REİS, YİNE UĞUR BAŞKAN’I ÇAĞIRMIŞ
Dün sizlerle dertleşemeyince yazılması gereken konular birikti. İyi bir giriş yapmadan hemen konulara başlıyoruz.
KARANTİNADAKİ İNSANA SAYGILI OLMAK GEREKİR
Yeni normalleşme süreci ile yeni hayata alışmaya çalışırken hiç akla hayale gelmedik durumlarla da karşılaşmaya başlıyoruz. Buyurun korona olayı çıktığı günden bu yana bir sanayicimizin uyarması ile ilk defa duyduğum bir mesele.
Biz dile getirelim yetkililer ona göre yeniden bir ayar yapsınlar bakalım.
“Sanayide nakliyecilik yapan bir amca koranavirüse yakalanmış tanıdığım. Aracının vize muayenesi varmış pazartesi günü TÜVTÜRK’e sorduk. Durumu ilettik. Ama onlar ısrarla erteleme olmaz diyorlar.
Bu amca evden çıkamıyor. Çıksa hem başkaları için tehlike hem de yakalandığı zaman cezalı duruma düşecek.
Böyle keyfi bir uygulama olur mu?
Yasalara uymak isteyen insana yasa dışı bir durum teklif ediliyor.
Bu konuyu gündeme alıp yazarsanız belki etkili olur. İnanın bu tip çok mağdur olan kişiler var. Resmi daireler ve bu tip yerlerde yöneticiler anlayışlı olmalı ve bir esneklik oluşturmalılar. Vatandaş mağdur edilmemeli. Saygılar sunarım kolay gelsin abi”
*******
SAĞLIKÇILARIMIZ HEP GÖZ ÖNÜNDE
Ülkemizde gündeme göre o sektörlerin, meslek gruplarının çalışanları iyi ya da kötü örnek olarak önümüzdedirler. Ne bileyim diyelim ki bir güvenlik görevlisi aşırı güç kullanır. Ülke insanı olarak günlerce güvenlik görevlileri ile ilgili fotoğraflar ve videolar yayınlanır.
Bir geleneksel pazarcı zabıta kavgası olur. Türkiye’de günlerce bu durum gündem olur.
Bugünlerde iyi, başarılı güzel sağlıkçılarımız 7’den 77’ye hepimiz için örnekler. Amma velakin şekilde geçtiğimiz günde bir sağlık personelinden maskesiz olduğu için şikayet gelmişti. Maske ve mesafe kuralına ihlal eden bir doktor, bir sağlık çalışanı hemen göze batıyor.
Bakın sadece sağlıkçılarımızla ilgili değil bazı konularda şehrin duyarlı bir insanı yaşadıklarını ve endişelerini samimi bir şekilde nasıl paylaşıyordu;
“Uğur abi günaydın.
Öncelikle senden çok özür dilerim yanınıza geleceğim dedim ama bir türlü gelemediğim için.
Fakat iş yerinde yeni bir sistem deniyoruz ve bu sanırım çok sancılı bir dönem olacak bizim için. Şimdi beni yanlış anlamazsan size bir kaç kelam da (dert yanmakta) ben etmek istiyorum.
Geçen gün özel hastanenin birisine acilden muayene için gittim.
Bizimle ilgilenen doktor maske takmıyordu. Uyardığımız zaman da bizimle ilgilenmeyi bıraktı. Geçiştirici bir iki söz ile bizi gönderdi. Bunları anlayabilirim.
Çok stresli bir dönemdir falan onları da anlamak mümkün. (Yaptıklarını tasvip etmesem de).
Diğer bir konu da abi sabah işe gidiş saatlerinde dolmuşlarda oluşan o kalabalık!..
Bu konuda bir de ayakta yolcu yasak denilmişti oysa!
Ben burada da bir çelişkiye düştüm. Dolmuşlar özel şahısların olduğu için mi bu mikrop bulaşıyor acaba. Belediye otobüslerinde ve tramvaylarda insanlar yine kalabalıkta seyahat ediyor ama belediyenin olduğu için ceza yazılamıyor.
Son olarak da ölüm ve hasta sayılarında nasıl bir tutarsızlık var abi.
