Uğur Özteke

Uğur Özteke

Virüs de fren yaptıramadı, “azmışız” bir kere yapacak bir şey yok…

Virüs de fren yaptıramadı, “azmışız” bir kere yapacak bir şey yok…

Yaz mevsimi, güzel günler sıcaklıklar ile kendini hatırlattı.

Doğa, dünyamız virüs ile temizlendi. İnsanlık salgın ile titredi.

Gelecek için yeni senaryolar yazılıyor. Senaryoların devreye girmesi için atraksiyonlar yapılıyor. Haaaa bizler şanslı mı şansız mı nesiliz, onu da çözebilmiş değilim

60 İhtilali ile dünyaya gözümüzü açmışız, ihtilaller, darbe girişimleri, depremler, savaşlar veee son olarak da dünyayı sallayan bu salgın.

Yalnız dün yaşadıklarıma hele hele bire bir trafikteki duruma baktıktan sonra bendeki kanaat bir kez daha perçinleşti, “azgınlıkta sınır tanımıyoruz. Bir hırs, bir hız, bir bencillik, bir ego, bir hadsizlik ki sormayın gitsin. Allah korusun.

Son olarak 17 Ağustos depreminde 20 Ağustos tarihinde Adapazarı’nda karargahı kurmuştuk. 3 ay geçtikten sonra bölgede bölge insanında içerdeki derin travmanın dışında her şey normalleşmişti.

Adapazarı’ndan İstanbul’a dönerken beynim allak bullak vaziyette idi.

Bir kez daha sarsılmıştım.

Bir kez daha derinden yıkılmıştım.

Biz millet olarak bu muyduk?

Gerçek bu muydu?

....................

Şimdi salgın.

Allah muhafaza biz neden ve ne zaman yaşadıklarımızdan dersimizi alıp kendimize geleceğiz ki?

Neyse siz yine bana bakmayın.

Beni bende bırakın ve gelelim şehrin gündemine.

*******

KONYA VALİSİNDE KONYA PLAKASINA DOĞRU...

Günün ilk saatinde gece yarısı yeni Valiler kararnamesi gündeme düştü.

Ve hiç beklenmedik şekilde yeni kararnamede Konya da vardı.

Kararı duyar duymaz üzüldüğümü çok açık ve net olarak ifade etmek isterim.

Elbette karar Sayın Cumhurbaşkanımızın.

Ama bakıyorum da Sayın Cüneyit Orhan Toprak Bey 5 Kasım 2018’de göreve başlamış.

Yani şehrimize atanalı daha 19 ay olmuş.

Sayın Vali şehre adım atar atmaz inanılmaz bir çalışma temposu sergiledi.

Her kesimin nabzını tuttu. İnsanımıza dokundu. Hele hele engelli ve aklı dengesi bozuk insanlarımıza dokunuşlarındaki samimiyetini asla unutamam.

Dahası söyleyeyim özel bilgidir.

Sayın valimize son kararnamenin ulaştığı saatte Vali Bey Konya’nın karanlık sokaklarında dolaşırken biz yatağımızda yatıyorduk.

Gerçek bir devlet adamı idi.

Kurallarda ve yönetmeliklerde tavizi yoktu.

Geçmişi dolu dolu idi. Kimseye de minneti yoktu.

Devletin kendisine verdiği tüm yetkilileri eyyamsız bir şekilde uyguladı ve uygulattı.

Benim gönlümde çok derin bir iz bıraktı. (Tabii ki şehir adına)

Makam aracını terk edip sivil araçlarla gece yarıları şehri dolaştı.

Park bahçe kadar pazar yerlerini halleri gezdi.

Uzun lafın kısası böyle bir dönemde adamın kralı idi.

Tekrar şehrin valilerine bakıyorum.

Hep söylerim ve bu konuda da en babası ile sonuna kadar iddia ederim.

Konya, Türkiye’nin en zor illerinden birisidir.

Konya’mızda en uzun süre Valiliği İsmail İzzet Bey ve Ahmet Kayhan Bey yapmış. Ahmet Kayhan Bey’e de bu vesile ile en derin saygı ve sevgilerimizi iletiyoruz.

Yeni valimiz Vahdettin Özkan Konya’nın 41. valisi oluyor.

Allah hayırlı ve uzun ömür nasip ederse valilerimizde 42.yi yani Konya Plakasını görmemize az kaldı.

Bu arada AK Parti hükümetlerinin ve Sayın Cumhurbaşkanımızın son dönemlerde Konya için ya da valiler için Konya’yı uygun görmesinde yine ince bir detay dikkatimizi çekti.

Sayın Özkan da olağanüstü hal bölgelerinde uzun süre başarı ile görev yapmış Doğu’nun ve Güneydoğu’nun o zor çileli tedrisatından geçmiş bir Valimiz.

Her şeyin en iyisini ve doğrusunu REİS bildiğine göre Sayın Özkan Konya’ya, Konya’da yeni valimize hayırlı uğurlu olsun inşallah.

