Geçmişin İzinde Akşehir
Antik dönemde Akşehir, Sultan Dağları ile bugünkü Afyonkarahisar/Emirdağ arasında kalan ve Paroreia Phrygia olarak adlandırılan bölümde yer almaktadır. O dönemde Philomelion olarak adlandırılmaktaydı. Ayrıca savaşlarla birlikte değişen sınırlar içerisinde Pisidia Bölgesi içerisinde de kalmaktadır. Antik dönemde kuzey ve kuzeybatısında Phrygia, güneybatıda Lykia, güneyde Pamphylia ile doğuda da Galatia, Lykaonia ve Isauria ile çevrelenmiştir. Roma dönemi için Pisidia sınırlarını doğal yükseltilerin belirlediği görülmektedir. Akşehir/Philomelion geçmişi Hitit ve Friglere kadar uzanan, Kral Yolu olarak adlandırılan ve Manisa Sardes’ten başlayarak Ninova’ya kadar devam eden, ticaret yolu kavşağında, Doğu Roma/Bizans döneminde Constantinapolis’i Suriye’ye bağlayan posta yolu üzerinde yer alan önemli bir askeri karakol merkezidir. Başlangıçtan itibaren, yaşama şartlarının son derece uygun olduğu, bulunan yerleşmelerden anlaşılan Philomelion ve çevresi, Amasyalı Coğrafyacı Strabon’un da ifade ettiği gibi Ege sahilini doğuya bağlayan ana yollardan birinin üzerinde istasyon olmuştur
Antik kaynaklarda Philomelion olarak adından söz edilen Akşehir çevresinde tarih öncesinden itibaren yerleşmeler görülmektedir. Bu yerleşmelerle ilgili olarak 1960’lı yıllarda J. Mellaart ve D. French; 1990 yılından itibaren de Prof. Dr. Mehmet Özsait’in çalışmalar yaptığı görülmektedir. Özellikle bu çalışmalar sırasında Gölyolu ve Yörükmezarı höyüklerinde yörenin erken dönemleri hakkında önemli sonuçlara ulaşılmıştır. Son yıllarda burada Prof. Dr. Hasan Bahar başkanlığında araştırmalar gerçekleştirilmiştir.
Antik dönemde çevresinde bulunan Antiocheia (Isparta Yalvaç), Apameia (Afyon Dinar) gibi güçlü kentlerle bağlantısı bulunan Akşehir ticaret yolu üzerinde de bulunmasından dolayı son derece stratejik bir komuna sahiptir.
Roma döneminde önemli bir yerleşimin varlığı bilinen Akşehir’de o dönemden kalma yazıtlar, mezar stelleri, mimari malzemeler oldukça gözlemlenmektedir. Bunlar bazı köylerde devşirme malzeme olarak da kullanılmıştır. Zengin bir tarihi geçmişe sahip olan Akşehir’de Nasreddin Hoca Arkeoloji ve Etnografya Müzesi, Batı Cephesi Karargâhı Müzesi, Taş Eserler Müzesi’nde sergilenen eserler bu tarihi geçmişin izlerini bizlere yansıtmaktadır. Kültürel geçmişimize sahip çıkmak temennisiyle…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.