Siber Zeka
Sorgusu ve merakı bu dünyanın sınırları içerisinde olmamalı insanın…
Siber güvenlik zincirinin en zayıf halkası olan insanın bu konuda bilinçlendirilmesi ve güçlendirilmesi, gençlerin bu alanda yeterlilik kazanması için "Siber Güvenlikte Milli Ruh" sloganıyla gelecekte ulusal siber güvenliğin emanet edileceği çocukların yeterlilik kazanması için, Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi tarafından ilkokul öğrencileri için 16-17 Aralık, ortaokul öğrencileri için 18-19 Aralık ve lise öğrencileri için 20-21 Aralık'ta düzenlenen Siber Zeka Bilgi Yarışması sonuçları geçtiğimiz günlerde açıklandı. Bu alanda üstün derece elde eden tüm öğrencilerimizi kutluyoruz.
Ülke geneli yapılan bu tür yarışmalar, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nde yer alan okuryazarlık becerilerinden birisi olan “Dijital Okuryazarlık” alanında gelişme sağlamak adına oldukça büyük bir öneme sahiptir.
Yapılan Siber Zekâ Bilgi Yarışması yeni bir kavramı da zihinlerimize sorgulatıyor ve haliyle merakta uyandırıyor. Siber Zekâ nedir? ve gerçekte tanımlanan böyle bir zekâ türü var mıdır?
"Siber zekâ" adında bilimsel olarak tanımlanmış bir zekâ türü henüz yayınlanmasa da dijital teknolojiler, yapay zekâ ve bilişim sistemlerini anlamaya, geliştirmeye ve kullanmaya yönelik bir yetkinlik veya beceri düzeylerini geliştirmek ve farkındalık oluşturmak adına güzel bir kavram olarak kullanılıyor.
Yapay zeka teknolojilerinin, siber güvenlik ve veri analitiğiyle birleştiği bir alan olarak ele alabileceğimiz “Siber zeka” dijital ortamda bilgi işleme, analiz yapma ve karar verme süreçlerini kapsayan bir kavram olarak tanımlanabilir.
Siber zekayı büyük veri analizi ve karmaşık problemlerin çözümü gibi alanlarda etkin bir şekilde kullanılan “analitik ve pragmatik zekâ türlerine” benzetebiliriz.
Dijital okuryazarlık, siber güvenlik bilinci, yapay zekâ ve programlama yetkinlikleri, siber düşünme, dijital dönüşümün getirdiği yeni fırsat ve tehditleri yakından takip etme ve anlama becerileri için bu kavramın doğru anlaşılmasına ihtiyaç vardır. Geleceğin en kritik yetkinliklerinden birisi de siber zekâ desek yanılmış olmayız kanaatindeyiz.
Dijital dünyada bireylerin ve kurumların karşılaştıkları sorunları anlama, analiz etme ve çözme becerisi yanında bu alandaki yetkinlikleri sadece teknik bilgiyle sınırlı görmeden aynı zamanda etik değerler, eleştirel düşünme ve stratejik karar alma yeteneğine de sahip olmayı gerektiren siber zekâ, dijital dünyanın karmaşıklığını anlamak ve güvenli bir şekilde bu dünyada var olabilmek için vazgeçilmezlerimiz arasında öncelikli sırada görülüyor.
Teknolojik araçların ve dijital platformların etkin ve güvenli bir şekilde kullanılmasını içeren Dijital Okuryazarlık, kişisel verilerin korunması ve siber tehditlere karşı alınacak önlemlerin bilinmesini gerektiren Siber Güvenlik Bilinci ve yapay zeka teknolojilerinin işleyişini anlamak ve bu teknolojileri geliştirme becerisine sahip olmak adına gerekli olan Yapay Zeka Yetkinlikleri mutlaka eğitim müfredatlarında ve uygulamalarında yerini almak zorundadır.
Bu alanda farkındalık düzeyi yüksek ve yeterlik sahibi gençlerimiz, siber dünyada etik davranış ve sorumluluk bilincine sahip olacaklardır. Hackathonlar, simülasyonlar veya gerçek dünya projeleriyle problemleri çözebilen, temel dijital okuryazarlık, yapay zeka algoritmaları ve uygulamalarından haberdar, siber güvenlik prensiplerini bilen ve hayata geçirebilen gençlerimiz bu dijital çağda birileri tarafından nesne haline getirilmeyeceklerdir.
Teknolojinin hızlı gelişimiyle birlikte, dijital dünyada karşılaşılan/karşılaşılacak sorunlar daha karmaşık hale geldiği bir çağdayız. Yaşanılan süreç bu sorunlarla başa çıkabilmek için siber zekanın sürekli olarak geliştirilmesini aynı zamanda mahremiyet konusunu da ihmal etmemeyi gerektiriyor.
Siber zekanın en kritik alanlarından birisi de dijital mahremiyettir. İnsanlar farkında olmadan büyük miktarda kişisel verilerini bilinçsizce, sonucunu düşünmeden çevrimiçi platformlarda paylaşabilmekte ve bu durum kötü niyetli aktörlerin bu verileri suistimal etmesine kapıları sonuna kadar açmaktadır.
Siber zekâ, bireylerin bu tehditleri fark etmelerini ve mahremiyetlerini koruma becerilerini geliştirmelerini de sağlayacaktır diye düşünmekteyiz.
Dijital Mahremiyet, gerçek hayattaki mahremiyet kavramının, dijital ortamdaki boyutudur. Nasıl ki fiziksel hayatta gizli kalması gereken, kendimize ait özel alanlarımız var ise, dijital ortamlarda da yalnızca bize ait, özel alanlarımızın olması gerektiğini dijital mahremiyet kavramı ile ifade edebiliriz.
Dijital mahremiyetin korunmasında siber zekaya sahip olmadan, dijital platformlarda güçlü parolalar kullanmak, iki faktörlü kimlik doğrulama ve veri şifreleme gibi temel önlemleri bilmek vb. uygulamalar tek başına yeterince etkili olmayacaktır. Unutmayalım ki dijital ortamlarda da mahremiyet, şahsiyet olmanın özüdür…
Yapay zekanın siber zeka ile entegre bir şekilde kullanılması bahse konu sorunlara çözüm olarak sunulabilir.
Yapay zekâ, büyük veri analitiği ve otomasyon gibi alanlarda insanlara destek olurken, siber zekâ, bu teknolojilerin korkuya kapılmadan ahlaki ve güvenli bir şekilde kullanılmasını sağlayabilecektir.
Bilinçli, güvenli bir dijital toplumun inşası, siber güvenlik, dijital dünyada güvenli ve başarılı bir şekilde var olabilmek için, bireylerin siber zekalarını geliştirmeleri kaçınılmaz görünüyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.