E. Ecem Altay

E. Ecem Altay

Dijital Çağın Gölgesinde kendimizi kaybediyoruz

Dijital Çağın Gölgesinde kendimizi kaybediyoruz

Ne kadar büyük kolaylık değil mi? Çok değil 30-40 yıl önce tandır sobalarında ısınırken, leğende yıkanırken, ya da soba başında buzlarımızın çözülmesini beklerken bugün teknoloji sayesinde hemen her türlü kolaylığa bir iki tuşla ulaşabiliyoruz.

Teknoloji büyük bir nimet ama bize sağladığı faydalar kadar bizden alıp götürdükleri de var. Dijital çağın sunduğu bu kolaylıkların, bazı önemli değerlerimizi elimizden aldığını da inkâr edemeyiz. Artık her şey bir tık uzağımızda, ancak insanlık giderek birbirinden uzaklaşıyor.

Eskiden bir araya gelerek sohbet ettiğimiz, kahkahalarla dolu zamanlar geçirdiğimiz günleri hatırlıyor musunuz? Bugün ise aynı evde yaşayan bireyler bile ekranlara gömülmüş durumda. Dijital dünya, fiziksel dünyamızın yerini alıyor ve insan ilişkilerini zayıflatıyor. Yüz yüze iletişimin yerini kısa mesajlar, emojiler ve sanal sohbetler aldı.

Dijital çağın bir diğer büyük zararı ise dikkat süremizi kısaltması. Eskiden bir kitabın başına oturup saatlerce okuyabilirken, şimdi birkaç dakikalık bir yazıyı bile sonuna kadar okumakta zorlanıyoruz. Sürekli bildirimlerle bölünen zihinlerimiz, odaklanma yeteneğini kaybediyor. Üstelik internet, doğru bilgi ile yanlış bilginin iç içe geçtiği bir mecra haline geldi. İnsanlar, doğruluğu sorgulamadan her okuduklarına inanıyor ve bilgi kirliliği içinde kayboluyor.

Bir diğer önemli sorun ise mahremiyetin giderek yok olması. Kendi isteğimizle özel hayatımızı sosyal medyada paylaşıyor, attığımız her adımın izlenmesine olanak tanıyoruz. Kişisel verilerimiz, büyük şirketler tarafından adeta bir meta gibi kullanılıyor.

Sürekli ekran başında olmak, hem zihinsel hem de fiziksel sağlığımıza zarar veriyor. Göz yorgunluğu, duruş bozuklukları, uyku problemleri artık dijital çağın vazgeçilmez sorunları haline geldi. Sosyal medyanın yarattığı sahte mutluluk algısı, insanları depresyon ve anksiyete gibi ruhsal sorunlarla karşı karşıya bırakıyor. Gerçek hayatta mutlu olmadığımız halde, sanal dünyada mutlu görünme çabası içindeyiz.

Dijital çağın sunduğu imkânlardan tamamen vazgeçmemiz elbette mümkün değil. Ancak teknolojiyi bilinçli kullanmak, bu olumsuzlukların önüne geçebilir. Gerçek dünyayla bağımızı koparmadan, sosyal ilişkilerimizi güçlendirerek, kendimize ekranlardan uzak zamanlar yaratarak dengeyi sağlamak elimizde. Teknolojiyi yönetemeyen değil, onu bilinçli kullanan bireyler olmalıyız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
E. Ecem Altay Arşivi