Doç. Dr. Cenay Babaoğlu

Doç. Dr. Cenay Babaoğlu

Veri Savaşlarına Çeyrek Kala!

Veri Savaşlarına Çeyrek Kala!

İnsanlığın ilk çağlarından itibaren paylaşılmayan meseleler üzerinden savaşlar gerçekleşmiştir. Bazen toprak, bazen altın, kimi zaman da petrol bu savaşların temelini oluşturur. Öte yandan hepsinin altında ekonomik gerekçeler yatar.

Yani sınırsız ihtiyaçların tatmini için sınırlı kaynaklardan fazlasına sahip olmak!

İşte bu kaynakların fazlasına sahip olmak için her zaman daha iyi yönetim arayışları olmuştur. Devletin iyi yönetimi, kaynakların iyi yönetimi ve sonuç olarak toplumda refah artışı değişmez bir denklemdir.

Günümüzün en önemli kaynaklarından birisi ise yukarıdaki denkleme tam olarak uyan veridir. Hem kaynak olarak verilerin etkin bir şekilde kullanılması hem de veri temelli bir yönetim sayesinde kamuyu iyi yönetmek mümkündür.

Aslına bakılırsa veri meselesi devlet yönetiminde her zaman öncelikli bir konudur. Vergi toplamak, asker sayısını tespit etmek, tarımsal üretimi takip etmek için yüzyıllardır türlü hesaplar ve veriler kullanılmaktadır. Günümüzde veriyi öne çıkartan husus ise hem dijitalleşmiş olması hem de farklı kaynaklardan gelen verilerin kolaylıkla işlenebilir olmasıdır. Bu sayede verileri gören ve işleyen politika yapıcılar rahatlıkla daha iyi kararlar alabilmektedir.

Günümüzde veriye ulaşmak kolaylaşmıştır. Sosyal medya kaynaklarından, sokaklardaki kameralardan, mesajlaşma uygulamalarından, bankacılık işlemlerinden, uydulardan, mobil uygulamalardan, web sitesi kayıtlarından, çöp kutusularından, barajlara kadar dört bir yana yerleştirilen sensörlere kadar farklı alanlardaki eşyalardan/nesnelerden veri toplanmakta ve belirli merkezlerde biriktirilmektedir.

Bu dönemde veriyi toplamaktan ziyade veriye erişmek, analiz etmek ve veriden bilgi üretmek önemli hale gelmiştir. Veriden faydalanan yöneticiler bilgiye dayalı kararlar alabilmekte ve daha doğru, daha uygulanabilir, daha faydalı politikalar oluşturabilmektedir.

O zaman üç aşamalı bir silsileden bahsetmek mümkündür. İlk aşamada verinin işlenmek amacıyla toplanması ve biriktirilmesi, verinin analiz edilmesi ve verilerden elde edilen bilgilere dayalı olarak kararlar alınması.

Veri temelli karar ya da politika olarak tanımlanan bu silsile aslen tıbbi temelli bir arka plandan beslenir. Kanıtlar üzerinden hareket eden tıp, kan sayımları, laboratuvar bilgileri, semptomlar üzerinden hareket ederek hastalıkları (sorunları) tespit eder ve tedaviyi/iyileştirici önlemleri ortaya koyar. İşte veri temelli politika yapımı da aynı yaklaşımla verileri birer kanıt kabul eder, kanıtlardan bilgiye/tespite odaklanır. Ardından ise bu bilgilere dayalı olarak iyileştirici önlemlere odaklanır.

Halihazırda tutulan vergi, sağlık, eğitim kayıtları, sosyal güvenlik bilgileri, kaynak yönetimine dair veriler devletlerin elindeki önemli veri kaynaklarındandır. Amerika Birleşik Devletleri, veri temelli politika yapımını kullanan en önemli örneklerdendir. Beyaz Saray bünyesinde gerçekleştirilen veri analizleriyle gündelik kararlarda dahi veri temelli uygulamalar geliştirilir.

O zaman reçete ortada durmaktadır. Öncelikle verinin toplanması ve saklanması meselesi çözülmelidir. Türkiye açısından bu konuda önemli adımlar atılmıştır. Ulusal Kamu Entegre Veri Merkezi Projesi çok büyük bir atılımdır. Kişisel Verileri Koruma Kanunu/Kurumu/Kurulu da verilerin erişimi açısından önemli bir kazanımdır. Tabi verilerin her bir kaynakta ayrı, öte yandan ulusal düzeyde de tümleşik olarak değerlendirilmesi mühimdir. Önemli olan hedefe ve amaca uygun verilerin kullanılması ve politikaların hazırlanabilmesidir. Bunun için kuruluşların bilgi altyapısını desteklemek, yöneticileri destekleme ve sürdürülebilir karar süreçleri oluşturmak ilk önceliklerdendir.

Bunun için günümüzün en önemli kaynağı verinin kıymetini bilmemiz, bu kıymetten faydalanmamız ve daha iyi yönetimin peşine düşmemiz gerekiyor. Bu konuda her bir yöneticimize iş düşüyor. Hepsinin elinde nice değerli hazine var ve kullanılmayı bekliyor.

Yine bir temenniyle bitirelim o zaman.

En kısa zamanda verilerimizin değere dönüşmeleri dileğiyle…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Doç. Dr. Cenay Babaoğlu Arşivi