KONYA HABER
Konya
Açık
24°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,2952 %0,25
48,7903 %0,47
4.857,03 % 0,00
Ara

Danimarka’da Türkler (2)

YAYINLAMA:

Yabancı Düşmanlığı
Bütün dünyada olduğu gibi Danimarka’da da yabancı düşmanlığı, özellikle İslam düşmanlığı gittikçe yükseliyor. Düşmanlıkların temelinde İslam’a ve Müslümanlara düşmanlık var. Karikatür krizini hatırlarsınız, Danimarka’da şimdi de bir politikacı tarafından Kur’an-ı Kerim yakma kışkırtması yapılıyor. Bazı yabancıların ve Müslümanların yanlış tutumları, siyasal güçlerinin zayıf olması İslam ve yabancı düşmanlarının arayıp da bulamadıkları bir fırsat oluyor.

Danimarka’da Türkler (2)

Aidiyet Duygusu
Yaşayan nüfusun çoğunluğu üçüncü ve dördüncü kuşak. Artık misafirlik kalmadı, elbette kendilerini yabancı kabul edenler de ve onları yabancı görenler de çok, hatta yabancılara karşı olan partiler de var. Ama bu neslin hayat tarzları ve düşünceleri genelde topluma uyum sağlamış, iyi eğitim almış ve işleri olan kimselerdir. Kendilerini Danimarkalı Türkler olarak da kabul ediyorlar.
Bunun yanında, anavatanları ile ilgili bir milliyetçilik duygusu hakim. Aynı zamanda dini hassasiyetleri ağır basan, radikal olmayan, vatan ve millet sevdalısı gençlerdirler. Yeri geldiği zaman Türk bayrağını alıp koşanlar oluyor meydanlara. Cuma veya bayram namazına arada bir gitse veya hiç gitmese de, dinine söz söylenilmesine katlanamıyor, tepkilerini gösteriyorlar. Kendilerine yapılan haksızlık algısına karşı hınç duygusu var. Bazı sosyal ve kültürel baskılar ters teperek gençlerin kendi kültürlerini tanımaları ve benimsemelerini sağlamıştır. 

Danimarka’da Türkler (2)
Gençlerin Türkiye hakkında düşünceleri, bölücüler ve radikal gruplar hariç genelde olumlu. Türkiye anavatandır. Türkiye’ye okuduğu üniversite, çalıştığı iş ve meslek penceresinden bakıp kıyaslayarak hüküm veriyorlar, haklılar da. Türkiye’yi hem seviyorlar hem çok eleştiriyorlar. 
Türkiye’ye izine gelirler ve iki hafta sonra Danimarka’yı özlerler. Hele bir de olumsuzluk yaşadılarsa... Bazı zaman da Danimarka veya Avrupa’nın diğer ülkelerinde yapamadıkları kuralsızlıkları Türkiye’de yapıyorlar. Türkiye’de emniyet kemeri takmayıp, hız kuralını ihlal edip, park edilmeyecek yere park ediyorlar. Danimarka’da kendilerine has bir sosyal çevreleri var, Türkiye’de sosyal çevreleri haliyle zayıf ve sınırlı.

Danimarka’da Türkler (2)

Kültür
Danimarka’da yaşayan Türkiye kökenli gençler Danimarka’da doğup büyümüşler ve neredeyse tamamı Danimarka vatandaşıdır. Danimarkalı gibi yetişmekteler, gelecek düşünceleri ve hayata bakışları da Danimarkalı gençlere benzerler. Danimarka kültürüyle yetişen üçüncü ve dördüncü kuşağın birinci dili Dancadır ve bu düşüncelerine de yansımaktadır. 
Yeni neslin neredeyse hepsi okuyor. Üniversitenin her bölümündeki eğitimlere onlarca Türk öğrenci devam ediyor, birkaç dil biliyorlar. Bilgili, kültürlü, kariyer sahibi genç çok. Türkiye için önemli bir softpower ama, Türkiye’nin bürokrasisi ve akıl almaz iş bilmemeleri, gençleri hayal kırıklığına uğratıyor, bir araya gelip lobi oluşturamıyorlar.
Kaybolan yok mu? Olmaz olur mu, elbette var. Kaybolmayı mankurtlaşma olarak anlıyoruz değil mi? Türkiye’de de çok kaybolan. Geleceği Allah bilir elbet, fakat sosyolojik ve tarihi bir gerçek var ki, hakim kültür yutar, eritir… 50 yıl 100 yıl sonrası meçhul... Rabbim hayırlar getire… 

Danimarka’da Türkler (2)

Uyumsuzluk Nedeni ve Çözüm
Birinci ve ikinci kuşaktaki dini ve kültürel duyarlılık kuşaktan kuşağa zayıflamıştır. Dini ve milli kültürlerinin eksik ve zayıf olması çok kültürlü sosyalleşmedir. Anadolu’dan büyük şehirlere göçen aileler de bu tip problemlerle karşı karşıyadırlar.
Çocukların yurt dışında bulundukları sırada yeterli derecede Türk İslam kültürünü almaları kimliklerini korumaları açısından önemlidir.

Aileden, sosyal çevresinden dini ve milli kültür alan gençler, kültür çatışmaşı yaşamazlar veya az yaşarlar. Her iki kültürü bildiklerinden iyi olanı alırlar, okul hayatlarında ve sosyal hayatta daha başarılı olurlar ve Danimarka toplumu ile bir sorun yaşamazlar, tam aksine topluma katkıda bulunurlar.
Türk çocuklarına anadil, kültür ve tarih eğitimi verilmesi büyük önem taşımaktadır. Şimdi imkanlar çok geniş, istedikten sonra herkesin ulaşabileceği çok çeşitli eğitim verme imkanları var. Çocuğun aidiyet duygusu olması gerekir. Aidiyet duygusunu evde, okulda ve çevrede aldığı kültür pekiştirir. 

Aileler çocuklarına küçükten dini ve milli kültürünü öğretir ve eğitirse uyumda da eğitimde de sancı çok daha az olur. 

Danimarka’da Türkler (2)

Türkler Dönecekler mi?
Yıllardır bu konu konuşulur. Şunu kabul etmek gerekir ki, artık onlar misafir işçi değil, buraya yerleştiler. Sıkıntıları yok mu? Elbette var; ama çare üretmeleri de gerekir. Dönmek isteyip de dönememeleri için 40 sebep var. 
Ailelerin dönememe sebeplerinden birisi, çocuklarının Türkiye’ye uyum sağlayamama endişesidir. Bazı aileler, çok büyük umutlarla dönmüşler ama, bıraktıkları veya hayallerinde olan Türkiye ve kültür çok değiştiği için hayal kırıklığına uğramışlardır. Geri dönenlerin çoğu uyum sağlayamamış, bir kısmı tekrar Danimarka’ya geri dönmüştür. 
Avrupa’da/ Danimarka’da Türklerin geri dönememe sebeplerinden yine bir başkası yeni neslin Türkiye’yi kültür bakımından az tanıması, Türkiye’ye dönünce hayat tarzı ve kültürüne uyum sağlayamamaları. Türkiye’de ailelerin ekonomik bakımdan başarısız olup bir sürü olumsuzluk yaşamaları dönmek isteyenlere kötü örnek oluyor ve onları korkutuyor. 
Bu durumda baktığımızda sonuç olarak şöyle bir öngörüde bulunabiliriz. Olağanüstü durumlar hariç, normal şartlarda Türkiye’ye dönmeyecekler. Türkiye’nin refah seviyesi Danimarka seviyesine gelirse, şimdi şikayetçi oldukları durumlar düzelirse belki o zaman dönerler. Konunun anlaşılması için şöyle bir örnek verelim.
Konya’daki 70 -80 yaşındaki bir vatandaşımız 50-60 yıl önce köyünden Konya’ya gelmiş, iş sahibi olmuş, ev sahibi olmuş, zamanla çocukları büyümüş, onların da bir işi var Konya’da. Arada bir köyüne gidip geliyorlar, bayramdır, taziyedir vs. torunlar okumuşlar veya okuyorlar. Köylerini bilmiyorlar, köyde hiç kimseyi tanımıyorlar... Bunların köylerine dönmeleri mümkün mü? Buradaki vatandaşlarımız da aynı durumdalar... Türkiye’ye dönseler akran kalmamış, arkadaş kalmamış, çocuklar ve torunlar zaten dönmezler.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *