Z Kuşağı ve sonrası

2000 ve sonrasında doğan nesli tanımlayan Z Kuşağı ve yarınlarımız çok konuşulmaya devam ediyor. Kimdir bu Z Kuşağı? Diğer kuşaklardan ayırt edici özellikleri nedir? Şöyle birlikte irdeleyelim mi?

Sosyal medyanın politik gücü olarak görülen Z kuşağı, Türkiye nüfusunun yüzde 39’unu oluşturuyor.  Bunun için önemli bir seçmen kitlesi olarak siyasi partilerin ana hedefleri arasında yer alıyorlar. Çünkü 2023 seçimlerinde 5 milyon Z Kuşağı mensubu oy kullanacak. Z Kuşağı apolitik zannedilen ama aslında oldukça politik olan bir nesil olarak karşımızda duruyorlar. Ancak onların politikayla uğraşı da diğer her alanda olduğu gibi anlık. Fastfood tüketiminden midir bilinmez bu gençler her şeyi hızlı tüketiyor. Şimdi ölümüne savundukları bir tezi 5 dakika sonra gündemlerinden çıkarabiliyorlar. Hızlı yaşıyor, hızlı tüketiyorlar.

Z Kuşağının bir başka özelliği de özgürlükçülük. Sürekli duyar ya da bir şekilde tanık oluruz. “Ben özgür bir bireyim…” 5 yaşındaki çocuktan 20 yaşındaki gence kadar hepsi bir özgürlük hevesinde. Kendi kararlarına saygı duyulmasını istiyorlar.  Bu özgürlükçü ruh onları adeta bozkırda oradan oraya koşan bir at gibi olmaya bile zorluyormuş. Yani onların gelecek beklentisi yerleşik yaşamdan ziyade dünyayı gezmek, yeni yerler keşfetmek. Bir nevi göçebe yaşam ya da adressiz ikamet dediğimiz karavan tipi yaşama özenti hakim. 

Geliri yüksek işler yapmak hevesindeler. Yani bir nevi kolay para kazanma peşindeler. BU nedenle de bir çoğu sosyal medya fenomenliği peşindeler. Youtuber olmak için mücadele ediyorlar. İnternet ve teknoloji bağımlısı bu gençler tutkunu oldukları bu yolda para kazanmak amacındalar. Böylece hem rahat bir yaşam sürmek hem de sevdikleri teknolojiden daha fazla yararlanmak istiyorlar. İnternet olmadan hayatının keyifsiz olacağını düşünenler çoğunlukta. Öğretmen olacağım, avukat olacağım, polis olacağım diyen pek yok. Youtuber olmak isteyenler çoğunlukta. Bir kısmı da doktor olmak istiyor. 

Kısaca teknoloji içerisine doğmuş olmalarının getirdiği değişime açıklıklarıyla Z kuşağının maalesef biraz aceleci ve iş hayatlarının çok başında olsalar da büyük beklenti içerisine girebiliyorlar. Bürokrasi ve hiyerarşiden mümkün olduğunca arındırılmış; şeffaf, fırsat eşitliğinin esas alındığı ve kendilerini rahatça ifade edebildikleri kurumlarda çalışmak istiyorlar.  Girişimciler, analitik düşünüp sorunların kaynağına hızlıca inebiliyorlar. Kendi sınırlarını aşmaya ve bilinmeyeni keşfetmeye çok meraklılar.

Bundan sonra ne mi var? Sıradaki kuşak Alfa kuşağı olacak. Alfalar internetin hayatın her alanında olduğu bir dünyaya geliyor. Alfa kuşağının bütün bireyleri muhtemelen 5G, yapay zekâ, otonom araçlar, akıllı saat, Siri, Airpod kulaklıklar, iPad, Instagram, Snapchat gibi dijital teknolojileri yaşamlarının vazgeçilmez bir parçası olarak görecek. Alfa kuşağından önceki dönemlerde savaşlar, sonrasında artan doğum oranları, yaşanan ekonomik krizler, internetin icadı, bilginin dünyanın farklı yerlerindeki farklı kişiler tarafından ortaklaşa oluşturulabilmesi kuşakların yaşam tarzını belirlemişti. Alfaların yaşam tarzını belirleyen en etkili unsur ise teknoloji olacak.