Konyaspor’a omuz verelim

Konyaspor’un ligde şampiyonluk yaşamış İstanbul takımlarına karşı bu kadar üstün olduğu bir maç hatırlamıyorum.

İlk dakikalarda yenen golle mağlup duruma düşülen Galatasaray karşısında hemen hemen maçın tamamında hakimiyeti elinde bulunduran Konyaspor’un bu maçtan sahayı puansız terk etmesi futbolun adaletinin olmadığının net göstergesiydi.

Cikalleshi’nin karantinada olması, Ahmed Hassan ve MPoku’nun sakatlıkları İlhan Hocayı zorlu deplasmanda zor durumda bıraktı.

Nerdeyse hiç hamle şansının olmadığı bir maça çıkıldı.

Oysa ki Kravets’in bu kadar eksiğin ardından şans bulmasını beklemiştik.

Demek ki Ukraynalı forvet oynamaya hazır değil.

Geçtiğimiz sezonun ilk yarısına kadar takıma önemli katkı sağlayan Kravets’i ne yazık ki ikinci yarıdan sonra kaybettik.

Sezon sonunda da gönderilecek listesinin en başında olan Ukraynalı bir şekilde takımda kaldı.

Konyaspor’dan yıllık 750 bin euro kazanan bir futbolcunun maç kadrosuna bile girememesi çok acı bir durum.

Mali durumu çok iç açıcı olmayan bir kulübün hiç faydalanamadığı bir futbolcuya milyonlar saçmasını kabul edemiyorum.

Eto’yu alacağının bir kısmını ödeyerek göndermiştik.

Geçte kalınsa Serkan için de bir çözüm üretilmişti.

Ancak Kravets sorununu ortadan kaldıramadık.

Bir takım için oynamayan futbolcu büyük sorunlar çıkarır.

Takımdaki düzeni bozar kısaca yapıya zarar verir..

İşte Galatasaray maçı kadrosuna alınmayınca eşinin sosyal medyada yaptıkları ortada.

Konyaspor’dan yattığı yerde milyonlar kazanan bir futbolcunun eşi Konyaspor taraftarına hiç yakışı olmayan hareketler gösterebiliyor.

Umarım Kravets ile bir uzlaşma sağlanır ve Ukraynalı futbol oynayacağı bir kulübe, Konyaspor’da takıma katkı sağlayacak yeni bir futbolcuya kavuşur.

Yeniden Galatasaray maçına dönelim..

İlk dakikalarda tartışmalı bir golle gelen Galatasaray üstünlüğü sonrası maçın sonucunu tayin edecek hakem hataları tekrarlandı.

Golde bana göre Skubic’e yapılan faul görmezden gelindi.

Daha sonra Taylan’ın ikinci sarısı es geçilirken, bir de tartışmalı bir penaltı pozisyonu yaşandı..

Hakemin niyetini elbette bilemeyiz ama verdiği veya veremediği kararlarla bir şekilde Galatasaray’ın bu maçtan kayıp yaşamadan kurtulmasına yardımcı oldu.

Önceki haftalarda söylemiştim.

Konyaspor lig başlangıcına göre çok zorlu bir fikstüre giriyor diye,

İşte Alanya ve Galatasaray maçlarındaki kayıplar ortada..

Şimdi bu durumu tersine çevirebileceğimiz ve üst üste Konya’da oynayacağımız 2 maç bizi bekliyor.

Önce Alanya’dan tarihi farkla dönen Kayseri’yi ağırlayacağız, ardından ise zorluk derecesi daha yüksek olan bir maç yani Fenerbahçe karşılaşması bizi bekliyor.

5 maçtır kazanamayan Konyaspor için kritik nitelikteki bu maçların en az kayıpla atlatılması gerekiyor.

Yoksa çok iyi başladığımız ligde bir anda işin rengi değişir ve ummadığımız bir yerde bocalıyor olabiliriz.

O durumda da kimse; ‘yok şu maçta böyle oynamıştık’, ‘şu takımı şöyle sahadan silmiştik’ söylemlerine bakmaz ve kaosun içine sürükleniriz Allah korusun..

Özellikle bu hafta konuk edeceğimiz Kayserispor maçının mutlak kazanılması ve kötü serinin sona erdirilmesi gerekli.

Bu sezon taraftar desteğini arkasına hiç alamayan Konyaspor’un bir itelemeye ihtiyacı var.

Lütfen o çok sevdiğimiz kulübümüzü böylesine kritik bir maçta yalnız bırakmayalım ve cumartesi günü stadyumda olalım.