Metaverse Hayat
21.yy.’ın insanlık, hayvanlar ve bitkiler âlemi ve içinde yaşadığımız dünya gezegenimiz adına en büyük problemi nedir?
21yy.da Müminler için en önemli değişim nedir?
Peki, bu devrin fitneleri nedir? Nelerdir?
Kuran-ı Kerim ve Hadisi şerifleri referans alan müminler için bu soruların cevabı aslında çok basittir.
Ne var ki soruları sormaya da cesaret edemiyoruz, cevaplarını verenlere de pek kulak asmıyoruz. Duymamazlıktan geliyoruz. Hani çocuklarımıza da kızıyoruz ya. Bir kulağından girip diğer kulağından çıkıyor diyoruz ya. İşte şimdi bütün insanlık bu durumda sanki.
Kuran-ı Kerim “insan çabuk unutur” der ve sık sık hatırlatmalar yapar. Ayrıca Kuran-ı Kerim’in “Kulakları var işitmezler, gözleri var görmezler” tanımlaması da vardır.
Ülkemizde 15-20 yıldır takip ettiğim bilim insanları var. Araştırmacı-gazeteci, hekim, tarihçi. Bu ülke için ilmini bırakın canından vazgeçmiş, mahkemelerde yargılanmış, eziyet görmüş lakin yine de milleti için konuşan, yazan fedakâr, çalışkan, ihlaslı insanlar.
Peki, ama bu insanlar ne söylüyorlar, neden yıllardır toplumumuzu uyarıyorlar? Kimin umurunda?
Toplumda ses seda yok. Tık yok. Yani salıvermiş insanlar hayatı, ahreti, evlatları, geleceği. Maalesef unutkanlıklarımız da çok artıyor. Demans, Alzheimer erken yaşlara kayıyor.
Neden biliyor muyuz?
Çünkü algılarımız bozulmuş, uyku düzenimiz yanlış, negatif enerji ortamları ve kişiler artmış.
Telefon, tv, internet, wi-fi, negatif haberler ve sosyal medya paylaşımları beynimizi hasta ediyor.
YENİDEN DOĞMAK isimli kitabımızda ele aldığımız beyin ve eylemsel bağımlılıklar (kumar, oyun, porno) konusuna şimdi bir de metaverse eklendi. WEB-3 denilen yeni bir boyutla insanlığın içine düşeceği sanal hayat tarzı.
Metaverse sanal hayat insanlığa ne vaat ediyor?
Metavers tanıtım reklamında bir anne ölmüş kızı ile buluşmuş. Ölen annemiz, eşimiz, evlatlarımızın fotoğrafları sanal âlemde canlandırılıyor ve gerçekmiş gibi algılatılıyor. Tabi ki bu kişiye mutluluk verecektir… Metaverse koku ve dokunma duyusu da ekleneceği söyleniyor. Düşünsenize metaverse girip, gözlüğünüzü takıp saatlerce ölmüş sevdiklerinize dokunabilecek, sarılabileceksiniz.
Bu tablo karşısında ölüme ve öldükten sonra dirilmeye iman etmiş olan müminler ne düşünecekler acaba?
İmtihan sırrı, insanın yaratılış gayesi ve tek bir Allah’a iman etme kavramlarımıza ne olacak?
Özellikle din karması yaşayan, yaşama gayesini oturtamamış, peygamber önderliğini ve sevgisini yerleştiremediğimiz çocuk ve gençler için kaygı duymayacak mıyız? Peki ya kendimiz için endişelenmeyecek miyiz?
Hâkim olan bilim sistemi ile ya doğru algılarımızı hepten yitirirsek ve geri dönüşümsüz girdaplarda kaybolup gider isek sorumlusu kim olacak?
Elbette ki biz olacağız. Çünkü kendi düşen ağlamaz demiş atalarımız.
Akıl ve bilimin geldiği son kerte metaverste insanlık için cennet vadeden sistemde ahireti beklemeye gerek yok, hiçbir emek vermeye, sevap işlemeye ya da günahlardan kaçınmaya, sınırsız kuralsız hazzı reddetmeye gerek yok.
Gerçek dünya alabora edilirken, insanlık mengeneye sokulmuş ve bir girdapta savrulup dururken metavers imdadımıza mı yetişecek?
Evet, bir yandan dünya yok edilmeye, ormanlar yakılırken, hayvanlar ölüp insanlar mikroplarla boğuşurken, siyasi ve ekonomik çalkantılar, savaşlar, kargaşa tırmandırılırken “alın ey insanlar size cenneti sunuyoruz. Gözlüğünüzü takın ve hazzı sonsuz yaşayın!”
Bir de işsizlik maaşı vereceklermiş. İnsanlığı haraca kesen, ülke liderlerini tehdit etmek için her yeri ateşe veren, biyolojik terör, nükleer silahlar kullanmaktan çekinmeyen nemrutlar ne için bedava işsizlik maaşı verecekler. Ömür boyu mu verecekler?
Neyin karşılığında evde oturan insanlara sürekli para verecekler.
Müslüman üretmeden, çalışmadan sanal âlemde yaşayacak öyle mi? Zekât ve infak ya da KOBİ’lere verilen destek farklı eğitimsiz, mülkiyetsiz, idrak ve karar verme yetisinden yoksun pislik içerinde anlamsız bir hayat sürdürmek farklı şey.
Kıyamet koparken bile elinizdeki fidanı dikiniz diyen bir peygambere iman etmiş olan bizler
Artık beyinlerimiz daha da hasta olarak metaversten hiç çıkmayacağız değil mi?
Evet, sevgili dostlar aynen planlanan budur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.