Bir çoğumuz gelişen teknolojiyle birlikte, sosyal medyayı hayatının bir köşesine koymuş, hemen her gün  istisnasız her baktığımızda baba laflar görür ve çok içimize işlemişse o cümle, hemen ‘beğen’e tıklar ve bir çoğunu beş dakikaya kalmaz unuturuz. Özellikle ülkemizde Facebook ve Twitter'in mihenk taşlarındandır bu yazılar. Bu baba lafların altlarında da baba isimler vardır, çoğunda Atatürk yazar Necip Fazıl, Mevlana, Socrates, Lenin, 3.Elizabeth... daha ileriside halifelerimizin ismi yazar, ikna etme amaçlı bir kısmına tarih bile ilave ederler, kopyala yapıştırma kendine mal edenler de vardır ama onlar psikolojinin alanına girer bizi aşar.

Rahmetliler bu yazıların bir çoğu için, şayet bu yazıları okuyorsa muhtemelen beyin felci geçiriyorlardır acaba ben lafı nerede ne zaman söyledim diye. Kimler hangi amaçla yazarlar bunu bilinmez ama dediğim gibi bazıları takılır hafızamızın bir kenarına.

Ve yine öyle bir yazıydı okuduğum paylaşım; “üslubunuz kişiliğinizdir” diyordu ve şöyle örneklendiriyordu;

Evlilik aşamasında eşler birbirlerine kendilerini anlatırken,

-“Evime televizyon sokmam” diyen adamla “evimizde televizyon olmasa daha çok sohbet ederiz” diyen adamın  eylemleri aynı. İkisi de evde televizyon istemiyor ancak dünya görüşleri tamamen zıt, cümle tamamen kişiliğinin yansıması değil mi?..

Bazen deriz ya;

-Kusura bakma n’olur söylediğim söz maksadını aştı diye, bir bakıma şunu işaret etmez miyiz, evet bunları söyledim ama bu ben değilim. Yani kurulan cümle kişiliğimizle alakasız oldu anlamındadır. Nasihat verirken, dertleşirken, akıl verirken kurduğumuz cümleler kişiliğimizin yansımasıdır.

İlk kez konuşacağımız birisine hitap ederken ilk kelimemiz “sen” ise bir karakter notu oluşur karşıda “siz” diye başladığımızda başka… Ola ki “sen” kelimesini samimiyet göstergesi olarak bile kullanmış olsak.

Siyaseti hatmetmiş zatlar bu kuralın dışındadır elbet, hangi görüşten olursa olsun onların üslubuna baktığımızda hepsini ya evliya sanırız, ya ulema..

Velhasıl dostlar evimizde, işimizde ve dahi toplumda takınacağımız üslup, kişiliğimizi ortaya koyuyor ve karşımızdaki bu üslupla etki tepkisini oluşturup, bizle ilgili değer yargılarını puanlıyor.

Mutluluk bir otomobilse üslup kontak anahtarı oluyor diyerek bir baba lafta ben konduruyorum buraya.

Kalın sağlıcakla...