Benim oturduğum 10 daireli binada bile 1 haftada 3 ölüm + 1 yoğun bakım hastası çıktı. Akrabalarım ve arkadaşlarımın çevresindekileri duyunca iyice şaşırıyorum. Bu tutarsızlıklar bize mi özgü abi sadece çok merak ediyorum...”
..............
Bu dostumuzun yazdıklarına sadece küçük bir not düşmek istiyorum. Allah var bugünlerde belediye otobüslerine ve tramvaya binmiyorum. Ama daha dört beş gün önce Büyükşehir Belediyesi Basın İletişim Daire Başkanı Sayın Ahmet Bilgiç toplu taşıma taşıtlarının binen sayısından yoğunluk sayısına, saatlerine kadar tek tek incelendiğini kontrol edildiğini detayları ile anlatıp toplu taşıma araçlarında asla fazla yolcu olmadığının altını kalın çizgilerle çizmişti.
Bu durumu Sayın Bilgiç’e tekrar ileteceğim inşallah.
******
ŞEHİT VE GAZİ YAKINLARI
BİZLERE EMANETTİR
Sık sık yazıp söylediğim bir gerçek var. Bizi sevseler de sevmeseler de, kabul etseler de etmeseler de bizim okuyucu kitlemiz inanılmaz dikkatlidir. Öyle ki bazen yazılarımızdaki bir harf hatasını bile internetten okuyup gecenin yarısında işaretleyip bize gönderirler.
Buyurun cumartesi akşamı bir okurumuz yeni bir hatırlatma ile duyarlılığını bizimle paylaşıyordu
“SA. Uğur abi Hayırlı akşamlar.
BBN Haber internet sitesini incelerken, grup olarak “19 Eylül Gaziler Günü” dolayısıyla yayınlamış olduğunuz banner mesajı gördüm. Allah gönlünüze göre versin. Rahmetli dedem de İstiklal Savaşı gazisiydi. Bir noktaya dikkatinizi çekmek isterim. Geçtiğimiz günlerde Vali Vahdettin Özkan imzasıyla tüm kamu kurum ve kuruluşları ile 31 İlçe Kaymakamlığına 6 sayılı genelge gönderildi. Genelgenin en çok dikkatimi çeken 9’uncu maddesi oldu.
Madde aynen şöyleydi;
“Kaymakamlar ilçelerinde ikamet eden şehit yakınları ve gazileri tek tek bilmeli, irtibat halinde olmalıdır. Şehit yakını ve gazilerle daimi irtibatı sağlamak üzere uygun nitelikli kamu görevlilerini belirleyerek, şehit yakını/gazilere hizmet için vazifelendirmelidir. Ayrıca, şehit yakınları ve gazilerin kamu kurumlarına (özellikle hastane, belediye, SGK, tapu, nüfus… gibi) değişik vesilelerle müracaatları halinde, iş ve işlemlerinin en kısa sürede yapılabilmesi için bu kurumlar nezdinde irtibat noktası olacak kamu görevlileri belirlenmeli; hastaneye gidenlere refakat ile diğer iş ve işlemleri, belirlenen kamu görevlileri bizzat takip ederek sonuçlandırmalıdır. Belirtilen hususlarla ilgili olarak gerekli tedbirlerin alınmasını, denetimlerin eksiksiz yerine getirilmesini ve uygulamada herhangi bir aksaklığa meydan verilmemesini önemle rica ederim.” deniyordu.
Vali Bey’in talimatıyla tüm kamu kurum ve kuruluşlarında şehit yakınları ve gaziler için irtibat noktası oluşturulacak. Bu toprakları bize vatan kılan, bugünlere getiren her bir şehidimize, her bir gazimize, tüm kahramanlarımıza minnet ve şükran duyuyoruz.
Hürmet ve saygılarımla.
******
MEVLANA TÜRBESİ YENİDEN ÜCRETLİ OLAMAZ MI?
Türkiye’de her yerin özellikle de bu alanlarda her yerin ücretli olması, dünyanın her yerinde bu tür yerlere girmek için dolar ve avro cinsinden akıl almaz paralar ödenmesi ama Hazreti Mevlana Türbesi ve müzeye yerli ve yabancı herkesin elini kolunu sallaya sallaya girmesi!
