Mafyanın sağır ve dilsiz tetikçisi...

“Keyifler işler nasıl?” diye sohbete başladığımız zaman aldığımız cevap ile tam olarak ne denildiğini ne demek istendiğini çözemiyoruz.

İşler iyiye mi gidiyor, yoksa kötüye mi? Kestirmek çok zor.

İçinde bulunduğumuz bu durum bize Almanya’daki dostumuz, BBN MEDYA Grubu’nun Almanya temsilcisi Bayram Aybastı’nın göndermiş olduğu fıkra gibi bir şey sanki.

Fıkra şöyle

Öğretmen öğrencisine sorar:
– Dünya yuvarlak mıdır?
– Hayır!
– Peki düz müdür?
– Hayır!
– Peki nasıldır evladım?
– Babam karma karışık olduğunu söyler!

.........

Yani anlayacağınız işler karışık değil karmakarışık gibi.

Şu işe bir bakar mısınız, İngiltere Corona Virüsü Genom Konsorsiyumu Başkanı Sharon Peacock, ilk olarak İngiltere’nin Kent şehrinde görülen mutasyonunun tüm dünyaya yayılacağını açıklıyor ve “Virüse bir çözüm bulduğumuz ya da virüs hastalığa neden olmayacak şekilde mutasyona uğradığı zaman mücadele bitmiş demektir. Ancak bence bunun olması yıllar sürecek. Benim görüşüme göre önümüzdeki on yıl daha bununla uğraşacağız” dedi.

...........

Haydi buradan yakın şimdi bu zıkkım ile 10 yıl daha mı mücadele edeceğiz.

Eğer bunun ömrü 10 yıl sürecekse o yaşar biz yaşayamayız.

******

KONYA’YA TURİST YAĞACAK

Dün bizim için güzel bir gün idi. Oradan buradan, yurt içinden yurt dışından güzel güzel haberler geliyordu.

Bakmayın bizim kendimizi zorladığımıza işin özünde bizim de güzel bilgelere, müjdelere ihtiyacımız var.

İşte bu güzel çalışmalardan birisi de turizm ile ilgiliydi.

Türkiye’de aralarında Konya’nın da bulunduğu 4-5 ilin yer alacağı Almanlara yönelik yeni bir proje çalışması yapılıyormuş. Bu Almanlar görevleri kimlikleri ve mevcut potansiyelleri ile ülkenin ve dünyanın belli standartlarını aşmış insanlar olacakmış. Bu çalışmayı Büyükşehir Belediyesi ve Kültür Müdürlüğü birlikte yapıyorlarmış.

Bu olay sadece turistik bir gezi ya da görme yeme işi değil ekonomi ağırlıklı muhteşem bir proje. İnşallah olur. İstedikten sonra, azmettikten sonra, sebebine sarıldıktan sonra olmaması için de hiçbir neden yok.

Beni en çok ümitlendiren konu bu işle ilgili olarak çalışmaya katılan Büyükşehir Belediyesi Daire Başkanın ufku.

AVM’LERİ ŞEHRİN DIŞINA ÇIKARAMADIK Kİ !

Malum bu hafta Türkiye’nin gündemine ve dolayısıyla biz tüketicilerin gündemine yeni bir şey düştü. Dün de kenarından bir şeyler sıkıştırmaya çalışmıştık. Konunun özeti şu;

“Ticaret Bakanlığı, perakende ticaretin düzenlenmesi hakkında değişiklik yapmak amacıyla yasa taslağı hazırlayarak sektörün görüşüne açtı. Taslak, sektörden gelen görüşler doğrultusunda son şeklini alarak TBMM’ye sunulacak. Yasa taslağında bakkallar ile üretici ve tedarikçilerin mağduriyetini gidermeyi amaçlayan önemli düzenlemelere yer verilirken, para cezalarının da artırılması öngörülüyor. Hazırlanan yönetmelik taslağı ile de bakkallar ve zincir marketler arasına mesafe getirilmesi amaçlanıyor.

Sigara satışından bilmem şu şu meyve sebzenin poşetler içerisinde satılmasına kadar.

.........

