Bugünlerde ülkenin en mutlu insanları kuşkusuz Konya’dadır…  Neden mi? Bir haftada büyük kapsamlı festivaller düzenledik. Önce Gastrofest, ardından Bilim Festivali...  

Konya mutfak kültürünün, yemeklerimizin, eşsiz lezzetlerimizin Konyalı hemşehrilerimize tanıtıldığı Gastrofest’i 300 bin civarında ziyaretçi takip etti.  Panayır kıvamındaki bu şölenin ardından bir festival daha… Bu kez bilim ve teknoloji festivali düzenlendi. Katılımcı sayısı 251 bin 957. Tüm zamanların katılımcı rekoru kırıldı. İlgi muazzamdı, katılanlar adeta büyülenmişti. Şimdiden gelecek yılın hesabını yapanlar bile vardı.

Sosyal medyadan gördüğümüz kadarıyla “neden su ikramı yok” gibi ufak tefek şikayetler dışında bu kadar yoğun katılımların koronanın patlamasına neden olacağı endişesi vardı. Maske ve mesafe ihlallerinin bu festivalleri “koronafest” yapmasından korkuluyordu.

*****

Aman boş verin.

Festivallerle şenliklerle sonbaharın kasvetli havasını dağıtıverdik.

Fahiş fiyatlarmış, gıdada pahalılıkmış, etiketlerin ateş saçmasıymış, benzine, LPG’ye zammış, elektrik, doğal gaz faturalarının artmasıymış… Hepsini unutuverdik.

Hem daha bitmedi. Haftaya da kitap fuarımız var. Orayı da fulledik mi “Konya Harikalar Diyarı” serimiz tamamlanacak.

*****

Yazın sahilleri doldurduk, düğünlerde halay çekip, pilava kaşık salladık, çarşıda pazarda safları sıklaştırdık, şimdi de festivallerle olayı taçlandırdıyoruz.

Sahi biz 1,5 yıl neden kapandık ki? Bunca çile neydi? Yavrularımızı okullardan neden koparttık? Esnafımızın işleri neden sekteye uğradı? Büyük umutlarla dükkan açan girişimcimiz neden battı?

Dün anasının babasının kapısını çalmaktan korkan insanımız bugün festival festival geziyor.  Ne de olsa aşı vurulduk değil mi? Artık ölümsüzüz!

*****

Bu fotoğraf size neyi anlatıyor?

Sayın başkan Uğur İbrahim Altay’ın fotojenikliğini mi, sanata olan ilgi ve yatkınlığını mı?

Sizi bilmem ama bana bu şehirde sanat evi yoksunluğunu hatırlattı.

Şöyle şehir merkezinde sanata açılan bir kapı olsa fena mı olur?

Mesela Alman Evleri ya da Kılıçaslan Şehir Meydanı’ndaki beyaz evler Konya’nın sanat merkezi olsa ve burada her yaştan insanımız çömlek, seramik, cam, ney, ebru, hat sanatı, tekstil, minyatür, karikatür ve ahşap oyma sanatlarıyla hemhal olabilse… Hatta öğrencilerimiz burada ders işleyebilse…

Hem Konya’nın KOMEK gibi bir mücevheri var. Burada birçok sanat hayat buluyor. Bunu halka, yerli ve yabancı turistlere açabiliriz.  Kısaca sanat merkezi projesini hayata geçirmek Konya için dünyanın en kolay işi olsa gerek.

Bu sayede kalabalık festivaller yerine yılın 360 günü sanatın ve hayatın kalbinin attığı mekanlarımız olur. Hatta Eskişehir’in Odunpazarı, Ankara’nın Beypazarı, Bolu’nun Göynük ve Karabük’ün Safranbolu ilçesinde olduğu gibi mimari  özellik ve motifleri taşıyan bu güzelim yapımlar turizme kazandırılır.