Dahası bunun bir de suistimal durumları var.
Sıcaklarda gölgelenmek, yağışlı anlarda da ıslanmamak için milletin türbeye ve müzeye akın etmesine büyük tepki var.
İşte hafta sonu sıkı SMMMO’nun Onural Başkanı abimiz Ahmet İçyer şu biletlerin fotoğrafını gönderirken yine hatırlatmasını yapıyordu:
“Günaydın. Daha önce de Pamukkale giriş ücretinin fotoğrafını çekip göndermiştim. Bu da Göreme Açık Hava Müzesi.
Giriş 75 TL. Ülkedeki diğer müze fiyatları.
Davutoğlu zamanında ücretsize dönen Mevlana girişi hangi akla hizmet ediyor anlamadım gitti...”
..............
Şahsi görüşüm ben de ısrarla türbe kısmı ücretsiz olsa da müze kısmının ücretlendirilmesinden yanayım. Yalnız küçük bir hatırlatma. Bu uygulama Davutoğlu’nun başbakan olduğu dönem yapıldı ama Davutoğlu o günlerde Reis’in onayını almadan burayı bile ücretsiz yapamıyordu(!)...
(Bu olayın canlı şahitleri hâlâ yaşıyor. Biri Ankara’da biri Konya’da)
******
1 PUAN KÜÇÜMSENMEMELİ
Spor camiası için yeni heyecan geçtiğimiz hafta bizde ise bir hafta rötarlıda olsa cumartesi günü başladı. Spor camiasına sosyal medyadan baktım bir kısım mutlu, bir kısım endişeli. Rahat olun Konyaspor’un artık eski Konyaspor olmasını beklemeyin. Çünkü Konya Türk futbolunun bir parçası. Allah için Türk futbolu Avrupa’nın dünyanın neresinde? Son yıllarda dip yapmış durumdayız. Hadi doğruyu söyleyin bakalım hangi takımın futbolu gelecek adına ümit veriyor. Al birisini vur ötekine. Sözüm ona büyük denileni o küçük denileni o tatsız tuzsuz mücadelesiz bir lig. Geçenlerde iki üç Avrupa bayanlar şampiyonasını izlemiştim. Vallahi o kadınlar bile kıran kırana hem de öyle dan dun değil futbol aklıyla, sistemle oynuyorlardı. Biz eski ligleri çok ararız çok. Haaa Konyaspor, önce fizik olarak hazır olmayabilir. Ne varki deplasmandan alınan 1 puan başarıdır. Ekrem Coşkun ve ekibine zaman tanınmalıdır derim. Gelin hemen gardımızı düşürmeyelim.
******
UĞUR BAŞKAN YİNE KÜLLİYE YOLCUSU
Başkan Uğur İbrahim Altay’ın geçtiğimiz hafta Sayın Cumhurbaşkanının makamına çıkması ve burada çok çok uzun süre baş başa görüşme yapması şehirde fazla yankı uyandırmasa da gören ve okuyabilenler için önemliydi. Burada geçen bazı Konya konularının ne kadar ciddi meseleler olduğunu ve Reis’in bir telefonu ile kaç kilometre yol alındığını elbette yazamayız. Ama şimdiden bir şey daha ortaya atalım. Büyük bir ihtimalle olağanüstü bir şeyler olmaz ise Sayın Altay bu hafta yine Külliye’ye gidecek ve Sayın Cumhurbaşkanımız ile bir kez daha görüşecek. (Geçen haftaki görüşmeyi de önceden biliyorduk ama ‘yazmazsan iyi olur’ dedikleri için yazmamıştık. Şimdi yazma diyen olmadığına göre bu bilgiyi paylaşalım istedik.)
Bir detay daha. Uğur Başkan bundan böyle öyle arada bir değil sık sık ve düzenli olarak Sayın Cumhurbaşkanı ile birlikte olacak. Bu demektir ki Konya hızla yeni ve güzel şeyler kazanacak.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Hiç kimseyi sizi duasına katmayacak kadar kırmayın
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Hava karardıktan sonra yollarda ana caddelerde ara sokaklarda her an büyük felaketlere sebep olmaya hazır hiçbir ışığı olmayan motor ve bisikletlere engel olabildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.