TBMM Genel Kurulu'nda bugün neler oldu?
AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Kahramanmaraş merkezli depremlerle ilgili Meclis araştırma komisyonu kurulması amacıyla partilerin önergelerinin birleştirildiğini ifade ederek, "Depreme karşı hazırlıklarımızı ortak akılla yapmak, birlikte hareket etmek ve ne yapılması gerekiyorsa adımlarımızı atmak hepimizin boynunun borcu." dedi.
Genel Kurulda, gündem dışı konuşmalardan sonra grup başkanvekilleri yerlerinden söz aldı.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, Kahramanmaraş merkezli depremlerin sonrasında afet bölgelerinden sürekli olarak çocukların bulunamadığına, kayıp olduğuna ilişkin ihbar ve kayıp ilanları geldiğini öne sürdü.
Hükümetin, çocukların akıbetine ilişkin tatmin edici bir açıklama henüz yapmadığını iddia eden Usta, "Hatta ne acıdır ki Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, dün Meclis'te yaptığı bir açıklamada, kayıp çocuklar hakkında konuşurken çocukların önemli bir kısmının sağlık kuruluşlarında olduğunu varsaydıklarını ifade etmiştir. Ben buradan Sayın Bakan'a seslenmek istiyorum: Hem aileler hem de kamuoyu vicdanı, sizden varsayım değil, net bilgileri öğrenmek istiyor. Böylesi vicdanları yaralayan önemli bir konuda bilgi sahibi olmaması bakanın ve varsayımlar üzerinden konuşması bizim açımızdan endişe verici bir durum olarak değerlendirilmektedir." ifadelerini kullandı.
Kayseri'nin de yaşanan depremlerden etkilendiğini dile getiren Usta, Sarız ilçesinin de afet bölgesi kapsamına alınmasını talep etti.
"Hükümet istifa" sloganı atan bazı taraftarlara, spor müsabakaları ve antrenmanları seyirden men cezası verildiğini dile getiren Usta, bunu kabul etmenin de mümkün olmadığını belirtti.
Usta, TBMM Anayasa ve Adalet Karma Komisyonu'nun, İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan ve CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başar'ın dokunulmazlığının kaldırılması yönünde karar verdiğini dile getirerek, şöyle konuştu:
"Yani bunun zaten çok antidemokratik bir şey olduğunu, haksız, hukuksuz bir uygulama olduğunu defalarca gündeme getirmiştik. Hakikaten 1760 tane dosya var, yani adam öldürmeden tutun dolandırıcılığa, devleti soymaya, sahteciliğe, hırsızlığa, ihaleye fesat karıştırmaya, devleti hortumlamaya gibi dosyalar dururken cımbızla 2 tane dosyanın çekilmesi... Bu zaten yanlıştı, hele hele bu kadar büyük bir acıyı yaşadığımız dönemde dahi bu haksız siyasi tutumundan iktidar tarafının vazgeçmemesini yadırgadığımı, bir kez daha buradan ifade etmek istiyorum. Bunları kabul etmek hiçbir şekilde mümkün değildir."
- "Dayanışma hissiyatını bitirme niyetiniz var"
HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, 29 yıl önce Leyla Zana, Ahmet Türk, Orhan Doğan, Hatip Dicle, Sırrı Sakık ve Mahmut Alinak'ın dokunulmazlığının kaldırıldığını ve tutuklandıklarını ifade ederek, "29 yıl geçti, hala bu Meclis'te siyasi darbe devam ettiriliyor. İktidarlar değişiyor, partilerin adı değişiyor ama özellikle Kürt milletvekillerine, muhalif milletvekillerine, partimizin aynı gelenekten geldiği partilere yönelik yaklaşıma devam ediliyor." diye konuştu. Beştaş, tutuklamaların kendilerini korkutmayacağını söyledi.
Deprem nedeniyle Diyarbakır Galeria'da 110 ev ve 89 iş yerinin tahliye edilmeyi beklediğini belirten Beştaş, orada yaşayanların günlerdir dışarıda beklediğini dile getirdi. Beştaş, bölgedeki vatandaşların kontrollü bir tahliyenin sağlanmasını talep ettiklerini ifade etti.
Depremzedelere gelen kıyafetlerin, Yemenli bir şirkete satıldığını öne süren Beştaş, "İhtiyaç fazlası olduğunu iddia ediyorlar ama deprem bölgesinde 20 gündür depremzedelerin aynı kıyafetleri giydiğini biliyoruz, izliyoruz. Büyük bir mağduriyeti var milyonlarca insanın, ve dayanışmanın bir göstergesi olarak tırlara yüklenen bu giysiler satılmış. Yardım duygusunu ve dayanışma hissiyatını bitirme niyetleri var, bunu başaramayacaklar." diye konuştu.
Beştaş, yüz yüze eğitimin başlatılmasını da talep etti.
CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, Genel Kurul'da deprem bölgesinden gelen milletvekillerinin yaptığı konuşmaları bir hamaset olarak görmenin, iftirada bulunmanın, onların acılarını küçültmenin doğru bir yaklaşım olmadığını ifade etti.
Türk Kızılayın, dünya tarafından takdirle karşılanan bir yardım kuruluşuyken bir holdinge çevrildiğini iddia eden Özkoç, çadırı zamanında deprem bölgesine götüremeyen kurumun, başka kişilere çadır sattığını söyledi.
Özkoç, depremde mağdur olan insanlara Kızılay ve bağlı şirketlerinin elinin ulaşamadığını iddia ederek, "Ben sadece bir şey söylüyorum: Bir kaza nedeniyle, hemen komşumuzda ilgili bakan derhal istifa etti, derhal. İstifa edecek kimse yok mu ya? Vicdan sahibi bir kimse yok mu ya?" dedi.
AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Meclis'te grubu bulunan partilerin verdiği önergelerin birleştirilerek Kahramanmaraş merkezli depremin sonuçlarının tüm yönleriyle araştırılması, depreme dirençli yapılar ve stokların oluşturulması ve kentsel dönüşüm uygulamalarının etkinliğinin artırılması için alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla Meclis araştırması komisyonu kurulmasını planladıklarını dile getirdi.
Turan, depremin Türkiye'nin bir gerçeği olduğuna işaret ederek, "Depreme karşı hazırlıklarımızı ortak akılla yapmak, birlikte hareket etmek ve ne yapılması gerekiyorsa adımlarımızı atmak hepimizin boynunun borcu." diye konuştu.
Kaynak:Hümeyra KARADAĞ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.