Sayın Toprak’ı ise biz bağrımıza bastık. Her zaman her an gönlümüzde. Ve de inşallah gönlümüzde olacak. Ne emrederse elimizden geleni inandığımız için sonuna kadar yapmaya çalışacağız.

Allah kendisinin ve ailesinin yolunu açık etsin inşallah.

*******

MÜŞÜR RUMUZLU OKURUMUZA TEŞEKÜR EDERİZ

O anda ya da o gün bize iletilen bütün mesajları mailleri mutlaka ama mutlaka okumaya değerlendirmeye ve yapılması gerekenler varsa notlarımın arasına almaya çalışırım.

Mesela dün yazımıza MÜŞÜR rumuzu ile yorum yapan okurumuz şöyle diyordu; “Konya’da inanılmaz salgın var. Bu salgının temel kaynağı % 100 söylüyorum, yedisinden yetmişine. maskesiz galesiz umursamaz Suriyelilerdir. Hepsi virüs üretim merkezi.  Ayaklı virüs depoları.. Konyalıya uyarım, bunların olduğu ortamdan uzak durun. İsteyen araştırma acili arasın sorsun...”

..........

Ben bu yoruma Suriyeli, Afganlı, Türk diye ayırım yapmadan değinmek istiyorum.

Mutlaka bazı ülke insanlarının genlerinde vardır.

Geçmişte yaşanılanlar ve günümüzde ölüme dahi meydan okumalar.

O Suriyeliler için o Afganlılar için ve de biz Türkler arasında ölümle hijyenik olmayan ortamlarda yaşayan insanlarımız için ölüm zaten her an burun buruna nefes alınan kitlelerdir. Ölüm bu milletlerin insanları için çekirdek gibidir.

Ama bir Amerikalı için bunu asla söyleyemeyiz.

Bu yüzden de bu ortamlardan gelenler ya da hala bizim şehirde mikropla birlikte ölümle burun buruna yaşayan öyle insanlar, öyle aileler var ki.

Sanırsınız ki bu insanlar gerçekten Konya’da mı yaşıyorlar.

Hani bazı okurlarımız zaman zaman bize kızıyorlar. Bir de maksatlı olarak sallayanlar var.

Güya biz hep şehrin zenginleri ile tanınmış isimleri ile siyasetçileri ile filan oluruz onlarla oturup kalkarız yaaa.

Yani o iddialarda bulunanları kastediyorum.

Biz o güzel isimlerden çok şehrin gariban, işsiz güçsüz, aç yoksul dahası cezaevinden çıkmış zor durumdaki insanları ile de oturur kalkarız.

Ve bu insanları rencide etmemek adına oralardan fotoğraflar paylaşmaz onları bu sütunlara taşımayız.

Bu insanlar adına yapılacak bir şey varsa da bizzat devletimizin yetkili birimlerine, belediyelerimize bizzat başkanlara ya da başkanların o alanlarındaki bir numaralarına, siyasetçilerimizi (Hasan Angı abimiz, vekiller, Cumhurbaşkanımızın Başdanışmanları (Ki en çok da Sayın Mustafa Akış Bey) rahatsız eder onları yorarız.

Virüs olayında tehlike konusunda son durumu özetleyecek olursak.

Mesleği maddi durumu ortamları nerede kim olursa olsun ipin ucunu saldık.

Bu yeni normalleşme sürecinde hiçbir şey bitmediği gibi büyük tehlike hâlâ kapının arkasında sinsice bekliyor.

Resmi olarak açıklanmaz ama biz yakından biliyoruz ki pandemi hastanelerimizin yoğun bakımlarına günde kaç kişi dahil oluyor.

Hadi yine bizi dinlemeyin.

Bizi sallamayın.

Ama bakın Sayın Cumhurbaşkanımız ısrar ve inatla bağıra bağıra maske, sosyal mesafe ve temizlik diyor.

Bizde bunu tekrarlıyoruz.

Haaa dinlemeyenler ve ölümle dalga geçenler sadece şuna üzülüyorum.

Sadece kendinizi yakmayacaksınız.

Sevdiklerinizle başlayıp bu milletin canını yakacaksınız o kadar.

*******

OSMAN NAİL KAVRUK BEY’E GEÇMİŞ OLSUN DİYORUZ

AK Parti Konya İl Teşkilatının görünmez güzel insanlarından, partinin gizli kahramanlarından Osman Nail Kavruk Bey bugünlerde geçirdiği bir rahatsızlık nedeni ile tedavi görüyor. Biz de kendisine geçmiş olsun derken, acil şifalar dilerken kendisini bir an önce yine aramızda, sağlıklı bir şekilde görmek istediğimizi belirtiyoruz. 

 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

İnsan iyiyi gerçekleştiremiyorsa, hiç değilse kötüyü yumuşatabilmeli.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Kavşaklara girerken ayağımızı gazdan çekip biraz da arkamızdan ve sağımızdan gelen sürücülere karşı saygılı olmayı becerebildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Uğur Özteke Arşivi