“Ziya…” Bari Mısır’a el atma!
Türk sinemasına damga vuran karakterler vardır.
1978 yapımı Neşeli Günler isimli filmde, Şener Şen’in oynadığı (10 metre boyunda aslanı bıçakla öldüren) Ziya karakteri gibi…
Film eski olsa da,
Bazen başlarında resmi unvan olarak “Prof.” dahi yazsa da,
Ziya’lar hiç bitmedi bu ülkede…
Temel sorun okumamak ve haddi bilmemek…
Buraya nerden mi geldik?
*****
Mısır yeni petrol ve doğalgaz arama ihalesine çıkarken, haliyle müşteri bulabilmek için Türk MEB alanlarına tecavüz etmeyen bir politikayı benimsedi.
Yetkililerimiz ilişkilerin düzeleceği ve görüşmelerin devam ettiği sinyalini verdi.
Ve herkes konuşmaya başladı…
Tamam, konuşalım ama…
En azından başında “Prof.” unvanı olanlar birazcık okuyarak ve düşünerek konuşsa olmaz mı?
Sonuçta başına o unvanı yazdırabilmek için çok çalışmış ve muhtemelen öğrenci yetiştiriyor!
Neyse, neymiş efendim, Mısır Katar gazını boru hattı ile kendisine alacakmış, oradan yeni bir boru hattı ile Libya’ya taşıyacakmış, Libya’dan da çat İtalya’ya mevcut hatlar üzerinden gönderecekmiş…
İşte Mısır’ın Türkiye’ye yanaşmasının asıl sebebi buymuş!
Mısır Libya konusunda Türkiye’den cevaz istiyormuş!
*****
Acaba böylesine saçma olan bir senaryoyu kurgulayabilmek için ne kadar düşünmüşler?
Acaba Katar’ın orta ve uzun vadede gaz ihraç potansiyeli nedir?
Bu ihracatı yapabilmek için LNG kapasitesi yetersiz midir?
Şayet yetersiz ise bu kapasiteyi arttırmaktansa, dünya LNG’ye yönelirken, arası limoni olan Suudi Arabistan ve Mısır’ı geçecek böyle bir hatta tenezzül edecek midir?
Öte yandan böyle bir hat ekonomik olarak mantıklı ve mümkün müdür?
AB ve İtalya piyasasının ilgili yıllarda buradan gelecek gaza ihtiyacı var mıdır?
İlgili yıllarda, ilgili piyasalardaki fiyatlar ortalama hangi bantta olabilir?
Böyle bir proje Mısır’ın gerçekten işine yarar mı?
Mısır böylesi saçma ve tutarsız bir fikir için Türkiye’ye yanaşmaya çalışır mı?
Gibi soruları hiç sormuşlar ve cevaplandırmaya çalışmışlar mı acaba?
*****
Biz özetle cevap verelim: HAYIR!..
Hem bu tezleri ortaya koyanlar düşünmemiş-okumamış-çalışmamış!
Hem de yukarıdaki soruların genel cevabı: HAYIR!..
*****
Detayları uzun makaleler ile ancak anlatılabilir.
Belki TESPAM olarak bu bağlamda bir etkinlik de yapabiliriz.
*****
Önemli olan bilimsel ve milli bir duruşla çalışmak, okumak ve üreterek hem kamuoyunu hem de ülke politikalarını doğru yönlendirecek gerçekçi ifadeler ortaya koyabilmek.
Resmi sadece iki renk üzerinden okumaya çalışmadan, çok disiplinli ekipler oluşturarak, mantıklı analizler yapabilmek…
*****
O zaman çok kısa tabloyu özetlersek:
Mısır ve İsrail ile ilişkiler mevcut duruma nazaran küçük “git-gel”ler ile biraz daha yakın bir duruma gelecek gibi…
Belki Suriye’de de benzer bir tablo gerçekleşebilecek.
Hep birlikte göreceğiz.
Fakat şu an ki tabloda henüz kaldıraçlar arasında enerji yok!
Her şeyi enerjiye bağlamaya çalışan “Ziya”ların dikkatine arz olunur!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.