Bugün yine sizlerden gelenler ile birlikte olacağız. İzninizle hemen konulara girelim.

LARENDE ESNAFININ DURUMU

Konya’nın dahası, bizim eski Konya’nın tarihi ile kültürü ile ekonomisi ile bir dönemler olmazsa olması, benim hatırladığım dönemlerde de trafiği ile şehir merkezinin en yoğun, en sıkıntılı yeri olan Larende, Larende Yokuşu, Larende Caddesi ile buradaki esnafın bugünlerde bir sıkıntılarının, huzursuzluklarının olduğunu hafta sonu öğrendik.

Konudan anladığım özetle şöyle;

Buradaki esnaflar kendilerine direkt yetkililerin söyledikleri ile değil kulaktan kulağa yayılan söylentilerle diken üzerinde imişler.

Bu yerler için hemen yıkılacak, üç ay içerisinde yıkılacak gibi sözleri ayyuka çıkmış.

Buradaki esnaf dostlarımız ise “Bugüne kadar burada bulunan hiçbir esnafa belediyelerden ne bir yazı ne bir tebligat gelmedi. Ama herkes büyük bir korku içerisinde. Yarının ne olacağı belli değil.

Sahibata Mahallesinde Sahibata Caddesi esnafları tedirgin. “Bizim halimiz ne olacak?” diyorlar.

Bize belediyeden bir yetkili gelip de bilgilendirme de yapmıyor.

Sadece kulaktan dolma bilgilerle, işlerle esnaflara zulüm yapılıyor.

Bir yetkili ya da bir başkanımız gelse işin geleceğini söyleseler bizim durumumuzun ne olacağı konusunda bir teminat verilse.

Ülkenin hali de ortada.

Esnafın durumu belli.

Hem pandemi var temizlik hijyen diyoruz.

Ama buralar üç haftadır pislik içinde tarihi Sahibata Camii ve müzeönü esnafları olarak muzdarip durumdayız.”

........

Vallahi işin özü böyle gibi.

Dahası bize aktarılanlar, gönderilen fotoğraflar ve videolar da özetle bu şekilde idi.

******

İŞTE TRAFİK, TRAFİK, TRAFİK

Dün sabah başarılı bir bürokrat bir video gönderdi. Ardından da bazı fotoğraf kareleri…

Ve bu güzel insan özetle şunları yazıyordu;

“Selamünaleyküm Uğur abi. Hayırlı sabahlar abi işte İstanbul Yolu sabah trafik felç. Yazır’dan çıktım.

İstanbul Yolu üzerindeki Selçuklu Kongre Merkezinin önüne 33 dakikada gelebildim.

Geçen hafta da trafik yoğundu. Pazartesiydi. Bugün de Pazartesi.

Emniyetin bu üst geçidin oraya sabah 07 ile 10 saatleri arası önlem alması gerekiyor.”

............

Vallahi bu işe polisin filan yapabileceği hiçbir şey yok.

Bu iş en tepeden yapılır. Şehrin gelecek 20 yılını aslında 50 yılını yazmamız gerekir de bunun planlaması şehri yönetenler tarafından yapılır.

El birliği ile yapılır. 

Bu işe gönül değil gövdeyi koymak ile yapılır.

******

CORONA ALDI BAŞINI GİDİYOR

DEMEDİ DEMEYİN (!)

Biz yazımızı 24 saat önceden yazdığımız için şu anda şehrin ve Türkiye’nin yeni renk tablosu belli olmuş olacak.

Arkadaşlarımız HABER MERKEZİMİZ de kabine toplantısını bekleyip son durumu ele alıyorlardı.

Yani bugün son renk durumumuz manşetten verilmiş olacak.

İnşallah yanılırım ama biz yine kırmızı değil, kıpkırmızı olmuş oluruz gibi.

Bunu neden söylüyorum?

Ne kadar tanıdık dost ahbap doktor varsa, sağlıkçı varsa hepsi sayılardan vakalardan ve ölümlerden tırsmış durumda idiler.

Çok daha üzüldüğüm bir konuyu söyleyeyim.

İlerlemiş yaşı olduğu için ikinci aşısını da olan bir tanıdığımız hayatını kaybetti.

Sağlık raporlarında ya da gerçekten mutlaka bir başka hastalık verisi yazılabilir.

Buradan kimseye bir gönderme yapmıyorum.

Sadece zıkkım virüsün tehlikesinden ve tehlikenin giderek büyümesinden söz etmek istiyorum

Ne olur aklımızı başımıza alalım diyorum.

Bu konuda daha farklı konuları Reis açıkladıktan sonra biraz daha gurdalayarak yazmaya çalışacağım.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Bol bol okuyun ve okumayı terk etmeyin. Derdi olan insan okur, derdi olmayan da okuyarak dert sahibi olur. Asıl mesele bir derdimizin olmasıdır.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Trafikte gideceğimiz yere bir araç daha önce gideceğiz diye milletin önüne aniden aracımızı kırmadığımız zaman daha iyi ADAM oluruz?