Atatürk ile Sabiha Gökçen
Atatürk ile Sabiha Gökçen
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutladığımız bu günlerde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yetim ve öksüz bir kız olan Sabiha’yı nasıl evlat edindiğinin hikayesi:
Sabiha, Gazi Paşa ile uzun zamandır tanışmak istiyordu fakat Paşa’nın önceki Bursa ziyaretinde bir türlü cesaretini toplayamamıştı. 1925 yılına gelindiğinde ağabeyinden Gazi Paşa’nın Bursa’ya geleceğini öğrendi. Sabiha bu haberlere sevinirken bir haberle daha da mutlu oldu. Ağabeyi Paşa’nın kalacağı evde görevliydi. Ağabeyine yalvararak onunla tanıştırmasını istedi. Ağabeyinin tanıştırması için beklememeye karar veren Sabiha akşam olduğunda Paşa’yı görmek için iki ev arasındaki çiti aştı. Aşar aşmaz üç muhafız yolunu çevirdi. Muhafız: Nereye böyle küçük! Buraya girmenin yasak olduğunu bilmiyor musun? Hemen geri dön! Muhafızlar Sabiha’ya izin vermeyip gitmesini istiyorlardı.
Sabiha: Hayır! İki yıldır yolunu gözlüyorum. Şimdi elini öpeceğim, başka zaman istemem geri dönmeyeceğim. Sabiha bu sözleri söyledikten sonra Paşa ile göz göze geldi. Heyecandan ölmek üzereyken Paşa muhafızlara çekilmelerini söyledi.
Paşa: Gel bakalım çocuğum. Madem ki beni görmek istiyorsun, niçin orada duruyorsun. Sabiha bu sözler ile Paşa’nın yanına gitti ve ellerini öptü. Ağlamamak için kendini zor tutuyordu.
Paşa: Söyle bakalım çocuğum. Beni niçin görmek istedin, adın ne?
Sabiha: Şey… Şey, yani… Gazi Paşa olduğunuz için sizi görmek istedim. Memleketi düşmandan kurtardığınız için elinizi öpmek, teşekkür etmek istedim. Benim adım Sabiha efendim, yandaki evde oturuyorum.
Paşa: Memleketi düşmandan hep birlikte kurtardık çocuğum. Türk milleti hep birlikte başardı bu işi, hatta belki senin bile katkın vardır bu kurtuluşta. Hiçbir şey yapmadıysan bile esirlikten kurtulmak için geceleri yatağa girmeden önce dua etmişsindir. Sabiha şimdi gel şurada gölgelik bir yerde oturalım seninle, tanışalım.
Küçük bir bahçede karşılıklı oturdular.
Paşa: Bana ailen hakkında biraz bilgi vermek ister misin?
Sabiha bütün hayatını anlattı. Hem annesini hem babasını kaybettiğini ve ablası ile ağabeyinin ona baktığını… Paşa’nın gözleri doldu.
Paşa: Hem yetim hem öksüz… Kim bilir memlekette ne kadar senin gibi yavrucak vardır?
Sabiha: Okumak istiyorum, Efendim!
Paşa: Sahi mi? Okumak mı istiyorsun çocuğum? Çok mu istiyorsun bunu?
Sabiha: Evet, Efendim! Çok istiyorum. Ailemizin olanakları tükendi. Beni leyli bir okula yollamalarına imkan yok.
Paşa: Aferin sana Sabiha! Ne de güzel anlattın bana derdini, düşüncelerini. Aslında bütün Türk çocuklarının okuması lazım… Yarın bu vatana sizler sahip çıkacaksınız.
Sabiha: Evet, Efendim! Bir yatılı okulda okumak istiyorum. Bana yardım ederseniz, sizi bu yaptığınızdan dolayı asla mahcup etmeyeceğim.
Paşa: Dinle beni Sabiha. Okuma aşkını kimselerin söndürmesine sakın izin verme. Hayatın boyunca mücadele et. Engeller olursa bu engelleri ne pahasına olursa olsun yıkıp at. Baban ve annen vefat etmiş, Allah ikisine de rahmet etsin. Şimdi bana kulak ver çocuğum! Seni kendime evlat edinirsem, benimle beraber gelir misin? Birlikte Ankara’ya gideriz; senin okuma işini de hemen halleder, yoluna koyarız.
Kulaklarına inanamayan Sabiha ağlamaya başladı. Paşa’ya sarılarak ona “Evet” demiş oldu. Gazi Paşa muhafızları çağırarak Sabiha’nın ağabeyini çağırdı ve ona Sabiha’yı evlat edinmek istediğini söyledi. İşte küçük Sabiha ve Atatürk böyle tanıştılar. O küçük Sabiha yıllar sonra göklerin Kraliçesi oldu. İlk Türk Kadın Pilotu Sabiha Gökçen oldu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.