Yılmaz TAŞÇI

Yılmaz TAŞÇI

“Savaşta verilen ilk kayıp hakikattir.” Eskulus

“Savaşta verilen ilk kayıp hakikattir.” Eskulus

Toplumu bunalıma sokmak, sonra kurtarmak(!) ve kendine bağlamak isteyen küresel güçlerin vazgeçmedikleri yollardan biriside planladıkları kaoslar ve beraberinde çıkardıkları savaşlardır.

Anlatılan ilginç bir hikâye : ‘’Fillerin insana esir edilme yöntemi’’

Yaşadıkları doğal ortamlarında her şeyden habersiz olan fil yavrusu için geçtiği yola tuzak kurulur ve bir çukurun içine düşürülür. Ardından siyah elbiseler kuşanmış, elleri sopalı bir grup avcı gelerek, zaten yaralanmış olan file işkence eder, aç, susuz bırakır ve hayvanın acı çekmesini sağlar.

Bir iki gün sonra aynı avcılar bu defa beyaz elbiseler kuşanarak gelirler, filin karnını doyururlar, yaralarını sararlar ve onu bulunduğu çukurdan kurtarırlar. Öyle ki, kendisine hayatının acılarını yaşatan bu grup, Fil için artık birer kurtarıcı olmuştur…

Savaşların iki ana eksen üzerinden yürütüldüğü söylenir. Bunlar: Strateji ve taktik olarak belirtilir.

Strateji, savaşın genel sürecini ele alırken; taktik ise muharebenin kısa dönemini ifade eder. Yine taktik olmadan stratejinin ise, zafere giden en yavaş yol olduğu söylenir. 

Burada önemli olan konu, masada ve sahada güçlü olmak istiyorsanız, kendi strateji ve taktiklerinizi önceden hazırda tutmanız, güçlü bir ekonomiye, gerekli alt yapıya ve teknolojiye sahip olup olmadığınızdır.

İnsanlar ve devletler başına gelecek olayları seçemeyebilir. Ama istenmeyen olaylar karşısında ne yapabileceğini seçebilir.

‘’Ne zaman öleceğimiz önemli değildir. Asıl önemli olan nasıl öleceğimizdir. Bize düşen şerefimizle ölmektir’’ diyerek şehadetiyle efsane bir komutan olmak ya da prada botlarla sosyal medyada yer almak…

Yukarıda verilen prada bot örneğinden herhangi bir tarafgirlik sonucu çıkarılmasın. Zulüm kendinden olana yapılınca Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısını gerekçe göstererek Rus sporculara getirdikleri kısıtlamaları sanata da yansıtıp Zagrep’te Çaykovski’nin bestelerine dahi yasak getirip dinleme tahamülü bile gösteremeyen batı zihniyetinin ve  sözde bölge barışı adına katkı sunmak için önümüzdeki haftalarda Türkiye’ye geleceği söylenen  Isaac Herzog'un ve benzerlerinin asıl niyetlerinin ve hesaplarının da farkındayız. Tarafımız geçmişte olduğu gibi inancımız gereği her zaman zalimin karşısında, mazlumun yanında olup hak ve hakikatten yanadır.

 Savaşın içinde ya da dışında olmak, savaşı önlemek vb. durumlar. Önemli ve öncelikli olan ise gerekmedikçe savaşın önlenmesi olsa gerektir.

İnancımızda asıl olan insanların öldürülmesi değil, yaşatılmasıdır, Bu sebeple barışın bozulması, savaşmak, sadece zorunlu hallerde başvurulabilecek yollardan birisi olmalıdır.

 Kur’an-ı Kerim’de Allah Teâla: “Sulh daha hayırlıdır.” (Nisa, 128) buyurmaktadır. Peygamber Efendimiz de “Sizden hiç kimse sakın ölümü temenni etmesin. Çünkü o, Salih bir kimse ise, hayatta oldukça iyiliklerinin artması umulur. Şayet kötü bir kimse ise, tövbe edip Cenab-ı Allah’ın rızasını kazanması umulur.” (Müslüm, Zikr,13) buyurmaktadır.

Savaşın önlenmesi konusunda en eski düşüncelerin MÖ 6. yüzyılda yaşamış olan Çinli filozoflara ait olduğu söylenmektedir. Bunların başında Sun Tzu gelir.

Sun Tzu, "Savaş Sanatı" adlı kitabında, savaşın halklara felaket getirdiğini ve hatta devletlerin yok olmasına da yol açtığını vurgular.

Bu yüzden Sun Tzu’ya göre “en başarılı savaş, çok fazla askeri güç kullanılmadan kazanılan savaşlardır.” 

Bunun için de üç önemli hamle önerir: “düşmanı zayıf düşürerek stratejisini boşa çıkarmak; düşmanın ittifak ettiği güçleri tek tek dağıtmak ve nihayet az bir güçle düşmana öldürücü darbeyi vurmak.”

Dünyanın gömlek değiştireceği/değiştirtileceği zamanları yaşıyoruz desek yeridir.

“Bir şey gerçekleştiği halde bütünüyle yalan, gerçekleşmemiş bir şey ise gerçeğin kendisinden daha doğru olabilir.”

Planlı Rusya, Ukrayna savaşı üzerine şu soruyla yazımızı noktalayalım.

Rus özdeyişi /Türk yakıştırması:

‘’Ayıyı dansa kaldırırsan, dans sen vazgeçtiğin vakit değil, ayı vazgeçtiğinde sona erer’’

Şimdi soru şu:

Ayı dansa mı kalktı/kaldırıldı mı?

 

03.03.2022

Yılmaz TAŞCI

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yılmaz TAŞÇI Arşivi