Sevgili okurlarım bu haftam ki köşe yazımda sizleri aydınlatmak adına Zayıflık ve beslenme önerilerinden söz etmek istiyorum. Boya göre ağırlığın %15-20 altında olma durumu zayıflık olarak tanımlanır. Beden kütle indeksi (BKİ) 18.5’in altı zayıflığı belirtir. BKİ’nin 20’nin altına düşmesi iştahı ve hastalıklara direnci azaltır, organların işlevlerinin bozulmasına neden olur.

Zayıflığın başlıca nedenleri;

-Aşırı fiziksel aktivite,

-İştahsızlık ve diğer nedenlerle besin alınamaması,

-Alınan besinlerin sindirim, emilim ve metabolizmalarında bozukluklar,

-Kanser ve hipertroidizm gibi enerji harcamasını arttırıcı hastalıklar,

-Psikolojik ve coşkusal streslerdir.

Zayıflığın düzeltilmesinde beslenme

-Zayıflık durumunda, zayıflığın nedeni ortadan kaldırılır. Örneğin; besinlerin emilimini bozan parazitlerin temizlenmesi gibi. İştahsızlık ve yeme isteksizliği durumunda psikolojik tedavi gerekebilir. Metabolik bir bozukluk varsa diyet ona göre düzenlenir.

-Diyet öyküsü ve fiziksel aktivite düzeyi saptanarak diyette belirli düzenlemeler yapılır. Bazı zayıf bireyler önlerinde fazla yemek görmek istemezler. Bu durumda fazla enerji, aralarda yenenlerle karşılanabilir. Yemekler hacim yönünden az, enerji yoğunluğu yüksek olanlardan seçilir. Örneğin, bir kase sütlü tatlı üzerine 10 g dövülmüş ceviz içi ile servis edilirse hacim değişmemekle birlikte, enerji değeri 65 kalori artar. Yemeklere konan yağ miktarı biraz arttırılır. Besin seçiminde yoğurt yerine sütlü tatlı; reçel, bal yerine tahin-pekmez veya tahin-bal; sade meyve suyu yerine şekerli limonata veya portakal suyu; beyaz et yerine kırmızı et; yağsız lor yerine yağlı peynir; yağsız kek yerine yağlı kek tercih edilebilir.

-Zayıflığın düzeltilmesinde davranış değişikliği önemlidir. Birey acıkmamış olsa bile öğün sırasında yemek yemesi yönünde bilinçlendirilmelidir.

-Son olarak zayıf olan bireyler kilo almaya çalıştıkları süre zarfında mutlaka sabırlı ve kararlı olmalıdırlar.

Hepinize sağlık dolu bir hafta sonu diliyorum.