D. Emin Bilge

D. Emin Bilge

Çocuklara masallar

Çocuklara masallar

Çocukluğumuzda özellikle kış geceleri çocuklar için çok eğlenceliydi. Türkiye’de televizyon yayıncılığı yoktu. Bırakın televizyonu, radyo bile çok evde bulunmuyordu. Radyolarda bol bol türküler ve yetişkinlerin sevdiği, kültür bakımından zenginleştiren çok güzel arkası yarınlar yayınlanırdı... O kış geceleri annelerimizin, ninelerimizin bize anlattığı masallar vardı. Gaz lambası altında bu masalları dinler ve çok zaman dinlerken uykuya dalardık...

Bizim çocukluğumuz böyle geçti ama, örf adet, sevgiyi, saygıyı, dini, milli, duyguları, insan sevgisini, merhameti, yiğitliği, yardımlaşmayı, arkadaşlığı, kardeşliği o masallardan öğrendik.

Çocuklara masallar

Anneler-babalar, alın çocuğunuzu kucağınıza okuyun ona masalları. Anlamasa da kafasında yer eder onun, günün birinde onun faydasını görür. Özellikle 2-5 yaş arasında anlatılanlar çocukların zihinde daha kalıcı oluyor. Çocukla meşgul olmak, onunla arkadaş olmak, çocukla aileyi birbirine daha çok bağlar. Ona masal için ayrılan 5-10 dakika bile çok iyi bir zaman ayırmadır.

Çocuğunuza her gün bir masal okuyun, ya da yaşına göre onların masal okumasını sağlayın. Çocuklarınıza çok masal anlatın. Küçükken bu okumalar çok önemli. Masallar, çocukları eğitmek için en kolay ve en tatlı eğitim metodudur. Çocuklar hayal dünyası ile ilk kez masallarla tanışırlar. Masallarla hayal dünyaları zenginleşir, masal kahramanlarını rol model alırlar, film kahramanlarını örnek alırlar.

Çocuklara masallar

Çocuklara masal anlatırken onların anlayabileceği, yaş dönemlerine uygun masallar tercih etmelisiniz. Anlatımlar eğlenceli, neşeli ve eğitici olmalı, sesler kahramanlara ve karakterlere göre değişmeli.

Çocuklara masallar

Masallar çok güçlü semboller barındırır. Konuları kültürden kültüre değişir. Bir Viking masalı farklıdır, Arap masalı farklı. Masallar, toplumların kültür birikimleri olup nesilden nesle aktarılarak varlıklarını sürdürürler. Çocuğa okunan bir masal onu bir hayal dünyasına taşır, masalın etkisiyle kendisini bir an o masal karakterleri arasında bir yerde bulur. Çocuklar ne kadar çeşitli masallar okursa, o kadar hayal dünyaları zenginleşir

Masallar genellikle toplumun kültürel ve ahlâkî kurallarını hayal ürünü motiflerle ve gerçek üstü kahramanlarla dinleyiciye ulaştırırlar. Çocukların masal ve hikaye okuması, onların yaşama gücünü arttırır, iyiyi, doğruyu, dürüstlüğü ve en önemlisi iyiliğin mutlaka bir gün kazanacağını masallarda öğrenir.

Dürüstlük, sabır, adalet, eşitlik, bağlılık gibi değerler en güzel şekilde kendilerini masallarda dile getirirler. Masalların günlük hayatımızda da önemli bir yeri bulunmaktadır. Masallar sayesinde çocukların ahlakı da gelişir. sevgiyi, saygıyı, güzeli, çirkini, doğruyu, yanlışı her şeyi çocuklara masal ve hikaye okutarak öğretmek mümkündür.

Masallarda çoğunlukla iyilik-kötülük, doğruluk-haksızlık, gibi zıt konular işlenir ve iyi olan karakterleri sevdirme gayesi vardır.

 

Çocuklara masallar

Masallar, çocukları ahlaki ve kişilik gelişimi bakımından onları etkileyip geliştirir. Kelime hazinesini geliştirir, okuma alışkanlığı kazandırır. Masallar, çocukların dil gelişimine katkıda bulunur, zihinsel gelişimine, sosyal becerilerine katkıda bulunur. Masallar çocukların empati kurmasını sağlar, ilişkileri güçlendirir, hayal gücünü geliştirir. Neşeli zaman geçirtir.

Masallar nesillerin yetiştirilmesinde, kültürün öğrenilmesinde, kültür değerlerinin kazanılmasında, ahlak eğitiminin yapılmasında, ahlak kurallarının öğrenilmesinde, yaşanmasında ve nesiller boyu aktarılmasında önemli bir yere sahiptir.

Önem verdiğiniz değerlerimizi anlatan, bazı güzel alışkanlıkları çocuğunuza kazandırmak için masalları kendiniz uydurun ama, bu uydurmayı aniden değil, düşünerek yapın. Sonra çocuk açığınızı yakalar, çelişkili duruma düşmüş olursunuz. O zaman da kaş yapacağım derken göz çıkarırsınız.

Danimarka’da önceden çocuklara isteğe bağlı olarak haftada 4 saat anadil dersleri verilirdi (20 yıl önce bu hak azaltıldı, neredeyse kaldırıldı yüzde 5-10 arasında kaldı.) Ben 13 yıl o okullarda öğretmenlik yaptım. Çocuklar, Danimarka sınıflarındaki dersleri bittikten sonra Türkçe derslerine katılırlardı. Çocuklar istekli ve veliler de çocuklarını büyük oranda gönderirlerdi. Fakat doğrusunu anlatmak gerekirse, çocuklar için zor olan tarafı da vardı. Danimarkalı arkadaşları, okul sonrası dinlenirken, oynarken, spor yaparken bizimkiler derse geliyorlardı. Göreve başladığımda çocuklar okula isteksiz geliyorlar ve devamsızlık yapıyorlardı.

Çocuklara, masal ve hikaye okuyarak başladım işe, çocuklara önce masal ve hikayeyi sevdirdim, onların gönüllerini hoş ettim. Çocuklar Türkçe derslerini sevdiler, derslere devamsız yapmayı bıraktılar, severek geliyorlardı. Çünkü onlara kendisine ait olanları anlatıyordum, onları sevmelerini sağlıyordum. Ülkemizin güzelliklerini anlattım, değerlerimizi, kültürümüzü anlattım, insanların ortak değerlerini anlatarak çocuklara okul sevdirdim.

Okuduğumuz masal ve hikayeleri çocuklar sınıfta tiyatro halinde yapıyorlardı. Severek geldikleri için başarılı oluyorlardı. Her derste 15-20 dakika masal ve hikaye okuyarak dersi ve isteğe başlı okulu sevdirdim ve çok şükür hep beraber başardık.

Aradan 20-30 yıl geçse de bazı öğrencilerle karşılaştığımızda hepsi teşekkürlerini bildiriyorlar. Hocam iyi ki bize o dersleri verdiniz, kültürümüzü öğrettiniz, kıymetini ana baba olunca anladık. Bizler de sizin öğrettiğiniz güzellikleri şimdi çocuklarımıza öğretiyoruz diyerek beni mutlu ediyorlar...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
D. Emin Bilge Arşivi