Merhaba sevgili okurlarım nasılsınız? Umarım çok mutlusunuzdur. Ben siz yazılarımı okudukça çok mutlu oluyorum. Yazmaya “Bir insana seni anlıyorum mesajı verebilirsem ne mutlu bana!” diyerek başladım.

Bu hafta çocukların palyaçolardan neden korktuklarından bahsetmek istiyorum. Özel günlerde çocukları eğlendirmek amaçlı sıklıkla palyaçolar talep edilir. Lakin palyaço seçimleri birer travma nedeni olabilir.
Nasıl mı?
Çocuklar iletişimin büyük kısmını jest ve mimiklerden sağlar. Konuşmalarımız bazen onlara uzun gelebilir bazen de karmaşık. Bu sebeple iletişimde duyguları anlamak çocuklar için en büyük bir ihtiyaçtır. Bir ortamda çocuk alışagelmişin dışında bir yüz ifadesi gördüğünde büyük bir şaşkınlık yaşayabilir. Rengârenk boyanmış bir yüz, kırmızı büyük bir burun ve gülen yüz ifadesi!
Bu görüntü zihninde daha önce gördüğü bir nesle ile eşleşmez ve çocuk korkabilir. Yüz ifadesinin sürekli güler olması ile duygunun gerçek olmadığını düşünen ve güven duymayan zihin tehdit olarak algılayabilir ve kaç – don – savaş üçlüsünden birisi seçer. Hıçkırıklarla ağlayan çocuk palyaçonun tehdit oluşturduğunu zihnine işler ve yetişkinlik döneminde koulrofobi-palyaço korkusu oluşabilir.

1919 yılında Freud’un ortaya sunduğu 'Tekinsizlik Teorisi'ne göre de çocuklar üzerinden vurgulanıyor ki çocuk kendisine benzemeyen bir insan gördüğünde neden bezemediğine anlam veremez ve korkar.

Bu tarz durumlarda çocuklar yüksek dozda ağlama, kalp çarpıntısı, hızlı nefes, huzursuz davranışlar sergileyebilirler.

Biz ebeveynler için gayet sevimli ve dikkat çekici olan palyaçolar çocukların penceresinden aynı şekilde görülmeyebilir ve travma sebebi olabilir.
Çocukları psikolojik olarak korumak önemlidir. Her koşulda önceliğimiz konunun çocuğumuzun penceresinden nasıl göründüğü olsun.
Sevgilerimle…