Fatma Kübra Karamürsel

Fatma Kübra Karamürsel

"Büyüyünce ne olmak istiyordunuz?"

"Büyüyünce ne olmak istiyordunuz?"

Kapın kahveleri, hayallerinizi dinlemeye geliyorum. Bu hafta hepinizden cevaplamanızı istediğim bir soruyla başlayacağım yazıya…

Büyüyünce ne olmak istiyordunuz?”

Geçen hafta ki yazımdan sonra, köşemize konuk alma amacıyla etrafımda ufak bir gerçekleşen hayaller avına çıktım, birisi çok etkiledi beni. Hikaye sahibine selam gönderip anlatmaya başlıyorum…

Çocukluğu boyunca büyüyünce ne olacaksın sorusuna cevap olarak “öğretmen olacağım” diyen ve kendisiyle birlikte bu hayali de büyüten bir kahramanımız var.  Üniversite sınavına 2 yıl hazırlanma sebebi olmuş öğretmenlik hayali. Burada öğretmenlik kazanıp başarmış demek isterdim ama açıkça söylemek gerekirse olası hikaye yerine biraz sonra öğreneceğiniz sonu daha çok etkiledi beni.

Hayat, siz planlar yaparken başınıza gelenlerdir, demiş John Lennon. Karşımıza çıkan yollar ilk başta ne kadar bizim hayallerimizden uzakta görünselerde bir yerde neden ben, sorusunun cevabını alıyor insan.

Ve 2 yıldan sonra üniversite zamanı geldiğinde planladığından çok daha ayrı bir geleceğe yöneliyor. Karşısında onu bekleyen sağlık yönetimi ve ilerisinde gelecek olan yüksek lisansı var. Hayal ettiğinden başka bir yolu seçmek mutsuz olmak değildir aslında. Yaptığı işi sevmeyi bilen herkes mutlu uyanır. Pazartesi sendromu, hayal kurmayı unutup zoraki seçimlerine sürüklenmiş insanlara özgüdür.

Bazen, geç mi kaldım diye merak ederken bulur insan kendini. Bir gece görülen rüyadan veya bir çocuğun hayalini dinledikten sonra.

Zamanında, en güzel çocukların hayal ettiğini söylemişti Semih Yalman, büyüyünce hayallerimizi kısıtladığımızı ve yapabileceklerimizden bi haber olduğumuzu anlatmıştı seminerinde. Şimdi elime geçtikçe kitabını okuyorum tekrar ve hiçbir hayal için geç olmadığına ikna ediyor beni, 50 yaşını 50 metreden aşağıya atlayarak kutlayan adam.

Bir mesleğimin olması hayalime engel değil, demiş olsa gerek yıllar sonra ilk “öğretmenim” seslenişini ilk yardım dersi verdiği ehliyet kursunda duyduğunda. Hatta o kadar etkilenmiş ki, üst üste 5 kere tekrar ettirdikten sonra annesinin dizinde “anne ben hayalimi bugün gerçekleştirdim” derken bulmuş kendini.

Ardından koşup yakaladığınız mutluluklarınızın tadı hayatınız boyunca dilinizden gitmiyor. Umarım hepiniz “ben başardım” mutluluğunu hayatınızın bir yerinde yakalarsınız. Yaşınız, şehriniz, hayatınız değil; asıl engel sizsiniz hayallerinize.

Bu yüzden kendinize ben başaracağım, diye tekrarlamaya devam edin. Ben burada gidiyorum. Diğer hafta belki de sizden birini anlatmak dileğiyle…

Günaydın,

Huzurlu öğlenler,

Mutlu akşamlar…

Gününüzün hangi vaktine denk geldiysem orada bir mutluluk bırakmak amacıyla bir yazarca geçti buradan.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Fatma Kübra Karamürsel Arşivi