Baha Durmaz

Baha Durmaz

İslam'ın Yiğit Savaşçıları

İslam'ın Yiğit Savaşçıları

Siz hiç Güneş olmayı düşündünüz mü?
Düşünenler vardır, hatta bizzat güneş olanlar. Nasıl bir şey acaba güneş olmak? Düşünsenize hem yanıyor, hem de yanarken etrafınıza, kainata ışık veriyorsunuz. Bizim ülkemizde güneşler hiç bitmedi, bitmeyecekte. Yakın tarih buna tanık oldu. 1915 yılında gençliklerini yakanlara, sevdalarını omuzlarına alıp bir daha geri dönmemeyi göze alanlara, çocuklarını, analarını, köy kahvelerini, Anadolu'nun mis kokulu bulgur pilavını, hepsini bir kenara bıraktılar. Bırakmak zorunda kaldıkları gelecekleri, hayalleri neredeyse her şeyleriydi; lakin kendinden sonraki nesle kendi hayallerini emanet ettiler. Düşündükçe insan şaşkın, mahcup ve nankör hissediyor kendini. Hayatının en güzel anlarını, hissiyatlarını terk edip cepheye gitmek, savaşmak, ölmek. Ne için? Benim için, senin için, camiinin ezanı susmasın için, gavurun çizmesi mabede girmesin için. İçinler içinde yaşıyoruz yemin ederim. Yine yemin ederim ki utanıyorum kendi halimden. Biz ne yaptık diyorum. Ne kadar hissiyatımız kaldı... Her gün dünyanın telâşı arasında, kızıla çalan gözlerimiz ne kadar da hissedebilir, gençliğini yakanları. Hey on beşliler giderken düşmana karşı, düğünlerde oyun havasına sokmadık mı yüzyıllık ağıtları... O kadar çok şey yazılır çizilir ama sonradan karalanır. Yerini Çanakkale'nin sessizliği alır.

Türk milletinin gençliğini Çanakkale'de vurdular. Bir ülkenin eğitimli neslini kahpece, gaddarca eşit olmayan şartlarda yok etmeye çalıştılar. Oğuz Amcaları, Seyitleri, Tabipleri, Kınalı Kuzuları derin bir huzur kapladı. Belki de peygamberin komşusu oldular. İçinden ırmaklar geçen yerlere kondular. Türkün son mermisi şakaklarını vurdu. İstiklal mücadelemiz daha başlamadan, medeniyetsiz medenilerin dişlerini söküşümüz bile haçlıların hala rüyasında, uykusunda, sokağında, ruh yapısında.

Çanakkale ki İslam diyarlarının namusu, Peygamber ordusunun zafer nidaları... Bedir’in, Hendeğin, Malazgirt’in, Kosova’nın, Varna’nın ve daha nice kazanılacak zaferlerin yeniden başlangıcı. Çanakkale ki, al bayrağın gölgesi, güneşin ta kendisi...

Bugün 2020... Dünya büyük bir kaos içinde. Virüsler, çekirgeler, ekonomik çöküntüler. Dijital devrim başladı. Bizler devrimimizi çok şükür Çanakkale’de gerçekleştik. 1915 yılında da aynı şeyi söylüyorduk 2020 yılında da aynı şeyi söylüyoruz. Allah hesap bozanların en hayırlısıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Baha Durmaz Arşivi