İpe Un Serimi
Odaklanma veyahut kitlenme gerçekleştiğinde hedefin tekleşmesi kadar safların sıklaşması da söz konusu olur. İçeriden ya da dışarıdan her hangi bir gereksizlik zihni meşgul kabiliyetini de yitirir. Çeldiricilerin yakınlardan uzaklaşması, çalışmayı da çalışmanın anlamını cazip hale getirir. Artık “baskın basanındır” düsturuyla hareket edenler de yaklaşmaya cesaret edemeyeceklerdir. Gelişmelerden anlık beslenme hevesiyle hareket edenler harmanın tamamını çok kısa sürede ambarına aktarmaktan da vazgeçmeyeceklerdir.
Türk kültüründe ehemmiyetli bir yere sahip olan bereketin sembollerinden birisi de un ve başta ekmek olmak üzere unlu mamullerdir. Ancak bunun oldukça uzağını ifade etme için de kullanılabilmektedir. Bilhassa görevlendirmelerde belirtilen noktada hazır bulunacaksın, notlar alacaksın, karede görüntü vereceksin, görüntüyü anında yeni medya platformlarında paylaşacaksın, sıralamalarda bulunacaksın durumu ne üstlerine bildireceksin, ne de kendin her hangi bir adım atacaksın. Mümkün mertebe beslenecek ancak hiçbir şekilde besleme tarlasında üretim yapmayacaksın. Yani tam anlamıyla ipe un serimi gerçekleştirmiş olacaksın.
Vilayetlerin merkezi, en üst mülki amirin talebi üzerine sabaha kadar yol gidip açılış oturumuna katıldıktan sonra başkanlığını üstlendiğiniz masada yine il bürokrasisinden birinin imzasını görüp kendisini bulamadığınızda hiç şaşırmıyorsunuz, şaşırmamalısınız. Kendine erişim sağlandığında soluk soluğa geri dönecek o sersemlikle “ben ne bileyim, açılışa katılım sağlanacak, yeme içme varsa dahil olunacak sonra herkes yoluna…” demekte zorlanmamaktadır. O zaman saatlerce gidilen yol aslında onun rahatlığı uğruna gerçekleşmiş olmaktadır. Göstermelik kılıflardan öteye geçememekte ne yazık ki boşa kürek çekilip durulmaktadır.
Çalışmalar bu şekilde başladığında ilerleyen saatler ikinci bir ipe un sermeyi getirir. “Biz de bunlar zaten var, sen öğren de gel. Bizi burada boşu boşuna meşgul ediyorsunuz. Böyle bir durumda ben hiç konuşmam. Madem siz her şeyi biliyorsunuz.” Öyle anlaşılıyor ki sanki ele alınan konuda hiçbir problem yok onu siz icat etmişsiniz. Ulaşılan noktada enerjik olanlar kayba ya da hüsrana uğrarken makamda bulunanlar yerini pekiştirmekte ikili görüşmelere vakit ayırıp statükoyu istikrara dönüştürmektedirler. Bu sırada gerçekleştirilen etkinliğin sunumları başkalaşmaktadır.
Bu arada ırmağa başka kanallarda varlığını kabul ettiren orijinal fikir ve eser sahipleri dahil olduğunda fersah fersah yukarıda olmasına rağmen tecrübe göstergesi arkalara düşmekte, hele birden çekinceye yönelen, göz ardı edilen ancak çağdaş dünyanın öne çıkan problemlerine parmak basmış olması dahi çare olamamaktadır. Vilayetler arasında gerçekleştirilen, vakit ve nakit harcanan seyahatlerin sunum anı bir çay içimi kadar dahi fırsat verilmemesi mevcut statünün kemikleşmesinden başka bir manaya gelmemektedir.
Sonrasında ardı kesilmeyen sosyal medya çağrıları üretim merkezleri, kendi imkanlarıyla yereli aşıp harice dahil olanlar, yerleştirmiş ve de oturmuş statünün karşısında yaylasına geri dönmüş durumdadır. Her ikisinde hayat kaldığı yerden devam etmekte ancak birliktelik düşünceyi de, enerji de tek taraflı olarak kaybetmiş kazanan ise zaten durumundan memnun bir şekilde karanlık çukuruna ilerlemekte fakat bunun farkına varamamaktadır. Türk kültürü tam bu noktada kendini göstermekte, filizlenme imkanı vermektedir. Çukurun dibine doğru düşüş ardında ancak peri masalı bırakırken nice bin yılların destanları birbirine eklenerek coğrafyalar üzerinde söylenmeye devam etmektedir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.