Büyük Selçuklular-I (Doğumun Sancıları)
Son zamanlar popüler kültürde yer edinmiş bir devletten bahsedeceğiz. Ata topraklarından, Anadolu coğrafyasında bir yurt edinme gayesiyle büyük savaşlar, acılar ve zaferlerle dolu bir tarihe sahip olan devlet olan “Büyük Selçuklu Devleti”
Selçuklular olarak bilinen ve tarihimizde çok büyük bir öneme sahip olan bu medeniyetin bilinen ilk atası Dukak Bey olarak bilinmektedir. Oğuz Yabguluğu devletinin önemli bir komutanı yani subaşısı olarak bilinen Dukak Bey, isabetli kararları, cesareti ve askeri manada üstünlüğüyle göze çarpmaktadır. ‘Demir Yaylı’ lakabıyla da zikredilmektedir. Dukak Bey'in akıbetinin ne olduğuna dair çok fazla malumat elimize ulaşmamıştır. Tek bildiğimiz Musevi menşeili bir Türk Devleti olan Hazarlar’ın hanıyla bir gerilim yaşadığı ve bunun sonucunda yara aldığıdır.
Dukak Bey'den sonra oğlu Selçuk Bey'i görmekteyiz. Selçuk Bey atasının aksine döneminde İslam dinine geçmiştir. Selçuk Bey, Oğuz Yabguluğunda önemli bir güç kazanmasına rağmen o dönemde daha çok Müslüman gazilerin bulunduğu Cend şehrine geçmiş ve yanındaki boy ile birlikte etkili bir güce ulaşmıştı. Bir süre sonra Oğuz Yabguluğu, Selçuk Bey'den vergi istemiş ve Selçuk Bey buna cevaben; “Müslümanların, gayrimüslimlere vergi vermeyeceğini” söylemiştir. Bu olaydan sonra Selçuk Bey'in ve boyu Kınıklar’ın bağımsız hareket ettiğini ve devlet kurma düşüncesi içine girdiği düşünülmektedir. Oğuz Yabguluğu ile girilen mücadeleler sonucunda oğlu Mikail Bey şehit düşerken, Mikail Bey'in evlatları Çağrı ve Tuğrul Beyler dedeleri tarafından himaye altına alınmıştır. Sonraki yıllarda devletin temellerinin atılmasına dair çabalar görülmüştür ve 1009 yılında Selçuk Bey, Cend şehrinde vefat etmiştir.
Selçuk Bey'in ölümünden sonra Kınıkların başına Selçuk Bey'in oğlu Arslan Yabgu geçmiş ve bu dönemde hem Gazneliler hem de Karahanlılar ile kanlı savaşlar yaşanmıştır. Arslan Yabgunun Gazneli Sultanı Mahmut tarafından düzmece bir ziyafet için çağırılıp alıkonulması ve akabinde Arslan Yabgunun zindana atılmasından bir süre sonra Arslan Yabgu vefat etmiş ve Kınıkların başına iki kardeş Çağrı ve Tuğrul Bey geçmişti. (1032)
Çağrı ve Tuğrul Bey dönemine kadar kendilerine sürekli bir yurt arayışı içinde olan Kınıklar bu uğurda dönemin en güçlü devletlerinin saldırılarına karşı kendilerini yiğitçe savunmuşlardı. 1032 yılından sonra Kınıkların önde gelen isimlerini şu şekilde görmekteyiz: Arslan Yabgunun oğlu Kutalmış, (Anadolu Selçukluların kurucusu Süleyman Şah'ın babası) Mikail Bey'in oğulları, (Çağrı ve Tuğrul Bey) ve Selçuk Bey'in oğulları (Musa İnanç ve Yusuf Yınal)
Gelecek yazımızda, Selçukluların kuruluşu olarak kabul edilen Dandanakan Savaşından, onca hanedan üyesi içinden sultan olarak çıkan küçük kardeş Tuğrul Bey'e ve Selçukluların İslam dininin koruyuculuğunu üstlendiği misyona değinmiş olacağız.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.