Sevinsek mi üzülsek mi?
Şans ve Tesadüf eseri büyük başarılar elde edemezsiniz. Bazen cesaretle, istenen sonuca ulaşılsa da, en güvenli başarı yolu; çalışma ve sabır yoludur. Ayrıntılar ve detaylar üzerinde nefret etmek yerine dikkatle çalışanlar başarılı olurlar.
Ünlü ressam Nicholas Paussin, başarısının sırrını şöyle açıklar:
“Yaptığın her işi, en iyi şekilde yapmaya gayret et! ”
Bir arkadaşı, Fransız ressama, İtalyan ressamları arasındaki büyük şöhreti nasıl yakaladığını sorduğunda Paussin;
“Çünkü, ben yapılması gereken hiçbir şeyi ihmal etmedim.” Demiştir.
Konyaspor Kasımpaşa deplasmanına puan veya puanlar alma amacıyla gitti. Aslında yenemiyorsan, yenilmeyeceksin mantığına baktığınızda takımımız istenileni almıştı. Peki, puanla dönmemize rağmen neden mutsuzduk?
Konyaspor isim olarak standarda yakın bir kadro ile sahadaydı. Fakat bu isimler sahada mıydı? Gerçekten anlamak güç!
İlk 10 dakikalık bölümde takımlar genelde birbirini tartıp baskı kurmak için boşluk aramaya başlarlar; fakat bizim oyunda olduğumuz bölüm, sadece bu bölümdü. Zaman geçtikçe oyuna ağırlık koyarız diye beklerken durum her geçen dakika aleyhimize döndü. Her ne kadar Skubic ekstra kötüyse de kim iyiydi derseniz baya baya zorlanırım...
Kasımpaşa takımı maça çok iyi hazırlanmış, her açıdan maçı bizden çok istediler. Hoca baktı olmuyor maçı tutup en azından berabere kalmak için, istemsizce de olsa savunma yapmaya razı oldu. Artem oyuna girene kadar maçı isteyen elinden geleni yapan bir Kasımpaşa, ‘şuradan bir beraberlik alalım yeter’ diyen bir Konyaspor vardı.
Artem oyuna girdiğinde bir kaç haftalık ekstra kötü performansından dolayı çok ümidimiz olmasa da 88.dakikada oyuna girip, 92.dakikada muazzam bir orta sonucu, bitirici kafa vuruşu ile topu ağlara gönderdi.
Golden sonra kalan 3 dakikalık bölüm adeta, Nicholas Paussin, başarısının sırrına atıfta bulunur nitelikte, yaptığın her işi, en iyi şekilde yapmaya gayret et! En iyi şekilde!
Yapılması gereken hiçbir şeyi ihmal etme!
Arkadaşlar; biz bu maçı nasılsa aldık, Alanya maçına bakalım havalarında yerine, zamana oynasanız bile pozisyon olmadan maç bitebilirdi. Hayır! son pozisyon geçse hakemin düdüğü ağzında bitirecek maçı yata kalka bitirirsin yine de yenmez o gol; ama fazla iyi niyet, bir parça şaşkınlık, tepside gelen galibiyeti itmemize yetti.
Sonuç olarak; 1 puana razı olabileceğimiz bir maçtan, galibiyeti koruyamamanın üzüntüsü ile ayrıldık. Kazansak Alanya maçında bambaşka bir anlayış ve moral ile sahada olacaktık. Zorda olsa Alanya galibiyeti bu beraberliği unutturur. Zor ama imkansız değil! Çünkü her maçın hikayesi kendi içerisindedir.
Maçın sözü; Kazanmak alışkanlıktır; maalesef kazanamamakta öyle.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.