The scotland Game

Kuşkusuz futbol dünyanın en beğenilen ve en çok izlenen spor dalıdır.

Son yüzyılda insanların en çok merak ettiği konulardan biri futbolu kim buldu sorusudur. Bir çok medeniyet futbolu kendilerinin bulduğunu iddia etse de teknolojik imkanlar o dönemlerde olmadığından sanırım bunun gerçek cevabını asla bulamayacağız.

Mezopotamya'dan tutun, Sümerler'den devam edin, Çin'de noktalayın cevap yok!

Ancak modern futbolun atasının İngilizler olduğu kabul edilir. İngilizlerin oynadığı oyun bir futbol sistemi ve estetiğinden çok mücadele ve hırsı hatta şiddeti temsil eden bir eğlence anlayışına sahipti. O dönemde futbol iç içe yaşadıkları İskoçlar tarafından da oynanıyordu. Fakat aralarında bir fark vardı İskoçlar; teknik, taktik, disiplin ve estetiği futbola kazandırırken, İngilizler ise kazanma üzerine, savaşmayı, mücadele etmeyi kazandırmıştı. Hatta bu konu hakkında çok beğendiğim ve tavsiye edebileceğim "The English Game'' değerlendirmenizi tavsiye edebilirim.

Şimdi biz İlhan hocanın gelmesiyle birlikte işin İngiliz kısmını hemen hemen hallettik gibi görünüyor. Sırada işin İskoç ayağı var.

Kolay olmayacak ama bunu hallettiğimizde bambaşka bir takım olabiliriz.

Gelelim Gaziantep maçına her iki takımın mücadelesini kutlayarak başlamak isterim. Ancak oyundaki sertlikleri görmezden gelip adeta bize kendi evimizde dayak yediren hakemi de kınamadan geçemeyeceğim. VAR başında monitörden ne izliyorlar ciddi ciddi merak ediyorum.

Bize ters gelen, yüzümüzün gülmediği takımlardan biri Gaziantep, Sumudica sonrası kuşkusuz daha sempatik bir takım olgusunda olsalar da asla hafife alınacak bir ekip değiller. 1 puanı kötü bulmuyorum. İlhan Palut yönetiminde 3 maç 7 puan azımsanacak iş değil.

Futbolda bazen elinizden geleni yaparsınız ama istediğiniz olmaz! Çünkü karşı tarafta elinden geleni yapmıştır. Gaziantep maçı öyle bir maç oldu. Üzerinde durulacak fazla bir şey yok aslında hücumsal anlamda problemler yaşadık. Çalışarak giderilecek problemler. Yol doğru.. Hocanın arkasında durup destek olmak gerekir.

Eray sanırım yoruldu. 2 maçtır ciddi anlamda saçmalamaya başladı. Faul nedeniyle iptal edilen goldeki rahatlığı beni çok rahatsız etti. Uzunca bir zaman etkisinden çıkamadım. Her verilen geri pasta yüreğimiz hop oturup, hop kalkıyor.

Başakşehir maçı, rakibin ligdeki konumu ve oyun anlayışı hatta aldığı skorlar ile değerlendirme yapacağımız maç değildir. Rehavete kapılmadan 3 puanı alan taraf olacağımızı düşünüyorum. Diamonde, Jevtovic ve Amir orta sahasını bekliyorum. Kalede değişim olmazsa olmaz gibi görünüyor.

Sonuç olarak; takımda olumlu anlamda değişimler görünüyor. Bir anda saman alevi gibi patlamalar yerine, üzerine koyarak giden bir takım her zaman daha başarılıdır.

Günün sözü;

İyi teknik direktör olmak için iyi futbolcu olmaya gerek yok. Hiçbir iyi jokey öncesinde at değildi...