KONYA HABER
Konya
Parçalı az bulutlu
30°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,1989 %0,44
48,2933 %0,72
4.756,89 % 1,39
Ara

Binlerce yıllık Takkeli Dağ

YAYINLAMA:

Takkeli Dağ Konya'nın simgelerinden biri. Şehrin 13 km batısında yer alan dağ aynı zamanda yaşayan bir mitoloji efsanesi.

Anadolu Selçuklu başkenti Konya'da birçok medeniyete beşiklik eden ve efsanelere konu olan 5 bin yıllık sur ile burçların yer aldığı Takkeli Dağ'daki Selçuklu döneminden kalan kalenin kapısı ortaya çıktı. Konya Müze Müdürlüğü, Selçuklu Belediyesi ve Necmettin Erbakan Üniversitesi'nce Takkeli Dağ'da bulunan Gevale Kalesi'ndeki kazı çalışmaları devam ediyor.    

Binlerce yıllık Takkeli Dağ

Takkeli Dağ, Konya'nın simgelerinden biri. Şehrin 13 km batısında yer alan dağ aynı zamanda yaşayan bir mitoloji efsanesi. Antik çağda Anadolu'nun bereket tanrıçası Kybele'ye atfen bu adla anılmış. Zamanında dağın tepesinde büyük bir kale varmış.

Türkler'in Konya'yı fethetmesiyle beraber Kybele ismi Gevele'ye dönüşmüş. Dağın tepesinde duran Gevele Kalesi de dağa kattığı takke görünüşüyle ismini vermiş. XVII. yy'la kadar dağ çam ormanlarıyla kaplıymış.

Osmanlı'nın son dönemlerinde kurulan maden ocakları ve çıkan yangınlarla bu ormanlar yok olup gitmiş. Kybele'ye tapan antik çağ insanları çam ağacını kutsal gördükleri için Takkeli Dağ'ı ve çevresini tamamen çam ormanlarıyla örülmüş. Çamın kutsal olması şu mite dayandırılır:

Binlerce yıllık Takkeli Dağ

Tanrıça Kybele nedimeleri Silenlerle (Silenos) beraber ormanlar içinde gezerken kulağına Filavta denilen bir çalgının sesi gelmiş. Burada şunu söylemeden geçemeyeceğim, günümüz Sille'sinin adı Silenos'tan gelmektedir. Neyse hikayeye devam edelim, Kybele sesin geldiği tarafa dalları aralayıp bakınca bunu ağaç kütüğünün üzerine oturmuş genç bir çobanın çaldığını görmüş.

Adı Atis olan çobanı sarayına götürüp hizmetine almış. Fakat genç çobanı saraydaki kızlardan kıskanarak öldürtmüş, bir müddet sonra da ayrılığına dayanamayıp onu çam ağacına kalbederek, halkına: Kimse çam kesmeyecek, çam benim Atis’imdir, mukaddestir, kesenin canını alırım demiş.

Binlerce yıllık Takkeli Dağ

Bundan sonra Frigya’da çam kutsal sayılmış, kimse çam kesmediği için bütün dağlar çamlarla kaplanmıştır. Osmanlılar Karaman eyaletini fethettikleri zaman Konya’nın içinde ve civarında birçok orman ve koru varmış.

Akşehir’de Kral Midas’ın çeşmesinin (Yerli halk çeşmeye Ulupınar diyor) yanında köylülerin bir dalını bile kesmedikleri bir Kybele (Sibel) ormanı hâlâ yaşamaktadır. Pagan dininden kalan bir inanışla halk buradan ağaç kesmeyi günah sayıyor. Küçük Mala ormanı da öyle olduğu için bize kadar gelebilmiştir.

Bir başka kaynaktan Selçuklu veziri Altınapa'nın vakfiyesine göre (ki bu dağa çok yakın bir yerde Altınapa baraj gölü bulunur) dağın üstünde antik köyler ve kayalara oyulmuş bir Kybele tapınağı mevcutmuş. Konya Arkeoloji Müzesi'nde ve Koyunoğlu Müzesi'nde civardan toplanmış birçok Kybele heykeli bulunuyor.

Bunlar Takkeli Dağ'dan, Alaâddin Tepesin'de bir zamanlar var olan Eflatun Mescidi (daha da önce kiliseymiş) ve Filobat'tan (Selçuklular Alavardı ve Hocacihan'a Filobat derlermiş.) getirilmiş.

Selçuklulardan önceki Konyalılar başları sıkışınca Gevele Kalesi’ne sığınırlarmış. Selçuklular da dayanamayacakları zorluklar karşısında hazinelerini Dâr-ül Mülk olarak adlandırdıkları Gevele Kalesi’ne götürür, kendileri de oraya sığınırlarmış. Dağın tepesi 3.5-4 dönüm kare genişliktedir. Burada hükümdar kasrı, dizdar ve iç hazine daireleri, muhafızların oturacakları yerler, cephanelik, erzak ambarları ve mabed vardır.

Binlerce yıllık Takkeli Dağ

Fatih Sultan Mehmed, 1467’de Konya’yı ve Gevele Kalesi’ni fethederken İstanbul’u alırken kullandığı toplar ayarında, 500-600 kiloluk taş gülleler atan toplar kullandı.

Başka bir kaynak ise, Kanunî devrinden kalmış bir minyatür. Gevele Kalesi, Takkeli Dağ ve Alaâddin Tepesi'ndeki Roma tiyatrosu bu minyatürde betimlenmiş.

Yüksekliği bazı kaynaklarda 1400 bazı kaynaklarda 1600 hatta 1700 olarak da gözükmektedir.

Ayrıca tarihi kalede 4 bin yıllık gizli geçit bulundu.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *