Antik Kentler Serisi: Efes
Her köşesiyle tam bir hazine olan coğrafyamız, binlerce yıldır üzerinde sayısız antik kent, antik kalıntıya ev sahipliği yapıyor. Özellikle Ege ve Akdeniz coğrafyasında Dünyaca ünlü antik kentler var. Bunlardan biri de kuruluşu milattan önce 6000 yılına dayanan İzmir’in Selçuk ilçesinde bulunan Efes Antik Kenti. Klasik Yunan döneminde İyonya'nın on iki şehrinden biriydi. Şehir, MÖ 129'da Roma Cumhuriyeti’nin kontrolüne geçtikten sonra gelişti.
1994'te UNESCO tarafından Dünya Mirası Geçici Listesi'ne dahil edilen Efes 2015'te ise Dünya Mirası olarak tescil edildi. Bu kadar köklü geçmişi olan Efes’in tabii ki kuruluşuyla ilgili efsanelere de sahip.
Derler ki Atina Kralı Kordos’un Androklos adında bir oğlu varmış. Cesur mu cesur, heyecanlı mı heyecanlı! Ege’nin karşı yakasını merak eder, oralara yerleşmek istermiş. Binmiş gemilerine ve düşmüş yollara kendi şehrini kurmak için karşı yakada. Amma velakin herkesin yaptığı gibi danışmak zorundaymış önce Delfi’deki Apollon Tapınağı kâhinlerine. Uğramış Delfi’ye ve sormuş nereye kuracağını şehrini. Kâhinler çekilmişler inzivaya. Döndüklerindeyse bir balık ve domuzun ona şehri kuracağı yeri göstereceğini söylemişler. Anlamamış genç prens ne anlama geldiğini bu cevabın ama düşmüş yollara. Günler sonra varmış Küçük Menderes’in denize kavuştuğu körfeze. Adamlarıyla çıkmış karaya, hem bir parça dinlenmek hem de biten erzakını temin etmek için. Ateş yakıp tuttukları balıkları kızartırken tavada, bir balık sıçramış tavadan, bir ateş kıvılcımı çalılara düşmüş. Çalılar arasında saklanan bir yaban domuzu da başlamış kaçmaya. O an kâhinlerin söylediklerini hatırlamış Androklos ve düşmüş domuzun peşine. Tam öldürdüğü yerde de kurmuş kendi şehrini, Efes’i...
Bir başka efsaneye göre ise Amazonlar kurmuş ilk kenti Arzawa krallığında, ‘tanrıça kenti’ anlamındaki ‘Apasas’ adıyla. Hitit kaynaklarında da adı geçen, Ayasuluk Tepesi civarında olduğu düşünülen bu efsanevi şehirden geldiği söylenir ‘Efes’ adının.
Binlerce yıla dayanan tarihi boyunca uygarlık, bilim, kültür ve sanat alanlarında her zaman önemli roller üstlenir Efes. Doğu ile batı arasında önemli bir liman kenti, çağının en önemli politik ve ticaret merkezi ve Roma Dönemi’ne gelindiğindeyse Asya eyaletinin başkentidir.
Ege’deki ikinci felsefe okuluna ve antik dünyanın yedi harikasından biri olan Artemis Tapınağı’na ev sahipliği yapan, Aziz Paul’ün ünlü vaazlarını verdiği ve tek tanrı inancını anlattığı, Aziz John’un Meryem Ana ile geldiği ve üçüncü ekümenik konsilin toplandığı yerdir burası.
Türkiye’nin en geniş kapsamlı arkeolojik araştırması, 1863 yılında İngiliz mühendis John Turtle Wood’un dünyanın yedi harikasından biri olan Artemis Tapınağı’nı bulmak amacıyla British Museum adına yaptığı kazılarla başlar ama sonrası gelmez.
Takvimler 1893’ü gösterdiğinde, Viyana Üniversitesi Klasik Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Ordinaryüs Prof. Dr. Otto Bendorf, başvurur kazı izni için ve böylece Türkiye’nin en geniş kapsamlı ve en uzun süreli arkeolojik çalışması da başlar. 1898 yılına gelindiğindeyse, Efes kazılarını yürütebilmek amacıyla Avusturya Arkeoloji Enstitüsü kurulur.
1893’ten bu yana her yıl çoğunluğunu Avusturyalı, Türk ve Almanlar’ın oluşturduğu farklı ülkelerden 150’den fazla bilim insanının katılımıyla sürdürülen kazılar ne yazık ki, 2016 yılında tam da kazı sezonunun ortasında durdurulur ve kazı alanı boynu bükük kalır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.