İsmail Kartal’ın hamleleri doğru mu?
Lige alışıla gelmiş 4-2-3-1 formasyonundan farklı bir diziliş ile çıkmak isteyen Denizlispor üçlü defans ile başladığı maratonda 5 gollü bir mağlubiyet alınca bir sonraki maça Allah’ını seven defansa gelsin mantalitesiyle Trabzon maçından golsüz eşitlikle ayrılmıştı. Geçtiğimiz hafta ise lig standartlarında bir diziliş ile tek golle Antalya’ya boyu eğen Horozlar, Konyaspor karşısına da 3-5-2 dizilişi ile çıktı. Aslında her şeyi yapmak isteyen fakat hiçbirini yapamayan bir görüntüye sahipler.
Denizlispor’a gönül veren arkadaşlar kusura bakmasınlar ne yaptığını bilmeyen, ilerisi ne gösterir bilemeyiz 4 haftalık süre zarfında, serseri mayın gibi kontrolsüz ve bomboş bir takım hüviyetini gözler önüne seriyorlar.
Türkiye’de hakemlerin oyunda kalma ve müdahale sürelerini hesaplayan istatistik tutuyorlar mı bilmiyorum. Fakat geçtiğimiz hafta Abdulkadir Bitigen’in oyunu oynatma istediğini ve başarısını nasıl takdir ettiysek, bu haftada Hüseyin Göçek için tam tersini söyleyebiliriz. Takımları bir bırakmadı ki oynasınlar.
Gelelim bize; Konyaspor topu çok tercih etmeyen, top kendisindeki net kısa paslarla rakibin düzenini çok çabuk bozabilecek bir oyun anlayışı ile oynuyor. Kanat beklerinin ofansif anlamda oyuna katkı vermesi orta alanı daha da güçlü hale getiriyor. Topu geri kazanma süresi günden güne olumlu anlamda gelişiyor. Fakat şu topu çerçeveye sokma konusunda beceriksizliğimiz nedense bir türlü istediğimiz düzeye gelemiyor. Tek tek pozisyon değerlendirmem lakin maçın hemen başında Levan’ın neden ters ayağı ile vurduğunu anlayan var mı?
Kutupları yeniden keşfetmeye gerek yok fakat İsmail Kartal neden böyle bir 11 ile sahaya çıktı değişiklikleri hangi akla hizmet böyle yaptı anlamak mümkün değil.
Yedek kulübesine baktığımızda bizim kulübemizin zengin olduğunu söylemek zor değil, fakat ilk değişiklik olan 61.dakikaya kadar oyunun tek hakimi olan Konyaspor değişiklikler ile oyun düzenini anlamsız bir şekilde değiştirdi. 4-4-2 sistemine dönen takımımız bu oyunda en etkili olacak Artem’i dışarı aldı. Bu sistem değişikliği ile kontrolü kaybettiğini düşünecek ki orta alanda 3 ön liberoya dönerek takımın en iyi çalışan yerini köreltti. Biz orta sahayı zaten kaybetmemiştik. Fazladan bir adamla oyunda bir kişi eksik kaldık.
Bu maç özelinde, belki de Cikalleshi ile başlayıp Levan yerine Eduok’u tercih etse ikinci yarı farklı şekilde bir maç kazanabilecektik.
Sonuç olarak; Tüm yaşanan olumsuzluklara rağmen farklı galibiyet olacak pozisyonlar bulundu, cömertçe harcadık. Ligin ilk yarısında alabileceğimiz maksimum puanları alıp ikinci yarı zorlanmadan ligi bitirmemiz gerekiyor. Yoksa bu puanları bu maçları çok arayacağımız dönemler gelebilir.
Ahmet Çalık transferini faydalı buluyorum, umalım ki fesih bedeli Ahmet’in kendi fedakârlığı olsun. Serkan elimizde patlamışken, bir hafta önce Erten’i transfer etmişken 32 yaşında Eray’ı almanın mantığını çözebilen varsa bana da anlatsın ilgiyle dinlerim. Transfer yapıldı diye Abdülkerim’i umarım kulübeye mahkum etmeyiz şuan orası hiç sırıtmıyor.
Takımımız beklentilerin üzerinde kabul edelim, son şampiyonun ligin dibine demir atmış olduğunu düşünürsek, 5 puanlı başlangıç için hiç fena değil, üstelik yediğimiz gol sadece 1, sonuçta mağlup olmayan 4 takımdan biriyiz.
Maçın sözü: Terazi tartıyla her şey vaktiyle ölçülür.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.