BİR KAVRAMA VE SÜREÇ OLARAK FARKINDALIK
Her şeyin farkında olduğumuzu düşündüğümüz için farkında değiliz.
Fikri olmak farkında varmaya çalışmaktır, bilmek ise farkına varmaktır.
Şu anki yaşamımızın temelinde genetik kodlarımız olduğundan daha çok toplumsal kodlarımız etkilidir. İçine doğduğumuz aile, çevre cemaat, topluluk bizim bugünkü ben olmamızda en temel dinamiklerdir.
Klişe bir söylemdir çevremizdeki üç beş kişinin ortalaması olduğumuz ama genel anlamda da geçerlidir. Bu etki yüzünden olsa gerek belki de KIRK TARAKTA BEZİMİZİN OLMASI ondandır.
Peşin hükümlülüğün çevresindeyizdir.
Ön yargılıların ortamındayızdır.
Bilgisi olmadan fikri olanların cemaati içindeyizdir.
Hem kandıran hem de dürüst olan bir topluluklayızdır.
“İnanmak” kadar kolay geçilen konforlu bir alan yoktur yeryüzünde.
İnanmayı bir kavrama ve farkındalık biçimi olarak sunmak da son derece genel geçerdir.
Çünkü sorgulamak bir kopma zorunluluğudur. Sorgulamaya başladığımız daha ilk anda çevrenin, içinde bulunduğumuz veya içine doğduğumuz çevrenin şamarıyla karşılaşırız.
Hiçbir şey bir tuğla çekmeyle yıkılmaz ama o tuğla surda bir gediktir ve bütün yapısı o boşluğun içine çekmesi mukadderdir. O yüzden kavrayış ve süreç olarak fakına varmak, yani bir farkındalık oluşturmak her şeyin fakında olduğunu düşünen insanlar için düşmanca, saldırgan bir tavırdır.
Fanatizm herhangi bir şeyi kayıtsız şartsız bağlılıktır, bir tavaya bile. Örneğin annemize kırk yıllık tavasını attıramayız. Duygusal bağ, şey ile kurulan bağ bizi yeniliğe, farkındalığa kapatır.
Kaçırdığımızın ne olduğunun bir önemi yoktur, zaten kaçırdığımıza da inanmayız.
Bir fikrimizin olması, her şeyin farkında olduğumuzu düşünmek, önyargılı davranmak, inançla sarılmak bir yanlışlık, bir bağımlılık türü değil bir yaşam biçimi, bir hayat pratiğidir.
O kabul edilemez şeyi yaparsak ne olacağıyla ilgili bir fikrimiz vardır ama aslında hiçbir bilgimiz yoktur.
Oysa FARKINDA OLMAMAK KAÇIRILMIŞ BİR FIRSATTIR.
Farketmemek yitik bir hakikattir günümüzde.
İlla her şeyi her yönüyle anlamak, fark etmek değil ama iştirak edebilmek…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.