Anlaşılmak
Herkesin sevgi dilenciliği yaptığı şu zamanda.
Kimse sevmeyi değil, sevilmeyi bekliyor. Anlaşılmadığından sürekli şikâyetçi olan konuşmadan anlaşılmak istiyor.
Yoğun hisler taşıyan, hislerini cümlelere dökmeden, hisleri hissedilsin istiyor.
Sözcükleri israf etmekten hoşlanmayan kendini sessizliğin kollarına bırakıp beni anlasınlar diye feryat ediyor.
Romantizmin doruklarında yaşamayı ilke edinen, beni tanıyorsa, beni de anlamalı düşleri ile hayal dünyasına dalıyor.
Telepati yönlerini güçlü görerek, isteklerinin gerçekleşmesini isteyenler burnundan kıl aldırmama pahasına tek cümle dahi kurmamaya direniyor.
Lafı ortaya atıp, herkesi töhmet altında bırakarak, üzerine alınan alınsın bakış açısıyla sözleri ateş topuna çevirmeyi tercih ediyor.
İyi okullardan derece ile mezun, sayısal zekâsı yüksek ancak iletişim becerisi kıt olan işsiz kardeşim keşfedilsin diye bekliyor.
İnsanlarla yüz yüze tanışmaktan, konuşmaktan korkan, sosyalleşmeyi çok sayıda sanal arkadaş edinerek gerçekleştirdiğini düşünüyor.
İki çift laf etmeyi beceremeyen, ama egoda zirveyi kimseye kaptırmayan kendine rakip tanımayan, başarısını sosyal mecrada aldığı like'larla gerçekleştiriyor.
Sorun çözmede yeteneksiz yetkili, sorunların varlığında hep şikâyet ediyor. Oysaki tüm bu dertlerin ve kaygıların ilacı açık iletişim halinde olmaktan ve kendini fark etmekten geçiyor..
İnsanın kendini fark etmesi de bence bu zamanın en önemli devrimidir. Kendimiz, ailemiz, topluluğumuz için bu kaçınılmaz bir hakikattir.
Bu yolda adımlar atmak, istemek, kendimize güçlü sorular sormak, kendi içimize dönmek hayatımızı anlamlı kılacak güçlü bir kaldıraçlar arasındadır.
Masalsı beklentilerden sıyrılıp, anlaşılmak için adımlar atmak, ilk başta kendini anlamak ne güzel bir meziyettir
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.