4 ay öncesinden planladığım Orta Avrupa seyahatim 13 Şubat'ta başlamıştı. Gezi planım dört ülke ve dört şehir olarak belirledim. Bunlar; Krakow, Prag, Budapeşte ve Viyana lokasyonlarıydı.

Ulaşım

Avrupa da en çok dikkatimi çeken durum ulaşım ve altyapısından etkilendim. Ülkeler ve şehirler arası geçiş trenle sağlanıyordu. İnanılmaz bir tren ağına sahipler. İstediğiniz yere çok uygun fiyata konforlu ve güvenli gidebiliyorsunuz. Şehir içi ulaşım ağını ise tramvay, metro, otobüs ve banliyö tren hatları ile çözmüşler. Gittiğim şehirlerdeki metro hattı muazzamdı. İstediğiniz lokasyona özellikle turistik merkezlere çok rahat ulaşabiliyorsunuz. Taksi dışında bolt ve uber gibi uygulamaların yaygın olması daha ucuza gitmenizi sağlıyor. Trafik de yaya geçidine verilen öncelik ve sürücülerin birbirlerine karşı saygılı tavırları da ülkemizde ne yazık ki göremediğimiz durumlardandır.

Yemek ve Konaklama

Avrupa ülkelerinde Türkiye’deki gibi bir enflasyon olmadığı için fiyat olarak uç rakamları görmüyoruz. Lokal yemeklerinin dışında dünya ile entegre istediğiniz çeşit yemeği rahatlıkla bulabilirsiniz. Ülkemizdeki Euro kurunun yüksek olması sebebiyle yediğimiz yemek menüleri lira bazında buraya yakın rakamlara ulaşmaktadır. Fakat ülkelerin para birimlerinin bazında baktığımız zaman çok uygun olduğunu görmekteyiz. Konaklamanın da ülkemize göre daha ucuz ve uygun olduğunu söyleyebilirim. Özellikle ortalama otel fiyatlarının 25 - 50 Euro arasında olması yine birim bazda ne kadar uygun olduğunu göstermektedir.

Tarihi ve Mimari Doku

Orta Avrupa şehirlerini gezerken sanki ortaçağ Avrupa’sındaymış gibi hissediyorsunuz. Tarihi dokuyu çok iyi korumuşlar. Tarihe ve sanata duymuş oldukları saygı şehirlerini bambaşka bir hüviyete bürümüştür. Bir şehrin kimliği o şehrin mimari yapısıdır. Bu yüzden yapmış oldukları sanatsal mimari yapılarını göze hoş gelecek renklerle uyumu sizi adeta bambaşka bir boyuta götürüyor. Old Town etrafında kurulan şehirlerin ana meydanları insanların buluşma noktası olmuştur. Bazilikaları, müzeleri, parlamento binaları, kaleleri, kraliyet sarayları gibi anıtsal yapılar gözleriniz için görsel bir şölen sunmaktadır. İkonik saat kuleleri, iki yakayı birbirine bağlayan köprüleri sizi zamanda yolculuğa çıkarmaktadır.