Bir taraftarımız yazmış maçın sonunda..

“Konya’da yendik, Kadıköy’de yendik şimdi de Eskişehir’de yendik, Anlaşıldı bu Fenerbahçe’yi gezdire gezdire yenmeye devam edeceğiz.”

Elbette keyifli oluyor kazanılan bu türlü önemli maçların ardından bu tür yorumları okumak..

Evet gerçekten Eskişehir’de güzel akşam geçirdik.

Halbuki maç öncesi endişe hakimdi, başkanından, taraftarına, yöneticisinden gazetecisine kadar..

YHT yolculuğumuzda başkan beyle kısa süreli bir konuşma yaptık.

O da sakatların durumu nedeniyle çekincelerini net bir şekilde ifade ediyordu.

Kimse sahaya yenilmek için çıkmaz elbette ama kabullenelim ki formda Fenerbahçe karşısında şansımız düşük görülüyordu.

Buna maçın Eskişehir’de yani yarı deplasmanda oynanacak olmasını da ekleyebiliriz.

Ancak maçın başlamasıyla birlikte tüm çekincelerimiz bir bir ortadan kalktı.

Fenerbahçe ilk 3 haftada attığı 13 golle hücumsal gücünü göstermişti..

Ama Konyaspor rakibini oynatmama taktiğini baştan sona mükemmel uyguladı.

Fenerbahçe’nin 3’lü savunma kurgusu da Konyaspor’un ekmeğine sürülen yağ gibiydi.

Dikkat ettiyseniz, rakibin 10 kişi kaldığı anlarda 4’lü savunma düzeni Konyaspor’u bozdu.

Ne zaman ki Konyaspor’un da 10 kişi kalmasıyla Fenerbahçe yeniden 3’lü sisteme döndü, işte o zaman galibiyet ibresi bizi göstermeye başladı.

Kanatlardaki boşluğu iyi değerlendiren ve golü de bu şekilde bulan Konyaspor, neredeyse kalesinde pozisyon vermeden bir maçı daha tamamlamış oldu.

Evet geride kalan 4 maçta kaleyi tamamen kapattık.

Başakşehir ile birlikte gol yemen iki takımdan birisiyiz.

Üretkenlik anlamındaki sıkıntılarımız ise devam ediyor.

Her ne kadar galibiyet golü Muhammet Demir’den gelse de bu bölgeye takviye şart oğlu şart..

Galibiyetten daha çok yeni transfer Uche İkpeazu’nun konuşulduğu bir maç sonrası oldu..

90’da sahaya giren ve 6 dakikalık uzatma içinde topla her buluşması olay olan İkpeazu, güçlü fiziği, rakibi kolay saf dışı bırakması, iyi top saklaması ve sert şutlarıyla bu kısa sürede gündem olmayı başardı.

Sosyal medyada saatlerce İkpeazu konuşulurken, güldüren video paylaşımlarıyla galibiyet keyfimiz katlandı.

Geldiği günden beri eleştiri oklarının hedefindeki Ugandalı futbolcunun bir anda takımın en sempatik ismi olması elbette onun içinde büyük bir avantaj..

Fiziksel yapısı nedeniyle sanki maçların tamamında süre alması şimdilik güç gözükse de oyunların son bölümünde sahaya girmesiyle Uche’nin Konyaspor adına yıkıcı bir güç olacağı kesin.

Konyaspor üzerindeki karabulutları İstanbulspor ve Fenerbahçe maçlarında aldığı üst üste galibiyetlerle tamamen dağıtmış durumda.

Tam zamanında harika denilecek iki galibiyet yeniden takıma özgüven getirdi.

Sanırım Giresun maçı sonrasında iç saha statüsündeki Hatay maçını da Eskişehir’de oynayıp gurbet dönemine son noktayı koyacağız.

Hibrit çimin tamamlanmasıyla birlikte 8.haftaki Ümraniye maçıyla çileli gülerinde inşallah sonuna geleceğiz.

Çünkü 4 haftası geride kalan ligde daha Konya’da maç oynamayan bir takım var.

Her maç deplasman, her maç yolculuk..

Gerçekten yıpratıcı bir süreç.

Allah’tan bu denli zorlu süreçten 8 puanla çıkmayı başardık.

Yoksa tökezleme bir başlasa toparlamak çok zor olacaktı.

Şimdi bir yandan Fenerbahçe galibiyetinin keyfi ile geleceğe umutlu bakmalı ve takıma olan desteği artırarak sürdürmeliyiz.