Baylar bayanlar bu iş kağıt üzerinde yönetmeliklerde sizlere ve vatandaşlara şirin gelebilir.

Bu işin ilmini bilmeyenler içinde mesela bu yeni yönetmelik ile fiyatlar filan da düşecek diye sanılır.

Allah rızası için işin içine birebir girmesiniz adama bilmem nerelere ile gülerler.

Hangi zincir marketin sahibine iletmesine yetkilisine sorsanız satılan meyvenin sebzenin yüzde 10-15’inin gideri olduğunu hesaplar ve bu fiyata yansıtılır.

Peki şimdi bu ürünleri poşete koyduğunuz zaman sebzenin meyvenin fiyatı yüzde 10-15 düşecek mi?

Geçin Allah aşkına fiyatların ne düşmesi yine artmasını beklemeye devam.

Yahu ne olursunuz sizler okumuş insanlarsınız.

Yol yöntem biliyorsunuz.

Hele hele en önemlisi Sayın Cumhurbaşkanımız sizlere güveniyor ki sizi buralara atarken sizin isminizin altına imzasını atıyor.

Yalnız inanın bu işler boş zaman kaybettiriyor ve sonucu olmayan işler.

En basiti Sayın Cumhurbaşkanımızı ikna ettiniz AVM’ler şehrin dışına çıkacak dedirttiniz.

Bunu açıklayalı kaç yıl oldu.

Benim hatırladığım yıl 2013 idi.

Hadi şimdi bana bir tane örnek verin.

Hangi ilde hangi AVM şehir dışına taşındı?

******

OKURUMUZ HEP BAŞIMIZIN ÜSTÜNDE

Sıkı bir okurumuz olduğuna inandığım OGUZ OĞUZ rumuzlu okurumuz şöyle yazmış;

“Gündemi yazalım. İşsizlik kasım ayında 12,9 percent. Geniş tanımlı işsizlik 28,6 percent. İş gücüne katılım 4 aydır geriliyor 49,3 percent. 2019 başında 390 dolar olan asgari ücret yıl içinde 300 dolara kadar düşünce işçi kaçtı.

Artık Afgan, Suriyeli işçi de bulunmuyor yurt içinde.

Tereyağı, plastik hammadde yurt dışından geliyor. Yakında ambalajsız yağ, yoğurt, peynir satışları bir kaç kat daha katlayacak. Erken uyarı sistemi ile denetim ile fiyat düşmez. İnanana da Allah akıl fikir versin.”

............

Vallahi biz kim ne derse ona inanıyoruz.

Millet inansa da inanmasa da sandıktan çıkana saygı duymak zorunda diyoruz.

******

GELİN HAFTA SONU YAZISINI ŞU İBRETLİK HİKAYE İLE NOKTALAYALIM

Mafya babası haraçlarını toplaması için yeni bir tetikçi bulur.

Seçtiği adam sağır ve dilsizdir.

Çünkü baba, bu tetikçi yakalanırsa polise fazla bir şey anlatması mümkün olamaz diye düşünüyordur.

Baba, bir gün ödemelerin geciktiğini fark etti ve tetikçiyi odasına aldırttı, bir de işaret dilini bilen tercüman buldular. Tercüman işaretle sordu:
'Para nerede?'
Sağır dilsiz işaretle yanıt verdi:
'Ne parası? Benim paradan maradan haberim yok. Neden bahsettiğinizi anlamıyorum.'
Tercüman tercüme etti:
'Neden bahsettiğinizi anlamıyormuş.'
Baba 38'liği koltuk altından çekip sağır dilsizin beynine dayadı:
'Şimdi sor bakalım, para nerede.'
Tercüman işaretle sordu:
'Para nerede?'
Sağır-dilsiz kan ter içinde, işaretle yanıt verdi:
'Şehir merkezindeki parkta, büyük heykelin olduğu kapıdan girince soldan 3. ağacın kovuğunda iki yüz bin dolar var.'
'Ne söyledi?' dedi baba.
Tercüman yanıtladı:
“Dedi ki, hâlâ neden bahsettiğinizi anlamıyormuş, ayrıca o tetiği çekmek de biraz g.t istermiş.”