Konyaspor ligdeki 16. maçını deplasmanda Çaykur Rizespor ile oynadı. 16 maç 16 farklı senaryo… Konyaspor iyi mi yoksa kötü bir takım ı çözebilene aşk olsun. Bir bakıyorsun değil Süper Lig’de 1. Lig’de tutunamayacak bir takım bir bakıyorsun aslanlar gibi mücadele eden, oynayan, isteyen, çabalayan bir takım… Bir bakıyorsun savunma aksıyor bir bakıyorsun orta sahada mücadele edemiyoruz, hücum bölgesi zaten kronik bir hal aldı.

Rizespor maçında da böyle iki yüzlü bir Konyaspor vardı sahada. İlk yarıda korkunç kötü bir takım vardı. Maçın ilk dakikasından itibaren oyunu kabullenen, rakibe direnç gösteremeyen adeta infazı bekleyen bir Konyaspor vardı.

Rize ekibine direnen ise Slowik oldu. Penaltı kurtardı, karşı karşıya da çıkardı, köşeye giden topu aldı, Adil’in ters vuruşunda 90’a giden topu çeldi… Her şeyi yaptı. Adeta tek kişilik bir ordu gibi direndi. Ama Konyaspor ne yaptı etti ve golü kalesinde görerek soyunma odasına 1-0 geride girdi. Umut’un devrenin sonunda yaptığı acemilikle rakibin kazandığı duran topta da öldük öldük dirildik.

Hocanın da dediği gibi ilk yarıda Slowik dışında sahadaki 10 oyuncu da kötüyü. En kötüsü de Blaz Kramer’di. Daha önce de ifade ettim. Kramer’i, Nikola’yı ve Boateng’i kabullenmek mümkün değil. Bu adamların yerine Zafer Meydanı’ndan birkaç kişiyi çevirsek de aynı işi yaparlar. Abartmıyorum birkaç idman ile bunların oynadığı toptan fazlasını oynayacak yüzbinlerce genç var bu şehirde. Kramer’in sezon sonuna kadar üç gol atamayacağını iddia etmiştim. Süper Lig’de üç gol atması mümkün gözükmüyor. Kaleyi bulan üç şutu olursa ona da şükredeceğiz.

Gelelim ikinci yarıya… 3 değişiklik Konyaspor’a ilaç gibi geldi. Sahada ruh gibi gezinen Kramer ve Ndao’nun yerine giren Umut ve Prip takımın ön bölgesini hareketlendirdi. Konyaspor hücum yaptıkça da Rize’nin hücum gücü kırıldı. Demek ki sadece savunma yapmakla olmuyormuş. Rakibin hücum potansiyelini aşağı çekmek için oynamak gerekiyormuş. Konyaspor istediği, arzuladığı golü de buldu. Biraz daha dikkatli olsak ikinciyi bile bulabilirdik ama çok kötü bir ilk yarının ardından alınan bu puan çok çok kıymetli. Artık devrenin sonuna kadar 2 maçımız kaldı. Önce 5 Ocak’ta Alanya deplasmanı ardından 12 Ocak’ta iç sahada Fenerbahçe maçı var. Konyaspor bu iki maçı da en az hasarla atlatıp ara transferde yapacağı birkaç nokta transferler ikinci yarıya daha umutlu ve özgüvenli çıkmak zorunda. Aksi takdirde işimiz kolay olmaz…