsun değiştirdik. Kuruluşundan bu yana geçen 30 yıllık sürede Bağcılar'a hepsi birbirinden kıymetli sayısız eserler kazandırdık. Bugün Bağcılar sosyal belediyecilikte referans alınan bir konuma geldi. Biri yapım diğeri proje aşamasında olan iki büyük millet bahçemizi de tamamlayarak, ilçemizin yeşil alan kapasitesini de ne yapacağız? Arttıracağız. Çünkü yeşil bambaşka. Üçyüzlü metromuzun hemen yanındaki 65 bin metrekare alana sahip Bağcılar Millet Bahçemizi inşallah yıl sonuna kadar hizmete alacağız."
- "TOKİ binalarımız deprem imtihanından alnının akıyla çıktı"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, mevcut çalışmaların yanı sıra kentsel dönüşüm projelerine bundan sonra daha fazla ağırlık vermeyi hedeflediklerini belirterek, şunları kaydetti:
"Yaşadığımız deprem felaketinin bize tekrar hatırlattığı gerçeklerden birisi; konut stokumuzun süratle yenilenmesidir. Afetlere hazırlık seviyemizi üst seviyeye çıkarmamız gerekiyor. Bunun yolu da depreme dayanıklı evler, iş yerleri ve binalar inşa etmekten geçiyor. Kahramanmaraş depremlerinde bunun önemini hep birlikte gördük. Yıkılan binaların yüzde 96'sı Marmara depreminden önce inşa edilenlerdi. Yıllardır CHP zihniyetinin acımasız bir şekilde eleştirdiği TOKİ binalarımız ise deprem imtihanından alnının akıyla çıktı. TOKİ'miz tarafından yapılan binalarda hamdolsun hiçbir yıkıntı, hiçbir can kaybı yaşanmadı. Buradaki tecrübeyi ve bilgi birikimini İstanbul'umuz başta olmak üzere tüm ülkemize yaymak istiyoruz. Bağcılar'dan, bu konuda da örnek olmasını, liderlik yapmasını bekliyoruz."
Küçük hesaplar peşine düşmeyeceklerini, muhalefetin ve marjinal çevrelerin bu meseleyi "rantsal dönüşüm" yalanıyla sabote etmesine göz yumamayacaklarını vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bunlara şunu söylemek lazım; Hanımefendi çıkmış, bizim Hatay'da yaptığımız hastanelerle dalgasını geçiyor. Hanımefendi, önce gel Çam Sakura'yı gör. Önce Ankara'daki iki şehir hastanemizi gör. Bunlarda oda sayısı 4006. Hiç gezdin mi onları? Allah düşürmesin ama eksikliğini de vermesin. Çünkü eğer bizim bu şehir hastanelerimiz olmamış olsaydı şu Kovid'de biz ne yapardık? İstanbul'da Murat Dilmener olmasaydı, Avrupa yakasında biz ne yapardık? Aynı şekilde Sancaktepe'de Feriha Öz olmasaydı biz ne yapardık? Ve bunları biz 3 ayda bitirdik hanımefendi, 3 ayda. Beni çok asabi görmüş, çok sinirli görmüş, onun için de bana kalkmış papatya çayı tavsiye ediyor. Biz de kendisine dedik ki 'Sana da biz papatyanın yanında rezene tavsiye ediyoruz, rezene çayı."
- "Tayyip Erdoğan'ın hayatında bu tür adilik olmamıştır"
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"O da yetmedi; utanmadan, sıkılmadan İstanbul il teşkilatının maalesef bizim yönlendirmemiz sebebiyle kurşunlandığı yalanını ifade ediyor. Utan, utan, utan... Tayyip Erdoğan'ın hayatında bu tür ahlaksızlık, bu tür adilik olmamıştır. Senin geçmişinde bu tür şeyler varsa onu bilemem. Nitekim, İçişleri Bakanlığı bunun faillerini ne yaptı, buldu, çıkardı ve ne olduğu çıktı ortaya. Ne olacak? Haydi bakalım, şimdi Erdoğan'dan özür dileyebiliyor musun? Daha ilk gün utanmadan, sıkılmadan bu iftirayı attın. Şimdi özür dileyebiliyor musun? Dileyemez. Bu bir cibilliyet meselesidir. Bu bir karakter meselesidir. İşte onun için 14 Mayıs çok önemli."
"Özellikle hanım kardeşlerimden 14 Mayıs'ta bu hanımefendiye bir ders vermenizi istiyorum." diyen Erdoğan'a alandaki kadınlar, "Tamam." şeklinde yanıt verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, en modern, en lüks binalarda yaşarken millete dayanıksız, çürük, çirkin yapıları reva görenlere izin veremeyeceklerini belirterek, "Gürültü patırtıyla kentsel dönüşüm çalışmalarını engellediklerini gururla anlatanlara özellikle bundan sonra onlarla yol yürüyemeyiz. Bunların ne milletin sıkıntılarını çözmek gibi bir dertleri var ne de Türkiye'yi afetlere karşı hazırlamak gibi bir niyetleri var. Bunlar sadece günü kurtarmanın, vatandaşın samimi duygularını istismar etmenin peşindeler. Biz ise hiçbir insanımızın evinde kaygıyla oturmasını istemiyoruz. Biz milletimizin kamu ve belediye hizmetlerinde olduğu gibi barınmada da en iyisine, en kalitelisine layık olduğuna inanıyoruz." değerlendirmesini yaptı.
(Sürecek)
Kaynak:Hümeyra KARADAĞ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.