KONYA HABER
Konya
Parçalı bulutlu
21°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,3152 %0,24
48,6610 %0,45
4.838,76 % -0,38
Ara

Kadına yönelik şiddet artık ne olur son bulsun

YAYINLAMA:

Saygıdeğer okurlarım

 Kadına ve kadınlara yönelik şiddet unsurlarını birçok kez duyuyoruz. Hepimiz kadına yönelik şiddet yapıldığını öğrenince üzülmeden edemiyoruz. Yüce Rabbimizin emaneti kadınlara yönelik şiddet unsurlarının sözle, kelimeyle, ya da hiç bir heceyle açıklanacak lisanı yoktur. Yüce rabbimizin vermiş olduğu bir canı incitmek, üzmek, hele hele insanın var oluşuna vesile olan bir canı şiddet unsurlarıyla birlikte tedirgin ve de ürkek bir şekilde yaşam sürdürtmenin izah edilecek bir yanı yoktur!  Çünkü Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (SAV) “Kadınlar size Yüce Allah’ın emanetidir” buyurmuşlardır. Hal böyle iken, Sevgili Peygamberimizin hadis-i şerifi de ortadayken günümüz toplumlarında  kadınlara yönelik şiddet eylemlerinde bulunanların ne insanlık ne de Müslümanlık ile alakaları yoktur, olamaz da. 

Atalarımızın bir sözü vardır; “yuvayı dişi kuş yapar” diye. Bu sözden de anlaşılacağı üzere, mutlu yuvaları sevgi ve şefkat yumağıyla saran, mutlu yuvalara varlığıyla ışık saçan kadınlara yönelik şiddet niye? Bir zamanlar onunla evleneceği günü bir bir sayan, yüreğine sevgisini bırakmış varlığıyla yüzünde güller açtırmış bir ömür hayat arkadaşını ve hatta can yoldaşını bulduğu duygusuna kapılan insanlar nasıl olur da o kadına el kaldırır, sözle ya da fiziki şiddete yönelir. Bir insan nasıl olur da bir zaman kendilerinin mutlu olmaları için her şeye katlanan, her cefaya göğüs geren, sevgilileri, nişanlıları ve de eşlerine şiddet uygular?

Tamam, yeri gelir sevgililer, nişanlılar ya da eşler arasında ufak tefek tatsızlıklar olabilir ama bu tatsızlıkların sonu neden hüsranla bitiyor? Kadınlar şiddetli geçimsizlik yüzünden eşlerinden ayrılık kararı aldığında bunun bedelini neden canlarıyla, ya da fiziksel ve de ruhsal şiddete uğrayarak ödüyor? Gerçekten düşündürücü bir mesele! Bir kadının eşi olmak, sevgilisi yada nişanlısı olmak ona duygusal, ruhsal ve de fiziksel şiddet unsurlarını kadınlara yöneltme yetkisini vermez, veremez, hatta vermemelidir!  Sen sadece benimle evli kalabilirsin ayrılamazsın, sen sadece benimle sevgili olabilirsin ayrılamazsın, sen sadece benimle nişanlı kalabilirsin benden ayrılıp başkasıyla asla evlenemezsin diyerek kadınlara yönelik psikolojik baskı uygulamak ve hatta fiziksel şiddet unsurlarıyla kadınların kendi hayatıyla ilgili bir takım kararlar almasının önüne geçmek ve hatta engel olmak kimsenin hakkı değildir, olmayacaktır, olmamalıdır! Artık kadınlara yönelik şiddetin son bulması, kadınların kendi hayatıyla ilgili bir takım kararları alması ve de alabilmesi sağlanmalıdır. Çünkü kadınlarımız hayatımıza her daim ışık saçanlarımız. Ve onlar eşimiz, nişanlımız, sevgilimiz, kızlarımız, torunlarımız ve de evlatlarımızdır. Yani kısacası kadınlar yüce rabbimizin emaneti en değerli mirasımızdır. Yüce Rabbimizin emaneti en değerli mirasımız olan kadınlara yönelik şiddete son verilmesi gönüllere bir serinlik havası yaratacaktır.

Kadınlarında artık toplumda korkarak, ürkerek, tedirgin bir davranış sergilemesi engellensin ve artık kadınlar da toplumunda rahat bir nefes alabilsin. Yüce Rabbimizin emaneti kadınlar artık incinmesin, üzülmesin, kırılması, ürkek ve de tedirgin bir yaşam sürdürmesin diyerek sözlerimize son noktayı koyuyoruz. “Kadınlara yönelik şiddete Hayır! Hayır! Hayır!” sözünü üstüne basa, basa bir kez daha ifade ediyoruz.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *